TAV Havalimanları, İcra Kurulu Başkanı Sani Şener’in hamlesiyle son zamanlarda rastladığımız en ilginç satın almaya imza attı. İşletme süresi 2021 yılında dolacak olan ve üçüncü havalimanının açılmasıyla devreden çıkacak TAV, rakibi İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nın yüzde 40 hissesi için Limak Grubu ile anlaştı.
Sabiha Gökçen’in, TAV’a rakip olmasının ötesinde Limak Grubu’nun da ortakları arasında olduğu üçüncü havalimanın tamamlanmasıyla TAV’ın İstanbul’daki operasyonu kapanacaktı.
Peki süreç nasıl gelişti? TAV’ın İcra Kurulu Başkanı ve ortağı Sani Şener, TAV’ın İstanbul’daki ayağının devam etmesi için strateji geliştirdi. Nihat Özdemir’in üçüncü havalimanına konsantre olmak istediğini bildiğinden bir ay önce TAV yönetim kuruluna teklif götürdü. Yönetim kurulundan ‘olur’u alan Şener bu kez Nihat Özdemir’in kapısını çaldı.
Özdemir’in de konuya sıcak bakması üzerine böyle büyük ve stratejik bir satın alma anlaşması bir ay gibi kısa bir süreçte sonuçlandı.
Konuyla ilgili konuştuğum Sani Şener artık Malezyalıları beklediklerini, sürecin kendileri açısından tamamlandığını söyledi. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda Nihat Özdemir, Malaysia Airports ile ortak. Aralarındaki sözleşmeye göre hisseler satıldığında Malezyalıların ön alım hakkı var...
Öncelik Malezyalıların
TAV yüzde 40 hisseyi 285 milyon dolar değer önerdi, satın alma sözleşmesini imzaladı. Nihat Özdemir şimdi Malezyalılara gidip, “Yüzde 40 hisseyi bu fiyattan sattık, siz öncelikli olarak almak ister misiniz” diye soracak. Malezyalılar, “Bize yüzde 60 yeter, yerli bir ortağımız olsun” derse, TAV’ın satışı tamamlanmış olacak.
İzleyen aşamada Rekabet Kurulu’na gidilip satış kesinleştirilecek. Sani Şener’e göre Malezyalılar ön alım hakkını kullanmak istemeyecekler, zira yabancılar bir ülkede iş yaptıklarında genelde yerli ortak istiyor. Sani Şener, Malezyalıların kararlarını 20 gün içinde bildirmesini bekliyor.
Müstakbel ortakla Asya’da
İş dünyasında 10 yıl sonrasını planlayarak hareket etmesiyle tanınan Sani Şener, ortaklığa da sadece İstanbul temelli bakmıyor.
‘Hep Asya Pasifik bölgesinde havalimanı işletmek istiyorduk. Şu ana kadar kısmet olmadı. Asya bölgesinde fırsat doğarsa, Malezyalı ortaklarla Asya’da da havalimanı işletmeciliği için birlikte hareket edebiliriz” sözleri de bunu yansıtıyor.
Yönetimde eşit olacak
TAV yüzde 40 hisseyi almasına karşın, havalimanının yönetiminde Malezyalılarla eşit paya sahip olacak...
Şener konuyla ilgili olarak, “Hepsi TAV tarafından işbirliğine dayalı şekilde işletilen Üsküp, Ohrid, Tiflis, Batum, Riga, Enfidha, Monastir, Ankara, İzmir, Bodrum ve Gazipaşa havalimanlarını içeren bir ağ oluşturduk. Yeni havalimanı açıldığında, İstanbul’un ikinci havalimanı olacak Sabiha Gökçen’de yer almamız bu verimliliği devam ettirecek. Sabiha Gökçen’e ortak olmak Ortaklıkla TAV, 2034’e kadar İstanbul’da olacak” dedi.
Şener, üçüncü havalimanı ihalesinde özellikle fiyatlama konusunda Hamdi Akın ve Nihat Özdemir arasında basına da yansıyan bazı demeçler ve rekabete ilişkin soruma yönelik olarak ise şunları söyledi:
“Akın ve Özdemir 30 yıldır birbirini tanıyan insanlar. Ortada kan davası mı var? İş yapıyoruz, 285 milyon euro Türkiye’de kalıyor. Bbir ay içinde bütün süreç tamamlandı”dedi.