Bundan 3.5 ay öncesine, 15 Aralık 2008’e gitmek istiyorum. Henüz partiler oy oranları tahmini yapmıyorlar...
Ekonomik kriz ABD’den başlayarak yerkürede yayılıyor, Başbakan Tayyip Erdoğan “Hamdolsun!” diyerek ellerini gökyüzüne açıyor...
Böyle bir ortamda Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile seçimleri konuşuyoruz:
“Yüzde 40’a kadar sorun olmaz” diyor.
Yıldırım, AKP’nin alacağı oyların yüzde 32-34 aralığına gerileme olasılığını da değerlendiriyor ve erken seçim çıpasını yüzde 35’lere dayıyor. Peki yüzde 38’e doğru geldi; şimdi ne olur?
Kabinede yeri garantiledi
AKP’nin yüzde 40 olan psikolojik sınırı aşarak 30’lu rakamları görmesiyle; 2011 genel seçimleri 24 ay önceden gündemimize girer.
Kabinede revizyon sinyali veren Erdoğan’ın kaybettiği illerin faturasını bakanlara kesmesi sürpriz olmaz. Mesela Van’da Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Antalya’da ise Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in durumunu merak ederim..
29 Mart’ta bakanlık koltuğunu sağlama alan hangi bakan olmuştur? Bana sorarsanız, “Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Nafiz Özak“ derim.
Özak, CHP’den alınan Trabzon’a hemşerilerinin adını bile unuttuğu bir adayı (Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu) başkan yapmayı başardı.
Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’nun seçim çalışmalarını desteklediği Beşiktaş adayı Sibel Çarmıklı, CHP karşısında; Ordu adayı Ayşe Bahar Çebi, DSP karşısında ağır bir yenilgi aldı. Çarmıklı ve Çebi projesinden Çubukçu’yu sorumlu tutmak umarım kimsenin aklına gelmiyordur.
‘Yerimizde oturmadık’
Her seçimin sonunda kamuoyu araştırmalarına karne verilir; yazarlara da verilmeli. Bakmayın siz ekrana bol bol çıkıp seçim analizleri yapanlara, onların çoğu yerlerinden bile kalkmadı.
Yerinden kalkanlar da partilerin dolmuşunda gezdiler.
Heybesini koluna takıp Anadolu’yu sokak sokak arşınlayan bizden başka kimse var mıydı? Milliyet “kriz” demedi, “kışşş“ demedi seçim nabzını tutmayı sürdürdü.
Yer yer İstanbul, asıl olarak da bana düşen illerden Ordu, Samsun ve Trabzon izlenimlerimi paylaştım.
Ekonomik kriz etkiledi
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açılışını yaptığı Söğütlüçeşme-Avcılar hattında metrobüsle yolculuğunu izledim.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a ikinci kez başkanlık yolunu açan metrobüs yatırımına ilgi de, hükümetin desteği de büyüktü.
Kadıköy, Beşiktaş gibi CHP ile rekabete girişilen yerlerde AKP’nin çıkardığı “elit” adaylara partilinin kanının kaynamadığını yazdım. CHP İstanbul Büyükşehir adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’ni ziyareti AKP’nin kurduğu Başakşehir ilçesi sınırlarında olmasına rağmen ilgi görüyordu. Ekonomik kriz can yakıyordu. CHP İstanbul mitingini “Kılıçdaroğlu heyecan yarattı“ yorumuyla yansıtıyordum. Topbaş’a açık ara bir galibiyet görünmediği belliydi.
Ordu, ikinci Eskişehir
CHP Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu’nun 2004 seçimlerinde AKP ile arasında yalnızca 320 oy vardı.
Trabzon’da kaza eseri başkanlığı kapan Canalioğlu’nun “Volkan Abi” modeli tutmuştu. Ne var ki, Trabzon büyük yatırımlar bekliyordu.
Yatırım projelerini bavuluna doldurup Ankara’dan Trabzon’a gelen eski Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Dr. Gümrükçüoğlu “bıçak sırtı“ diye yorumladığım seçimi 6 puan farkla aldı. AKP’li Samsun Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz yolsuzluktan yargılansa da ağırlığını hissettiriyordu, “Samsun oyunu sahile verecek” başlığını kullandım.
Ziya Yılmaz da ezdi geçti.
“Ordu’da DSP’nin önünü kesmek zor gibi” dedim. İkinci kez seçime giren DSP Belediye Başkanı Seyit Torun, yüzde 53 oyla koltuğunu korudu...
Halkı anlamak çok zor değildi.