Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, bugün yine sert, köşeli ve ezber bozan bir konuşma yapacak. Bu konuşma Bodrum sayfiyesinin gölgesinde kalmasın diye toplantı yeri, pazartesi ilan edildiği gibi İstanbul’a alındı.
Boyner aynı gün Trabzon’da da yeteri kadar sert, köşeli ve ezber bozan bir konuşma yapmıştı aslında. Şemdinli baskını üzerine “Sözün bittiği yerdeyiz” diyor, “Devlet vatandaşının yaşama hakkını korumak için gerekli tedbirleri almakla sorumludur. Bu sorumluluğu yerine getiremiyorsa, hesabını vermekle yükümlüdür” çıkışı yapıyordu.

Washington’dan önce İstanbul
Boyner bir adım daha atıyor, sivil toplum örgütü olarak toplumsal sorunların çözümüne katkı sağlama güvencesi veriyordu.
Boyner’in bu sert, köşeli, ezber bozan TÜSİAD tavrının arka planını okumak için, 16-17 Haziran Washington temaslarına bakmalıyız...
Neticede Boyner, Türk-Amerikan ilişkilerinde gerginliğin zirve yaptığı bir dönemde, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile görüşmeyi başararak Türkiye’ye dönüyordu!
Washington gezisinin önemini anlamak için ise, 5 Haziran’da İstanbul’da gerçekleşen TÜSİAD’ın, Irak Kürdistan Bölge Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesud Barzani ile Tepebaşı’ndaki görüşmeye gitmek gerekiyor.
Aslında bunca çabanın içinde şu soruların yanıtlarını arıyoruz.
Boyner’in, “Yeni bir terör olayı ile güne başlamak, en büyük korkumuz haline geldi” sözleriyle dikkatimizi çektiği PKK terörünün; “kalkışmayı” andıran bir boyuta tırmanmasında, TÜSİAD-Barzani buluşmasının bir etkisi olmuş mudur?
Ve de terörle toz duman olan bir ortamda, sorumlu bir sivil toplum kuruluşu örneği gösteren TÜSİAD’ın bu özgüveni nereden geliyor?

Barzani’nin imajını yenilemek
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, Kuzey Irak’ta kullanılan “KAK (Ağabey) MESUT” lakabıyla seslendiği Barzani hakkındaki ezberi bozma görevi TÜSİAD’a düşüyor!
5 Haziran İstanbul görüşmesinden sonra karşılıklı verilen sıcak mesajlar arasında, Boyner’in şu sözleri dikkat çekiyordu.
“İlişkilerimizi bir üst düzeye taşımak üzere Irak Çalışma Grubu'nu da tekrar devreye sokarak, hızlı bir şekilde ticari ve yatırım ilişkilerimizi ilerletmek üzere çalışmaya başlayacağız.”
Oysa Barzani Türkiye’nin vasati algısında, “PKK destekçisi aşiret reisinin” ötesinde değildi. Bazı cılız, “Ama PKK’ya karşı TSK ile çarpıştı, hatta çokça kayıp verdi” itirazları, “haini kollayan hain” imgesini düzeltemiyordu.
İşte bu Barzani, Dışişlerinin “KAK” apoletiyle Ankara-İstanbul ziyaretlerini gerçekleştirmiş, gelirken de bu ziyaretin PKK’yı çileden çıkaracağını, terörü tırmandıracağını da haber vermişti.
Davutoğlu, Barzani ile verdiği fotoğrafa IKBY bayrağını sokamadı ama TÜSİAD’ı ikna edebildi.
Barzani’ye yapılan ikram büyüktü; ikili dış ekonomik ilişkilerin adresi olarak kabul edilen TOBB-DEİK seviyesi bile aşıldı!

Bu yoldan dönüş yok
Barzani’nin 19 Haziran Şemdinli baskınını kınayan mesajını gözden kaçırmayalım. Barzani’nin en başta eli silah tutanların çok iyi anlayacağı bir dil kullanması, Türkiye’nin masa üzerine koyduğu sınır güvenliği modeline verdiği desteği görünür kılıyor.
Yaptığım temaslardan şunu da söyleyebilirim ki; Türkiye’nin, Bağdat-Erbil-Washington, hatta Brüksel hattında “sürdürülebilir istikrar ve ekonomik paylaşım” odaklı bir yakınlaşma içine girmesi, PKK’yı zıvanadan çıkaran en temel faktördür.
Bundan sonrası askere, terörü bastırma; siyasi iradeye ise Kürt halkı ile arasındaki “sorunlu alana” yerleşen mayınları temizleme görevi yüklüyor.
TÜSİAD’ın, devlet ittifakına (ki burada Pensilvanya’yı bile anmıştır) yaptığı “hesap verin” çağrısı, Ankara’da belki de umulmadık bir karşılık buluyor; “vatan hainlerinin” hukuk önünde hesap vermesinin yolu açılıyor!
Bu pilav daha çok su kaldırır, ancak ben şu saptamayı aktararak yazımı bitireyim:
TÜSİAD durağında taçlanan KAK buluşması; Türkiye’nin ABD-AB eksenli kurduğu Irak denkleminin son bacağıydı.
Nitekim bugün yapılacak YİK toplantısında; terör- ABD ve AB konularının yanı sıra, işsizliğe de dikkat çekmesi beklenen TÜSİAD, Barzani toplantısı ile ilgili bilgi notu gönderdiği üyelerden iş taleplerini toplamaya başladı bile...