Erdoğan törende, "En kalbi duygularımla" diyerek başladığı onlarca konuşmasından birini yapıyor gibiydi; eğer o arada söyledikleri olmasaydı.Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlunun devletin hantal yapısına dönük eleştirelerine cevap verirken söylediği "o" cümleleri özetle size aktarmak istiyorum."Rifat Bey haklı, devlette hantal yapı oluşmuş. Evrak masanın üzerinde, arazide ne var ne yok kimsenin haberi yok. Ankaraya mahkum olanların sayısını azaltmamız lazım. Bu bir zihniyet değişimidir. Ankaranın dışına çıkmak, Türkiyeye açılmak yetmez, Türkiyenin de dışına çıkmak zorundasınız. Dünyaya açılmalıyız. Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Kurulunu bunun için kurduk.""Bu sözlerde ne var, hepimiz globalizasyon sürecinden geçtiğimizi biliyoruz" diye düşünebilirsiniz. Ne var ki bu süreci AKPnin nasıl yorumlayacağı konusunda elimizde banko bir durum var mıydı? Türkiye hangi yöne gidecek diye tartışmıyor muyuz?Erdoğanın çözümlerini "dünyaya açılma" perspektifinden sunması, tüm bu kaygıları paylaşan iş dünyası için etkileyici bir çıkıştı. İstanbul Sanayi Odasının (İSO) "Türkiyenin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu ve ikinci 500 araştırmalarında dereceye girenlere ödüllerin dağıtıldığı Lütfi Kırdar gecesinde, Başbakan Tayyip Erdoğan,İSO Vakfının yaptıracağı Meslek Lisesi ve Eğitim Merkezinin ilk tuğlasını da koydu. Türkiye dünyaya açılmayı nasıl ve hangi araçlarla gerçekleştirecek? Türkiye koordinatlarını "geliştirilmiş bir dış politika" üzerinde mi belirliyor? Iraka asker gönderilmesi için hükümete Meclisten vize verilmesi bunun bir göstergesi mi? Gündelik ihtiyaçların bir ürünü olarak mı dış politikayı servise sokuyoruz?Kuzey Iraktan KADEKi ve PKKyı silmek, Irak zararlarının tazmin edilmesi gibi...Terör karşıtı tutumun, ülkelerin gelecek ittifaklarını da belirleyecek uluslararası koalisyonlar getireceğini tartışmak veya Iraktan doğan zararı tartışırken, güçlü Türk ekonomisinin bölgedeki forksiyonlarını görmek; hakim olduğumuz bir alan değil.14 Ekim Salı günü Swissotelde Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Avrasya İş Konseyi "Avrasya nereye Gidiyor?" konulu bir panel düzenliyor.Bu panel konusunu Ortadoğu ile de birliştirirsek, önemli ip uçları elde edebileceğimizi düşünüyorum.11 Eylül sonrası Türkiye, Ortadoğudaki gelişmelerin yoğun ve etkili biçimde tartışıldığı bir entellektüel merkez olma şansına sahipti, kullanılmadı. Bilginin üretildiği üniversitelerimiz henüz YÖK meselesini, İmam Hatip mezunlarını tartışıyor; tabii ki Meclisimizin yüksek katılımıyla. Konumunu çok abartmak istemem ama son aylarda bu çapta bir bakışa zorlanmadığımız için DEİKin toplantısını önemli buluyorum. KADEKi silecek mi? Panelin konuşmacılarından 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile başlarsak; bölge ile kurduğu dostluk ve gözlemlerinin zenginliği malumumuz.Rusya Federasyonu esk Başbakanı Yengeniy Primakov ise tek başına çok önemli bir isim. Hem Türkiye ile çok yakın temasları olan bir lider, hem de IrakKuveyt savaşında ABDnin ve Rusyanın üzerinde anlaştığı arabulucu isim olması nedeniyle. Primakov Türkiye iç siyasetine de uzak birisi değil.Kırgızistan Benelüks Büyükelçisi Cengiz Aytmatov (Selvi Boylum Al Yazmalım adıyla Türkiyeye ödül getiren film, Aytmatovun romanından alınmıştı), Orta Asyada fikir üreten bir bilim adamı.Dışişleri eski Bakanı Hikmet Çetinin bu panelde yer alması, bölge liderleriyle temasları ve geçirdiği mesai göz önüne alınırsa, resmi görüşün dışında temsil kabiliyeti olması nedeniyle önemli.Ayrıca panelin dışında TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlunun konuşması iş dünyasını ilgilendirecek. Enerji Bakanı Hilmi Gülerin "Enerji Koridoru Türkiye" başlıklı sunumu ise dünyanın içinden geçtiği savaşları anlamamızı kolaylaştırabilecek.Türkiye her alanda dışa açılmada büyük adımlar atmak zorunda. Dış sermaye çekmek bu uğurdaki başarı kriteri olmakla birlikte, entellektüel reflekslerimizi geliştirmemiz bugün daha önemli. syilmaz@milliyet.com.tr Primakov geliyor