Genel Başkan Tayyip Erdoğan, AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyelerinin 50sinden 24ünün ismini değiştirdi. AKPyi birinci yılında iktidara getiren lideri "Türkmenbaşı Sparmurad" gibi karşılayıp, kader arkadaşlarının yarısı aynı süre içinde MKYKdan masa başında çekilmesi, partinin değişime ne kadar aç olduğunu gösterdi.AKP 13 Ekim tarihi itibariyle Tayyip Erdoğanın partisi, kabine de onun kabinesi olma yolunda ilk adımını attı.AKPye hiç bu kadar yakın olmamıştık. ASKi Spor Salonundaki bakanları, milletvekilleri, delegeleri, yerel yöneticilerinden yerli, yabancı eşi - dostu ile renklerini sergileyen AKP, kongereye bizzat Erdoğan ile hazırlandı. Erdoğanın kongre salonunu önce görmeye, sonra ayrıntılarını görüşmeye, son olarak da 13 Ekim sabahı 04.00te kontrole gitti. Kongrenin organizasyonu, süslemesi olduğu kadar güvenliği de dikkatli bir konuydu. Gün içinde sabotaj ihbarları alan AKP yönetimi, salona giriş ve çıkışları kesin talimatlarla yönettiler. Henüz birinci kongresini yapmadan tek başına iktidara gelen bir partinin ilk Olağan Büyük Kongresinin demokratik bir yarıştan çok "demokrasinin zaferi" olarak kutlandığını söylemek önemli bir vurgu olmayacak, yalnızca durum tespitlerine katıldığımızı gösterecek. Sivil giyimli güvenlik kuvvetlerinin çokluğu gözden kaçmadı.Erdoğanın konuşması da parti manifestosu niteliğindeydi. Erdoğan 94 sayfalık kitap olarak basılan konuşma metnini dağıttı ama konuşmasını bu satırlara sığdırmadı. Erdoğanın konuşmasında yaptığı vurgular, siyasetin merkezine taşınan AKPnin kadrolarının elini güçlendirdi. DYP kökenli AKP milletvekili Mehmet Dülger ile konuştuğumda ev ödevlerinin seçim bölgelerine gidip, bu konuşmayı siyasete taşımak olacağını öğrendim.AKPnin zorlanacağı alan da tam burası. Bugüne kadar siyasal olmaktan öte sosyal ve kültürel bir tabanı besleyen AKP, seçmenine bir siyaset jargonuna sahip olduğunu gösterecek.Devlet kurumlarından bilgi alma özgürlüğü sağlayan yasal düzenlemenin mimarlarından AKP milletvekili Zeynep Karahan Uslu ve eşi kongere izlenimlerini konuştuğumuz sırada salonda fısıltı halinde yayılan "yeni aday" merakımızı çekti. Urfadan gelen 27 yaşındaki AKPli gencin Tayyip Erdoğanın karşısına aday olarak çıktığını belirtir mektubu divana geldiğinde yalnızca tebessümlere neden oldu. Salih Kapusuz, parti tüzüğüne göre geçersiz olan bu müracaata bizim de gülmemiz için bir fıkra anlattı:Arpa işini gücünü bırakıp seyahate giderken, buğdaya yerini bırakmış. Buğday sormuş; "Un olabilir miyim?" Olabilirsin yanıtını almış, makarna olabilir miyim, pilav olabilir miyim diye sorularına devam ederken, en son pasta olabilir miyim diye de sormuş. Apra "Orada dur, olamazsın" demiş.Seçilme yaşını 25e indiren bir partinin genel başkanlığına aday olma arzusunu beyan edenin de bir genç olması dikkat çektiğimde, Uslu cesareti vurguladı; "Onlar da en tepeden başlamaya karar veriyorlar demek ki..."Salonda herkesin yeri görevine uygun olarak seçilmiş. Başkan en en tepede, bakanlar biraz tepede; gazeticiler en geniş açıda, kadınlar yakında. Salondaki izler Tayyip Erdoğanın eşi Emine Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçekin eşi, Devlet Bakanı Ali Babacanın eşi ile kongeriyi öğlen saatlerine kadar izledi, sonra eşi ile birlikte salondan ayrıldı. Emine Hanımın oturduğu bölüm AKPli bakan ve başkan eşlerinin de yer almasıyla "kadınlar locası" gibi duran bu tabloyu "Adnan Ağabey"den başkası bozamazdı. Adnan Şenses bir yanında kapanan Çakıl Gazinosunun eski sahiplerinden Behzat Şenyıldız, öbür tarafında bankası Fona geçen Halis Toprakın kızı Yeşim Toprak ile kadınlar locasında oturdu. Erdoğan salondan çıkınca erkeklere açılan locanın ilk konuğu Adnan Ağabeyin yanına gelen "Ali Ağabey" oldu. MKYKdan çıkan Sanayi Bakanı Ali Coşkun ile TOBB Başkanlığı günlerine giderek, "yeni kaybettiğimiz içinde olduğum muhafazakar sanayiciler, öbür tarafta Ömer Dinçkökün temsil ettiği sosyetik liberalleri buluşturdu" dedi.Liberalliğin önüne sosyetik lafını eklemesi boş değil, çünkü sonunda AKPnin ekonomi politikasını yazan Coşkun kendini onlardan daha liberal görüyor.Kongreden birkaç not da vermek istiyorum. Yunanistan ana muhalefet partisi lideri Karamanlisin kendi ülkesindeki seçimlerin arifesinde "çocuklarımıza dostluğu öğretelim" mesajı vermek için AKP kongresini seçmesi rastlantı olmasa gerek. Hem de Erdoğanın kürsüdeki Kıbrısla ilgili eleştirilerinin sıcaklığı soğumadan.Salonda AK Parti İletişim Merkezi, 90 kişilik genç kız ve erkeklerden oluşan kadrosu ile halkla ilişkiler çalışması yürüttü. 700 AKP Gençlik Kolu üyesi genç gri takım ve sarı kravatları ile izzet ve ikramda da kusur etmedi.Kongrenin en tartışmalı alanı, AKPlilerin yakalarına "madalya" takmalarıydı. Kurtuluş Savaşına katılanlara verilen "İstiklal Madalyası"nı çağrıştırdılar. "Niyetlerimizi okuyorlar" diye yakınan Erdoğan, AKPnin bu madalya ile amacını aştığını düşünmüyor tabii... syilmaz@milliyet.com.tr Kadınlar locası