Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un Harp Akademileri’nde yaptığı konuşmada “üst ortak birincil kimlik“ vurgusu içinde, Mustafa Kemal Atatürk’ten alıntı yaparak kullandığı, “Türkiye halkı“ ifadesi yorumlanmaya devam ediyor.
Ben, Başbuğ’un “Etnik çatışma ortamlarında etnik grupların güvenlik kaygıları, onları göç yoluyla homojen yaşama alanlarına yönlendirmektedir. Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Irak’ta ve Lübnan’da yaşananlar bu durumun birer örneğidir. Türkiye’de ise tam tersi durum söz konusudur” sözlerine, 10-12 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da yapılan “III. Irak Türkmen Basın Konseyi“ kurultayından bakmak istiyorum.

Haberin Devamı

Irak’a dönüyorlar
Iraklı Türkmenlerin yanı sıra Londra, Brüksel, Norveç, Danimarka ve Fransa’nın yanı sıra Körfez ülkelerinden de gelen 20 kadar Arap ve Batılı yazar ağırlandı.
Kurultayda Irak’ın birliğini destekleyen 15 maddelik bir “sonuç bildirgesi“ imzalandı.
Irak Türkmenleri, Arap değil Latin alfabesi kullanacaklar.
Türkmen TV’si Türkiye Türkçesi konuşacak.
Böylece Türkmenlerin davası, daha geniş bir coğrafyada anlatılma imkânına kavuşacak.
Merkezi İstanbul’da bulunan “Türkmen Basın Konseyi“nin Irak şubesi Kerkük’te açılacak.
Ülkelerine dönme kararı alan Türkmenler, “kimlik ve güvenlik“ sorunlarını Türkiye’den çıkarıp çokuluslu ortamlara taşıyorlar.

109 gazeteci öldü
Irak Gazeteciler Cemiyeti’nin de katıldığı kurultayda, basın sorunları tartışıldı.
Amerika’nın demokrasi ve özgürlük adına Irak’ı işgal ettiği zaman (9 Nisan 2003) yaptığı ilk değişiklik, basın üzerindeki sansürü kaldırıp, “Irak İletişim Ağı“ kurmak olmuştu.
Ancak Bağdat yönetimi gibi, Kuzey’de oluşan Kürt yönetimi de medyada özgürlük alanına genişletmekte başarılı olamadı.
400 kadar gazetecinin gözaltında olduğu söyleniyor.
Irak’ta kurulan 55 TV kanalından yalnızca bir tanesi Türkmen kanalı.
Irak’ta geçen yıl 109 gazeteci öldürülmüş.
Gazeteciliğin sivil bir meslek olduğunu söylersek, bu sayının büyüklüğü şöyle ortaya çıkar:
Türkiye’de 2008 yılında 138 asker şehit oldu.

Haberin Devamı

‘Sarkozy bilmiyordu’
Kurultaya konuşmacı olarak davet edilen El Cezire Irak sorumlusu Yusuf Al-Sholy, Katar’ın başkenti Doha’dan yayın yaptığını açıklıyor.
Bölgede güvenlik sorunu işadamı için olduğu kadar gazeteci için de sürüyor.
Afganistan, Çeçenistan ve Irak savaşını izleyen Fransız gazeteci Anne Nivat, “Herkes yeşil bölgeye gidiyor ama kimse kırmızı bölgeyi merak etmiyor“ diyor.
Nivat işte bu çelişkiden yola çıkarak “Bağdat Red Zone” diye bir kitap yazıyor.
Nivat, “Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’ye seçim kampanyası sırasında ‘El Kaide Suni mi, Şii mi?’ sorusu yöneltildi. Etnik bir problem gibi algıladı, bilmiyordu” örneğini veriyor.
Savaşın olduğu topraklarda, bilgi, en kıt kaynak oluyor. 1980 yılından beri savaş halinin sürmesi bu toprakları iyice “müphem“ kılıyor!

Gül’ün danışmanı
Gazeteciler, “kitabat.com“ internet sitesi kurulurken, yazarların tümünün takma isimler kullandığını, bugün ise gerçek ismiyle yazanların oranının yüzde 60’a çıktığını belirtiyorlar.
Irak Türkmen Basın Konseyi Genel Sekreteri Prof. Dr. Suphi Saatçi ile Cumhurbaşkanlığı Ortadoğu Danışmanı Erşat Hürmüzlü’nün desteğiyle düzenlenen kurultaya katılanlar İstanbul’dan ayrılmadan önce, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü de ziyaret ettiler.
Bağdat’tan dönen Gül’ün, Türkmenlerin önüne “barış ve dostluk“ haritasını açması sürpriz olmadı.
Saatçi, kurultayı yorumluyor:
Etnik ayrımcılık etrafınızdaki dostların sayısını azaltıyor!