Ankara
Türkiye Müteahhitler Birliği’nin (TBM) Antalya’da ilkini düzenlediği arama konferansının devamı niteliğinde, Ankara’da Rixos Otel’de yapılan “karar toplantısı”na girdiğimde, CHP kurultayının tozu toprağı üzerimdeydi ve dolayısıyla “heyecanlı günlere” gönderme yapan yorumlarla karşılandım.
Gelecek günlere işaret eden müteahhitlerin ortak kanısını özetlemem gerekirse, şunu söyleyebilirim:
“CHP kurultayı referandum sürecini etkileyecek. CHP rüzgârı karşısında, siyasal projelerini revize edecek olan hükümetin erken seçime gitmesini de beklemiyor.”
Meclis’teki anayasa oylaması sırasında CHP’nin tutumunu da değerlendiren müteahhitler, “CHP, parti kapatmaya yönelik iptal için Ak Parti kadrolarına markaj uygulamakta acele etti. Eğer oylamanın sonunda Anayasa’nın tümü için bu gücünü sarf etmiş olsaydı, belki de Deniz Baykal bugün gitmezdi” yorumunu yapıyorlar.
Elbette bu sözler “komplo iddiaları”nın adresi hakkındaki tartışmalara da katkı sağlıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun büyük bir destekle kurultaydan genel başkan olarak çıkmasının toplumda yarattığı heyecanı göz ardı etmeyen müteahhitler, “yenilenen kadrolardan” sonra CHP’deki “fikri dönüşüme” odaklanıyor.
Yenilenme hızı tartışılıyor
İçlerinden CHP’ye yakınlığını bildiğim bir müteahhitle sohbet ediyorum, 80 kişilik Parti Meclisi’ne seçilen isimler üzerinden yaşadığı kaygıları öğreniyorum.
“Parti Meclisi’nde öyle isimler var ki, aynı metne imza atacakları konusunda şüphe duyuyorum. Örnek vermem gerekirse Hurşit Güneş ile Sencer Ayata ya da Mehmet Faraç ile Kılıçdarıoğlu’nun kendisiÖ ” yorumunu yapan “CHP’li” müteahhit, soru işaretlerine dikkat çekiyor:
“Kadrolar yenilendi ancak bu değişimin CHP’nin politikalarına nasıl yansıyacağını merak ediyoruz. Yüzünü yenileyen CHP, fikri dönüşümü aynı hızda yapabilecek mi? Türkiye’nin en temel sorunları hakkında CHP’nin somut söylemlere ihtiyacı var. Kürt meselesi hakkında ne denecek? Kılıçdaroğlu’nun kurultay konuşmasına çok iyi hazırlanmadığı izlenimi edindim; bunu da doğal karşılıyorum.”
Anlaşılan Kılıçdaroğlu’nun “Ötekimiz olmayacak”, “Kucaklayıcı olacağız” temalarıyla ayrımcılığı dışlayan tutumu yeterli gelmemiş.
Bir ilave yapayım. Kılıçdaroğlu kurultay konuşmasında Güneydoğu sorununu “geçim” meselesi olarak vurgulamıştı. Hükümetin Güneydoğu’ya yatırım yapmamasını eleştirmiş, devletin bu bölgede sanayi yatırımları yapması gerekliliğine dikkat çekmişti.
Müteahhitler arasındaki tek siyasi isim olan eski Bayındırlık Bakanı Cengiz Altınkaya da Alevi ve Kürt oylara dikkat çekiyor, “Önder Sav (CHP Genel Sekreteri) deneyimli bir siyasetçi, bu süreci yönetebilir” yorumunu yapıyor.
Kurultay sonrası en az CHP kadar, hükümetin de ekonomik ve demokratik açılımlar konusunda atacağı adımlar merak ediliyor.
Kurultaydan bir ayrıntı
CHP Parti Meclisi’ne giren İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’in alternatif liste hazırlamak üzere Dedeman Oteli’nde düzenlediği toplantının yansımaları sürüyor. Kurultaydan aktardığım gelişmelere katkı yapmak isteyenler, şu noktalara dikkat çekiyorlar.
Dedeman’da gece toplantısında, Ataşehir ile birlikte Bakırköy, Kadıköy, Beşiktaş, Sarıyer’in CHP’li belediye başkanları, “Başarılı geçmiş bir kurultayın arkasından ikinci liste çıkartılmasına karşı” oldukları gerekçesini öne sürdüler.
Bu gelişmeler üzerine, 29 ilçe başkanının imzalayıp genel merkeze gönderdiği ortak bildiriyi İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Gökhan Zeybek kaleme aldı. Metinde “Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve yakın çalışma arkadaşlarının çıkaracağı listeye destek vereceğiz” sözleri yer alıyordu.
