Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başlık düşünürken aklıma Urfa yöresinden derlenen “Sabah ile sabah ile” türküsü geldi.
2005’ten beri her sene yapılan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV) mütevelli heyetleri seçimlerinde, AKP ablukası yaşanıyor.
CHP’li Belediye İl Genel Meclisi üyeleri de yine her sene bu seçimlere itiraz ediyorlar. Kimi illerde valiler alınan seçim kararlarını onaylamıyor Meclis’e geri gönderiyor, kim illerde ise “Yola devam” deniyor...
Yola devam eden illerden biri de İstanbul.
Önceki gün SYDV mütevelli heyetlerine İstanbul’daki 39 ilçenin tümünde, hukuka aykırı olmasına rağmen birer AKP’li belediye meclis üyesinin atandığını yazmış ve kararı onaylayan İstanbul Valisi Muammer Güler için “AKP’nin değirmenine su taşıyor” ifadesini kullanmıştım.
Güler bu söze içerlemiş.
“SYD Genel Müdürlüğü’nün mütevelli heyetine belirlenen hayırseverin Belediye Genel Meclisi üyesi olmaması yönündeki kararı 15 Aralık’ta alınmış, bize 26 Aralık’ta ulaştı. Seçimler yapılmıştı. Artık yapabileceğim bir şey yok. Gelecek yıl kesinlikle hayırsever üyeler, meclisten seçilmeyecek. Böyle bir girişim olursa itiraz ederim ve gerekirse yargıya giderim” diyor Güler.

Hayırseverlerinizi açıklayın!
“Kanun dışı bir uygulama yapmamız mümkün değil. SYD’nin duyurusu genelge niteliğinde” diyen Güler, tarih konusunda çok hassas değil.
Başbakanlık SYD Genel Müdürlüğü tarafından, 81 il valisine gönderilen Aralık 2007 tarihli yazının “Hayırsever vatandaşların belirlenmesi” maddesi şöyle diyor:
“İl Genel Meclisi üyelerinden birisinin mütevelli heyet üyesi olarak seçilmesinin uygun olmadığı değerlendirildiğinden, hayırsever vatandaşların il/ilçe siyasi parti yöneticisi konumunda olmayan, kendi yöresindeki ihtiyaç sahibi vatandaşı iyi tanıyan, bu kişilerin dertleriyle ilgilenen ve hayırseverliği mahallinde bilinen kişilerden oluşmasına özen gösterilmesi...”
Hadi bir de ilçeden örnek vereyim: Bakırköy’de SYDV mütevelli heyeti seçilirken AKP’li meclis üyeleri, acaba hangi “kalbi/vicdani” duygularla CHP’li üyelerin önerdiği Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Türkân Saylan’ın adını geri çevirdi?!
AKP, mütevelli heyetlerine seçtiği hayırseverleri açıklamalı.

Elemeyi DPT yaptı
Aralık ayında yapılan İstanbul Kalkınma Ajansı (İKA) Yönetim Kurulu ve Kalkınma Kurulu da SYDV gibi bir süreçle seçilmişti.
Oradaki iddialar da AKP’li kadrolaşma yönünde olmuştu. Güler’i bu konuda da eleştirmiştim.
Vali, belediye başkanı ve oda başkanlarının doğal üye olduğu İKA “Yönetim Kurulu”na TİM, TUSKON, MÜSİAD başkanları seçimle girmişti. Faizsiz bankacılık kurumlarının oluşturduğu İKA “Kalkınma Kurulu” Başkanı olarak da Katılım Bankaları Birliği Başkanı Osman Akyüz, Başkan Vekili olarak da Koç’un kurduğu Türkiye Eğitim Vakfı üyesi Davut Ökütçü seçilmişti.
Güler, “TÜSİAD’ın temsilcisini seçimlere girmesi için ben teşvik ettim, başkanlık için Ökütçü’yü davet ettim. TÜSİAD yeteri kadar ilgilenmedi” açıklamasını yapıyor.
Sayın Vali’nin bu sözünde haklılık payı olabilir, ancak gelinen son durumu açıklamaya yetmez. Valinin veya DPT’nin İKA yönetimi için oy kullanan 97 sivil toplum kuruluşu temsilcisini belirlerken, hangi kriterlerle hareket ettiğini bilemiyoruz.
Güler, “DPT’ye 200 sivil toplum kuruluşu ismi bildirdim. İçlerinde TÜRKONFED de (TÜSİAD’ın da içinde olduğu işadamları dernekleri ile meslek örgütlerinin çatı kuruluşu TÜRKONFED davet edilmemişti) vardı. DPT yarısını eledi” açıklamasını yapıyor.
Ankara’nın işine bakın; İstanbul’daki sivil toplum kuruluşlarını ayıklıyor!