Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Koridorda DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar dolaşırken, partisinin köklerinden beslenen TOBB camiası ile yakın teması korumaya çalıştığı izlenimini veriyor. ETÜ'nün çevresi saat 09.00 sıralarında şenlenmeye başlıyor.Girişte Gaziantep, Kayseri odalarının yiyecek içecek standlarından sunulan ikramlarla sabah kahvaltısı yapılıyor. Saat 10.15'te 'Sayın Başbakan geliyor'anonsu ile yerlerini almaya başlıyorlar; salon tıklım tıklım...Bundan önce en fazla 2 bin kişi ile genel kurul yapan TOBB geçen günlerdeki 'özel koşullar nedeniyle' yalnızca delegeleri değil, meclis üyelerini de davet etmiş.Görkemli bir Anıtkabir ziyareti ve yapılacak konuşmalarla altı çizilecek olan Anayasa'nın temelini oluşturan laiklik, demokrasi ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlılıklarını göstermek için kalabalıklara açılıyorlar. TOBB'un 'düzene' gövde gösterisi... İlk kez bir meslek örgütünün 3 bin kişiye ulaşan kalabalıklarla 'genel kurul' yaptığına tanık oluyoruz. TOBB'un Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi'nin (ETÜ) salonundaki toplantıya ilk gelen konuklar arasında bakanların yer alması 'diyalog' ilişkisini pekiştiriyor. Saat 10.15 sıralarında sürpriz bir sahne oluşuyor, yükselen müzikle birlikte TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun yanında Başbakan Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal ve DYP lideri Mehmet Ağar el ele salona giriyorlar. Bu sahnenin oluşumu, az önce Hisarcıklıoğlu'nun liderlerle yaptığı baskın görüşmede gerçekleşiyor. TOBB delegeleri 'uzlaşı' tablosunu ayakta alkışlıyorlar. Hisarcıklıoğlu'nun en sevdiği tablolardan biri muhalefet-iktidar el ele tablosu. Bundan önceki TOBB Genel Kurulu'nda yine Hisarcıklıoğlu, arşivlere, benzeri pek sık yer almayacak samimiyette Erdoğan ile Baykal yakınlaşmasını sokmayı başarmıştı.Hisarcıklıoğlu'nun, kürsüye çıktığında söylediği "İnsanların olduğu gibi ülkelerin de yıldızının parladığı fırsat anlarını görüp değerlendirmek marifettir. 1920'lerde iktisadi bunalımdan çıkıldı" sözleriyle Mustafa Kemal Atatürk'ü anması salonda alkışlarla karşılandı. Sahneye koridor açıldı Hisarcıklıoğlu'nun, "2001 yılı krizi bize fırsat açtı. 2003'ten itibaren hükümetimiz ile siyasi istikrar ivme kazandı. 4 yıldır kesintisiz süren özel sektörde büyüme, kamu maliyesinde düzelme bu programla mümkün oldu" sözlerini eleştiriler izledi:"Fırsatların kazası (kaza namazı) yoktur. Yüksek enerji maliyetleri, en ağır istihdam yükleri altındayız. Çalışma mevzuatı karşısında rekabet gücünü nasıl koruyacağız, polisin ve adaletin elini kolunu bağlayıp insanların can ve mal güvenliği nasıl sağlanacak? (en çok alkış da bu soruya geldi.)" Dinleyenler azaldı "1 milyar insanın yaşadığı coğrafyadaki ihracatın yüzde 65'ini Türkiye gerçekleştiriyor. Hem de bu ticareti doğal kaynaklarla yapmıyoruz. Özel sektör ile kalkınan tek örnek biziz" diyen Hisarcıklıoğlu, sözlerini 'küresel rekabet' hedefiyle noktaladı. Aslına bakarsanız, son günlerde siyasi gelişmeler olmasaydı, bu kongrenin konusu 'Türkiye global aktör' olacaktı!Salon 'global aktör' meselesine pek ısınmamış olacak ki, ayakta alkışladıkları Hisarcıklıoğlu'ndan sonra kürsüye çıkan, yabancı konukları dinleyenlerin sayısı konuşma boyunca akın akın azaldı. Gündemi değişti Başbakan Erdoğan'ın "Katılımım protokol olsun diye değil, sorunlara kalıcı çözüm üretme çabası" sözleriyle kürsüye çıkmasını takiben salon yeniden dolmaya başladı. Erdoğan, "1999 zamanının hükümeti sosyal güvenlik yasası çıkardı. Kesimlerin görüşleri dikkate alınmamıştı. Bugün çok daha köklü reform yasası çıkardık, ilgili tüm kesimlerle azami bir uzlaşma zemininde buluşmaya özen gösterdik" sözleriyle 'uzlaşı' hassasiyetini vurguladı."Türkiye'ye kastedenlere ortak cevabımız olmalı" sözüyle dikkat çeken Erdoğan, alkışlarla onaylandı. Konuşmasını ekonomi mesajlarıyla noktalayıp Baykal'ı dinlemeden salondan ayrılan Erdoğan, 'el ele' tablosuna leke düşürdü. Baykal'ın konuşmasını izleyenlerin de sayısı azalmaya başladı, ancak kalanlar da istediklerini aldılar. Baykal'ın antilaik cepheye yönelik eleştirileri destek buldu.Kürsüden inen Baykal ile yerinden kalkan Devlet Bakanı Ali Babacan birbirine teğet geçti ve Babacan salondan aynı hızla ayrıldı. Ağar kürsüye çıktığında, Erdoğan'ın salonu terk etmesini anımsatarak, "Hep böyle oluyor, konuşma sırası değişmeli" dedi. Salondaki 'siyasi eğilim' tablosu Ağar ile birlikte belirlenmiş oldu. Baykal'ı dinlemeyen delegeler, Ağar için de salona geri dönmediler. DYP'nin TOBB'daki gücü bu kadardı. TOBB'un da muhalifi belirdi: İstanbul Ticaret Odası (İTO).Danıştay saldırısının ardından verdiği 'Olayı büyütmeyelim' demeci ile tepki çeken İTO Başkanı Murat Yalçıntaş ve ekibi genel kurula katılmadı. syilmaz@milliyet.com.tr Muhalefet de belli!