Çalık, RTÜK'e bu sorunun yanıtını "küt" diye veremedi. Günlerce araştırdı, düşündü taşındı, sonunda yüzde 58 ile hakim ortağın Çalık Holding olduğunu öğrendi. Turkuvaz'ın diğer ortakları yüzde 25 ve 15 hisselerle temsil edilen Çalık grubu şirketleri. Turkuvaz'ın yüzde 1'er hissesi ise Ahmet Çalık ile Serhat Albayrak üzerine.Başbakan'ın damadı Berat Albayrak'ın ağabeyi Serhat Albayrak'ın işteki rolü açık. Ancak bu ortaklıkta RTÜK açısından açık olmayan bir durum hala sürüyor. TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'ün dediği gibi RTÜK, Sabah atv ihalesini bu hafta onaylamadı. Neden? Çünkü alıcı Çalık Grubu şirketi Turkuvaz'ın ortaklık yapısını öğrenmek istedi. RTÜK mevzuatına göre, borsada işlem yapan, finans şirketleri radyo ve televizyon şirketi hissedarı olamazlar. Turkuvaz'ın hakim ortağı Çalık Holding ise grubun finans şirketi Çalıkbank'ın yüzde 91.50 hissedarı. Bu durumda RTÜK iki yönde karar alabilir. Bir; "Bu yapı ile olmaz, şirketi RTÜK mevzuatına uygun düzenleyin" diyebilir. Ya da yapılan işlemin "yasaklı işlemler" arasına girdiği söylenir. Bu durumda 140 milyon dolar teminat yanar.Çalık eniştesi Akbulut ile birlikte, çok ortaklı Bank Asya'nın da yüzde 4.5 ile en büyük iki ortağından biri. İhaleye girerken "finans yasağını" bilmiyor muydu? Elbette biliyordu. Peki, bu durumun ihaleye girmesine engel oluşturmadığına nasıl ikna oldu? Bunları araştırırken, karşıma arşiv çıktı. Çalıkbank'ın ana ortağı Çok değil, 2 Kasım 2007 Çalık; Kosova'nın başkenti Priştina'da Arnavutluk'taki bankası BKT'nin şubesini açıyor. Etrafında gazeteciler, söyleşiyorlar.Sabah ve atv'nin ihaleye çıkacağı 4 Eylül günkü Resmi Gazete'de ilan edilmiş ve gazeteciler de son dönemde açılan her büyük ihalede ilk üçte kalmayı başaran Çalık'a "Var mısınız?" diye soruyorlar.Çalık aynen şu yanıtı veriyor: Medya, şu an bizim branşlarımız içinde değil.5 Kasım'da basına yansıyan bu söyleşide söz "medya" olunca, kendi dışında bir konu konuşuluyormuş gibi soruya yabancılaşmış.TMSF'den Çalık'ın ihaleye başvuru tarihini sordum, "15.11.2007" dediler. Yani Kosova'dan verilen "Medya şu an bizim branşlarımız arasında değil" demecinin üzerinden, yalnızca 10 gün geçtikten sonra. 10 günde 1.1 milyar dolarlık bir yatırıma karar veriliyor!Koç'un, Sabancı'nın, Fiba'nın göbeği çatlıyor, hangi sektörden çıksak, hangi sektöre girsek diye karar verirken. Tabii onlarda her biri birbirinden uzman bir değil, tam iki Albayrak yok! Medya branşımız değil! Ertürk, bu sütunlarda yer alan "TMSF, ihaleden sonra satış kesinleşene kadar geçen sürede hesaplarında depo etmek üzere, 1.1 milyar dolar satış bedelinin, yüzde 50'sini isteyebilirdi" maddesinin hatırlatılması üzerine, "Zayıf şirketleri elemek için şartnameye böyle bir madde koyduk, uygulama amaçlı değil" diyor. TMSF Başkanı Ertürk'ün bu açıklamasını ikna edici bulduğumu söyleyemem. TMSF'nin bu amaca hizmet eden uygulaması 140 milyon dolarlık teminat mektubu. Ayrıca 300 milyon dolar öz sermaye şartı da ortada. Bu ihalede risk var! Birden çok alıcı girmemiş, Çalık olmazsa Malık yok. O nedenle "depo" tam da böyle bir durum için lazımdı.ING, Oyak Bank'ı alırken kurdaki düşüşten dolayı 200 milyon euro'sunu kurtardı. Böylesine büyük ihalelerde veya satışlarda kur riski ve kura dayalı spekülasyonları önlemek için satış bedelinin sabitlenmesi gerekir. syilmaz@milliyet.com.tr Kur riskini kim üstlendi?