Başbakan Tayyip Erdoğanın, Brükseldeki NATO liderler toplantısından, ayağının tozuyla Türk-Amerikan İş Konseyinin Conrad Oteldeki toplantısına gelen Bağış, "Yakından takip ettiğim için rahatlıkla söyleyebilirim, liderler arasında Türk - Amerikan ilişkilerinde gerginlikten söz edemeyiz. Ortada bazı sorunlar var, ancak taraflar birbirini anlıyorlar" mesajını verdi.Bağışın asıl mesajı ise Türk - ABD ilişkilerindeki "hassasiyetleri" kamuoyuna "gerginlik" olarak yansıtanlarıydı.Bu yorumdan nasibini alanların başında ise, basın ve Amerika karşıtlığını parti içi hesaplaşmalara malzeme yapanlar geliyordu..."Amerika ile Türkiye ilişkilerinin stratejik derinliği var. Sorumluluk sahibi olmayanlar konuşmasınlar. Amerika ile DB, BM,IMF, NATO ve AGİKte ortaklığımız sürüyor. Kuzey Irakta PKK ile mücadele konusunda endişelerimiz olmakla birlikte, terörle mücadelede işbirliklerimiz var. ABD, birçok Batı ülkesinden önce PKKyı terör örgütü listesine aldı. İki ülke arasında hassasiyet veya yaşanan bir çelişki yok" diyen Bağışın yaklaşımı, kendisine yöneltilen sorularla açılmaya çalışıldı.Benim Bağışa yönelttiğim soru ise özetle şuydu: "İki ülke arasında gerginlik olduğu yorumları ABD kaynaklı geliyor. Dediğiniz gibi iki ülkenin zirvesinde sorun yoksa, Amerikan tarafı "olmayan" bir sorun üreterek, İncirlik Üssünün açılmasını sağlamak için, Türkiyenin elini zayıflatmayı mı amaçlıyor?"Bağış, "Sorunun muhatabı değilim" ile başladığı cümlesini, "ABD Dışişleri Bakanı Riceın, göreve geldikten sonra bölgeye yaptığı ilk ziyarette programına aldığı 8 ülkeden biri Türkiyeydi. Diğer bölge ülkeleri bunu sorun ettiler" diye tamamlıyor.Evet gerçekten de muhatap Bağış değildi. Çünkü "gerginlik" yorumları ABD Savunma Bakanlığı birimlerinin, Türk Silahlı Kuvvetleriyle yaptığı üst düzey görüşmelere yansıyordu.Salondaki topluluğa "Kıymetli seçmenlerim" diye seslenen Bağış, iki ülke arasındaki 200 yıllık tarihsel yakınlığı ve temel yaklaşımları ortaya koyuyor:"1 Mart tezkeresi sorundu. Ancak bu demokrasinin kararıydı. Şunu da unutmamak gerekir ki, Erdoğan Siirt milletvekiliyken ve henüz Meclisten güven oyu olmamışken, Amerikaya hava sahasını açan kararı geçirmesi siyasi risk taşıyordu."Bağış, AKPnin hükümet programında ABD - Türkiye ilişkilerinin stratejik işbirliği olarak tanımlandığını da kayda geçiyor.Bu arada Amerikan Kongresinde üye sayısı 12den 70e çıkan Türkiye Dostluk Grubunun 9 Şubatta kurulan alt organı Çalışma Grubunun önemine değinen Bağış, "Almanya, Japonya ve İtalyadan sonra kurulan 4. Çalışma Grubu Türkiye" vurgusunu yapıyor.German Marshall Fundun da desteğiyle kurulan Çalışma Grubundan 10 senatör eşleriyle birlikte Mayıs ayının sonunda Türkiyeye gelecek.Dünkü yönetim kurulu seçimlerinde başkanlık görevini Dr. Yılmaz Argüdene bırakan Türk - Amerika İş Konseyi eski Başkanı Vural Akışık ise konuşmasında, iki ülkenin son 20 yılda dış ticaret hacminin 1.3 milyar dolardan, 7 milyar dolara çıkmasını olumlayan bir görüş sundu.Batı - Doğu dünyasında, Almanyanın soğuk savaş dönemini bitirirken üstlendiği tarihsel rol ile bugün Türkiyeye biçilen rolü özdeştiren Akışık, "Türkiyenin doğusundan; terör, insan göçü, uyuşturucu, kaçakçılık, kara para akıyor. Batı, bu savaşı Türkiye merkezli kazanılacak" diyor. syilmaz@milliyet.com.tr Başlığa oturan bu söz, DEİK bünyesindeki Türk - Amerikan İş Konseyinin 20. yıl yemeğinin konuk konuşmacısı, AKP Dış İlişkiler Danışmanı ve TBMM Türk - ABD Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Egemen Bağış tarafından söylendi ve deyim yerindeyse "masaya oturdu"...