Mutluluğun yeni formülü mü?
Özellikle gençler arasında çığ gibi büyüyen dolgu, botoks ve benzeri uygulamaların çıkış noktası, “kendini daha mutlu hissetmek!” Peki, bu ne kadar gerçekçi bir mutluluk dersiniz?
Meme estetiği, burun ameliyatı, dolgu, botoks... Estetik operasyon yaptırdığım videolarımı ne zaman TikTok hesabımda paylaşsam, en azından 500 yüz bin görüntülenme alıyorum. Aslında gerçek dışı olan bir güzellik dokunuşunu, dürüstlükle verebilmek büyük efor istiyor,” diyor genç influencer Demaris Martinez, “#FillerNation” isimli belgeselde. Gençler arasında yaygınlaşan estetik dokunuşların gün geçtikçe “normal” algılanmasını eleştirmek üzere yola çıkan belgesel ekibi, sosyal medyadaki güzellik influencerlarını odak noktasına yerleştirmiş. Bazı sosyal medya ünlülerinin, tüm bu işlemleri, sonuçlarını düşünmeden ya bedavaya yaptırdığı ya da para aldığı iddiaları var söz konusu yapımda. Dikkatle izleyip üzerine uzun uzun düşünülesi bir iş olmuş. 25 yaşındaki influencer Ashly Schwan’ın sarf ettiği sözlere bakınız: “Her ay yaptırdığım dolgu işlemi yüzünden üst dudağım tamamen deforme olduktan sonra dudak dolgusunu hayatımdan çıkardım. Keşke biri bana ‘yapma’ deseydi!”
Su içmek gibi
Gencecik insanların botoks, dolgu veya benzeri işlemler yaptırma sebebine gelince... Kendilerini daha iyi hissetmek istiyorlarmış. Yani, inanırsak tabii! Sen zaten tazesin, pırıl pırılsın dudak dolgusuyla kendini daha mutlu hissetmen teorik olarak mümkün değil tatlı arkadaşım. Ve haklısın, sosyal medyada bu tarz operasyonlar o kadar çok ve o kadar normalmişçesine paylaşılıyor ki, yemek yemek, su içmek gibi bir algı oluştu kafalarda. Yetmezmiş gibi dolgudan botokstan yüzü, dudağı gergef gibi gerilmiş, yaşını başını almış ünlüler çıkıp “Estetik işlemlere karşıyım, avokado yiyor, sağlıklı besleniyorum,” falan demiyor mu, asfalyalarım atıyor. Sanılıyor ki, bu yaşta bu görüntü normal. Hâlbuki ünlülerin açık olması çok çok önemli! Ya Kardashianlar misali efeler gibi çıkıp “Şunu, şunu yaptırdım” diyeceksin ya da doğal yaşlanmayı seçtiysen bu seçiminin arkasında duracaksın. Cameron Diaz’a kulak verelim: “Botoks yaptırdım ve küçücük bir dokunuş yüzümü inanılmaz değiştirdi. Kendim değildim sanki ve bir daha yaptırmamaya karar verdim.” Ya da Halle Berry gibi: “Yalan söyleyemem, botoks yaptırmayı düşündüğüm anlar oldu. Çünkü insanlar seni bu yönde çok motive ediyor. Sanki işimizi yapmamız için bunun şart olduğu gibi bir algı oluştu. Ama hayır, ben gerçek kendimi görmek istiyorum.”
Doktor Michael Prager, namıdiğer Avrupa’nın botoks kralı, gençlerin sosyal medya görüntülerini gerçek hayatta da görmek istemeleri sonucunda dolgu ve botoksta aşırıya kaçtıklarını söylüyor: “Pek çok genç, yüzlerinin filtreli haline sahip olmak istiyor. Bence peşinde oldukları şey bu! Bu eğilim ne kınanabilir ne de alkışlanabilir. Öz algı ile gerçeklik arasındaki uçurum genişliyor.” Prager’ın endişelerinden biri de bütçesi yeterli olmayan gençlerin, kötü işlem yaptırması ki bu cidden kimi zaman geri dönüşü olmayan büyük bir sorun. Yaş almayı geciktiren ufak dokunuşlar olarak yola çıkan dolgu&botoks ikilisi, şimdilerde 30 yaş altının tam anlamıyla “moda trendi.” İngiliz Dermatologlar Derneği’nden Doktor Tamara Griffiths, bu tarz uygulamaların neredeyse çocuk denilecek yaşa indiği gerçeğinin altını çiziyor. İngiltere’de durum o kadar ciddileşmiş ki, kozmetik tedaviler 18 yaşın altına yasaklanmış geçen yıl. Hükümet, gençleri korumak için alarm durumuna geçmiş durumdaymış. Doğal olan her şey, bir bir yok oluyor günümüzde. “Bu yılın trendi, doğallık” cümlesinden ışık hızıyla uzaklaşmamızı diliyorum toplum olarak. Çünkü doğallık trend değil, bir gerçeklik olur.
