Varlığınızdan haberimiz yokken ansızın girdiniz hayatımıza. Çok alışmıştık ama ne yalan söyleyelim, hiç özlemeyeceğiz sizi maskeler!
Maske zorunluluğuna “bye bye” dedikten sonra mutlaka temkinli giden bir grup olacaktır. Ancak günün sonunda resmen çıktı hayatımızdan maskeler. Doğruya doğru, 3 yıldır elimiz kolumuz gibi olmuşlardı. Ruj sürmeyi, makyaj yapmayı unutmuştuk hatta. Maskeli halimizle bizi tanımayan arkadaşlarımız, maskeli olmamıza rağmen bizi göz bebeğimizden tanıyan arkadaşlarımız derken bundan kelli maske falan olmayacak, herkes birbirini ilk görüşte tanıyacak. Konuyu “ilk görüşe” getirdiğime göre flört olayına giriş yapıyorum, anladınız siz. Maskeler olmadan eski flört kabiliyetlerimize şıp diye dönebilecek miyiz, yoksa bizi tertemiz, bembeyaz bir sayfa mı bekliyor, ne dersiniz?
Senden önce ben
Tam kapanma dönemlerinde hayatımıza giren online tanışma olayı zaten hep bizimle kalacak. Kolay ve pratik bir yöntem, o değişmez. Bu yönteme eklenecek olan şey, fiziksel tanışmalar, çabalar olacak. Ben diyorum ki bu süreç çok hızlı ilerleyecek, kimse kimsenin nazını çekmeyecek, “Gönlün var mı yok mu?” sorusuna cevap alındıktan sonra “Rest” veya “Next” denecek. Online tanışmadaki “swipe” butonunu gerçek yaşamımıza adapte edeceğiz özetle. “Karşımdaki nelerden hoşlanıyor?” sorusundan önce, “Karşımdaki benimle aynı şeylerden hoşlanıyor mu?” diye düşüncelere dalacağız ama çok da aşırı uzun düşünmeyeceğiz. “Senden önce ben!” desem, durumu net anlatmış olurum. Bu grubun ismine “Go-getters” diyoruz canlarım.
Wanderlove
“Wanderlove” ve “wonderlust” ayırımını anlatayım önce. Wanderlust, bir nevi yerinde duramayan demek. Yani gezmeden, etmeden yerinde duramayan; hangi ülkeye gidip hangi çılgınlıkları yaşasam diyen eseriklilere verilen isim. Wanderlovecılar ise gezmeyi, yeni yerler keşfetmeyi planlı, programlı şekilde yapanlara; yeni keşfettiği sokağın, kafenin, müzenin tadını uzun uzun çıkaranlara deniyor. İşte bu yaz, flört âleminde wanderlovecıları göreceğiz. Sadece yeni yerlerin değil, eşliğinden keyif alacakları yeni insanların, tat veren yeni ilişkilerin peşinden giden bu grup 2022 yazına damga vuracak.
Bilinçli bekâr
Pandemiye kadar yalnızlara yapıştırılan “zavallı bekâr” tanımı, pandemiyle birlikte “bilinçli bekâr” ile yer değiştirdi. Bunun için pandemiye mi gerek vardı Allah aşkına? Neyse, bu bile bir ilerlemedir. “Single” olmanın da bir seçim olabileceğini nihayet idrak etti dünyamız.
Duygusal eşitlik
Eskiden ilk buluşmada “Bu arada ben terapiye gidiyorum” desek, muhtemelen o son buluşma olurdu. Şimdiyse durum değişti. Online arkadaşlık sitesi Hinge UK’in yaptığı araştırmaya göre, kullanıcıların yüzde 83’ü, karşı tarafın terapiye gidiyor olmasından hoşlanıyor. Eskiden psikoloğa gidene deli gözüyle bakılırken, şu anda gitmeyene deli diyorlar. Eh, her birimizin tertemiz delirdiği şu son birkaç yıla bakacak olursak haksız bir beklenti değil.
Politik görüş
“Politika ne alaka?” demeyin. “Bundan böyle, karşımızdakinin bizimle aynı politik görüşü paylaşması bir hayli önemli olacak. Herkesin görüşü kendine” döneminden, “Benimle aynı görüştekiyle ilerlerim” dönemine giriyoruz. İklimi, göçmenliği, ekonomiyi, seçimleri adaylar sıkça konuşulacak yeni flörtleşmelerde.
Tipim ne?
Aşkta şimdiye dek tercih ettiğimiz tipi sorgulayacağımız bir döneme giriyoruz. Her birimizin üç aşağı beş yukarı bir tipi vardı ama belli ki sıkıldık bu tiplerden. “Keskelalaka?” dediğimiz Kim Kardashian ve Pete Doherty ikilisi bizi bu yollara soktu. Yani, yeni açılımlara yöneleceğiz. Öyle olmamıştı, belki böyle olur diyeceğiz.