Geçen hafta katıldığım bir düğünde herkes birbirine bu soruyu soruyordu; zira o gece evlenen çift, bundan 15 yıl önce bir kez daha evlenmişti. Yani bu, ikinci düğünleriydi
Ex eşimizle yeniden evlenebilmemiz için iki neden ortaya atıyorum: Birincisi, ona halen âşık olmamız. Aşk olmasına rağmen aynı evin içinde evliliği yürütemeyen çok çift var ki zaten zil zurna âşıksanız, akıl bedenden ayrılıyor! Hele bir de çoluk çocuğa karışmışsanız öncelikler de bir güzel karışıyor. İkinci nedenimiz ise şu: “Boşandıktan sonra hayvan gibi gezdim tozdum, hayatıma bir sürü insan girdi ama kimse eski eşim gibi değil!” Kısaca, “Kimse beni onun gibi çekmiyordu, kimse çocuklarıma onun kadar iyi bakmıyordu, kimse donumu, çorabımı onun gibi toplamıyordu” durumu. Einstein, “Aynı şeyleri yapıp farklı sonuç beklemek ahmaklıktır” demiş ama kendisinin de aşk hayatı pek parlak değilmiş! Özetle ex eşle gayet de evlenilebilir bir kez daha. Sözünü ettiğim düğün gecesinde de, “Şu hayatta bir kere daha evlensem, ex eşimle evlenirim” sesleri yükseldi zaten.
Ağlarsa ex eşim ağlar
Ex eşle evlenme olayını çocuklu ve çocuksuz olmak üzere ikiye ayırmalıyız. Çünkü çocuk varsa işin rengi değişiyor. Belki köşeli bir genelleme yapacağım ama birbirlerinden nefret ederek boşansalar da hoşgörüyle boşansalar da çocukların tatillerine hep beraber gidiyor ex karı-kocalar. Yani çocukların hatırına çiğ tavuk bile yeniyor. Boşanınca bir rahatlama geliyor, biraz başka sularda yüzülüyor ama kopmuyor, kopamıyor o ilişki. Düğününe katıldığım çiftin de çok tatlı bir oğulları var mesela. Yıllar önce boşanmışlar fakat işte de çocukla ilgili konularda da hep birlikte hareket etmişler. Erkek, yakın zamanda ağır bir hastalık geçirmiş ve ex eşi bir dakika olsun yanından ayrılmamış. “Ağlarsa ex eşim ağlar, gerisi yalan ağlar” çıkış noktasıyla, bu beter hastalığın ardından yeniden evlenmeye karar vermişler. İyi de etmişler. Gözlerindeki mutluluğu görseniz, bana hak verirdiniz.
Bodrum pazarları
Kaç haftadır Bodrum yazıyorum; herkesler buraya yerleşmeye, ev almaya, ev kiralamaya niyet etti diyorum. Gerçekten kalıcıysanız, büyük market zincirleri yerine bir Bodrumlu gibi pazardan alışveriş etme zamanınız gelmiştir. En taze ürünleri, en uygun fiyatlara bulabileceğiniz pazarlardan favorilerim şöyle: Pazartesi günleri Kumbahçe’deki sebze-meyve pazarı, salı günleri Bodrum merkezdeki giyim pazarı, çarşambaları Ortakent sebze-meyve pazarı, perşembeleri favorim olan ve her şeyi bulabileceğiniz Bitez pazarı; cuma Konacık, cumartesi Turgutreis, pazar günleri ise Kızılağaç pazarı.
Haftanın güzellikleri
Sakhalin: Boris Zarkov’un sahibi olduğu dünyaca ünlü restoran zinciri White Rabbit Family’nin Türkiye’deki ilk restoranı Sakhalin’i ilk deneyimleyen kişilerden biriyim. Yalıkavak Marina’da konuşlanan mekân, servisiyle, atmosferiyle gerçekten bambaşka. Üstelik yaratıcı fikirleri de var; mesela siyah havyarın tiramisu tatlısına bu kadar yakışabileceğini hiç düşünmezdim.