40’a güçlü bir giriş
Cambridge Düşesi Kate Middleton’ın 40 yaşına girişi, âdeta “Kate” markasının bir tanıtımıydı. Ünlü fotoğrafçı Paolo Roversi’nin objektifinden gördüğümüz geleceğin kraliçesini konuşacağız bugün.
Paolo Roversi’nin çektiği üç farklı Kate Middleton portresi önüme ilk düştüğünde, Kate’in göründüğünden daha olgun durduğunu düşündüm. Normal hali daha neşeli, fresh ve genç bence! “Neden böyle bir sonuç çıkmış acaba?” diye kafa yorarken fark ettim ki fotoğraflarla eş zamanlı şekilde dev bir Kate reklamı yapıldı globalde. Verilen mesajlar birbirinin eşiydi: “Kate’in olgunluk çağı”, “Bambaşka bir 40”... Yani Londra’daki National Portrait Gallery’nin duvarına asılacak bu üç porte, sadece Prens William’ın sevgili eşi ve üç çocuğunun annesinin değil, geleceğin ihtişamlı, olgun ve sevgi dolu kraliçesinin gümbür gümbür gelmekte olduğuna işaret ediyordu. Çekimde Kate’in giydiği kıyafetin markasına bakınız: Alexander McQueen. “Queen” diyorum. Mesaj netti yani!
Diana ve Kate
Kraliyete giriş yaptığı andan itibaren Galler Prensesi Diana ile çokça karşılaştırılmıştı Kate. Çocuklarıyla konuşurken onların boyuna inmesi, çocuklarla birebir vakit geçirmesi, halka karşı güler yüzlü ve cana yakın tutumu, hem iletişiminin hem de koruma güdüsünün Diana’ya benzediğini gösteriyordu. Ancak Kate’in 40’ına bastığı bugünlerde, Galler Prensesi ile tarzlarının tamamen ayrıştığını düşünüyorum. Diana’nın spor, kendine özgü bir giyim stili vardı, sürüden ayrı kişiliği her fırsatta dikkatleri çekiyordu, bu aileye ait olmayı hem istiyor hem de istemiyor gibiydi. Kate’de ise durum tamamen farklı.
Keep it simple
Gelenekçi kraliyet stilini modernize eden, kıyafetlerini tekrar tekrar kullanıp tutumlu olduğunu gösteren, adımlarını düşünüp atan, yardım işlerine koşan, disiplinli, kraliçe olmayı gerçekten iliklerine kadar isteyen bir Kate var karşımızda şimdi. Royal Carols: Together at Christmas konserinde, kuyruklu piyanonun başına geçerek “Ben tekim” mesajını gayet açık ve net verdi. Roversi’nin üç portresi de tam anlamıyla bu dediklerimi anlatıyor işte. “Azıcık makyaj, doğal saç, küçük küpeler seçerek, Kate’in gülüşüne odaklanmak istedik” şeklinde bir yorum yapmış Roversi. Evet, “keep it simple” (basit tut) demiş, ama çıkan sonuç yüz Vogue kapağına bedel. Yanlış mıyım?
Kate’in 2021’deki unutulmaz “look”ları
18 Kasım: Royal Variety Performance’da giydiği Jenny Packham tuvalet.
17 Ekim: Earth Prize Awards’da giydiği Alexander McQueen tuvalet.
28 Eylül: “No Time to Die” filminin Londra galasında giydiği Jenny Packham tuvalet.
24 Eylül: Tenis şampiyonasında giydiği lacivert-beyaz kombini.
Ünlü kraliyet fotoğrafçıları
TIm Rooke: “Prenses Diana ile tura çıktığımızda günde 3-4 bin arası kare çekerdim.”
ChrIs Allerton: “Archie Harrison Mountbatten-Winsdor’un vaftiz törenini fotoğraflamaktan onur duymuştum.”
ChrIs Jackson: “Kraliyet düğününü fotoğraflamak, hayatımdaki en heyecanlı ve unutulmaz anıydı.”