Ukrayna geçici Cumhur- başkanı Oleksandr Turçinov, ülkenin Doğu’sundaki kentlerde Rus kökenli ve Moskova yanlısı silahlı militanların polis merkezlerini ve kamu binalarını işgal etmeleri üzerine yaptığı konuşmada, Kiev yönetiminin “Kırım senaryosunun tekrarlanmasına asla izin vermeyeceğini” söyledi. İsyancılara bir ültimatom veren Ukraynalı lider, işgale son verip silahlarını bırakmamaları halinde, ordu birliklerinin müdahale edeceği uyarısında da bulundu.
Şimdi gelinen noktada sorulan soru, yeni durumun Ukrayna ordusu ile Rus kökenli isyancılar arasında kanlı çatışmalara yol açıp açmayacağıdır. Diğer bir soru da, böyle bir çatışma halinde Rusya’nın ne yapacağı, Ukrayna sınırında toplanan 40 bin Rus askerinin “Rusları korumak” gerekçesiyle müdahale edip etmeyeceğidir.
Son günlerde Ukrayna’nın Doğu bölgesinde Rus militanlarının başlattığı hareket, gerçekten Kırım’daki senaryoyu hatırlattı. Ne var ki Kırım’daki ayaklanma ve işgal, Kiev yönetiminin -ve Ukrayna ordusunun- müdahalesi olmadan kansız şekilde gerçekleşti. Referandumdan sonra Rusya kolaylıkla -tek bir kurşun sıkmadan- yarımadayı ilhak edebildi.
Doğu Ukrayna’da olaylar aynı şekilde cereyan edecek gibi görünmüyor. Burada kan dökülmesi, hatta bölgenin bir iç savaşa sürüklenme tehlikesi var.
Kan dökülürse...
Kuşkusuz bu aşamada Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’in alacağı tavır belirleyici olacak. Zaten Ukrayna krizinde, inisiyatif başından beri hep Putin’in elinde oldu. Ustaca uyguladığı strateji ile Kırım’ı zahmetsiz Ukrayna’dan koparıp kendi topraklarına katmayı başardı.
Kırım senaryosunun Doğu Ukrayna’da tekrarlanmasına izin verilmeyeceği uyarısında bulunan Kiev yönetimi, bu kez kuvvete başvurmayı göze alıyor. Bu farklı davranışla Rusya’nın burada Kırım senaryosunu aynen uygulaması pek mümkün değil. Velev ki, Doğu Ukrayna’da Kiev’e başkaldıran Rus kökenliler, Ukrayna ordusunu bertaraf edip bağımsızlıklarını ilan etsinler...
Aksi halde Putin, sınırdaki kuvvetlerini Ukrayna’ya sürmek, Ukrayna askerleriyle çatışmak ve uluslararası camiayı da karşısına almak gibi bir seçenekle karşı karşıya kalacaktır.
Putin’in stratejisini yakından izleyen analistler Rus liderinin böyle bir serüvene girmek istemeyeceği kanısındalar.
Ancak bu Putin’in Ukrayna’yı kendi nüfuz alanı içine almak niyetinden vazgeçtiği anlamına gelmez.
Putin Ukrayna üzerinde satranç oyununu başka taktiklerle sürdürecektir.
Çözüm yolu
Kiev’deki yönetim bu gerçeği görmek, ülkenin Doğu’sundaki hareketin sadece kuvvetle bastırılıp krizin sona erdirilemeyeceğini anlamak durumundalar. Aksi halde iç savaş ve gerginlik daha da tırmanacaktır.
Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü koruması, halktaki kutuplaşmaya son vermek ve farklı -hatta zıt- eğilimli kesimleri bir arada yaşamaya razı edecek yeni bir siyasi yapının oluşturulması ile mümkündür. Bunun yolu, federatif ve daha temsili bir yönetim sisteminden geçer.
Ama buna ulaşmak için her şeyden önce iki tarafça da şiddetin ve güç gösterilerinin son bulması gerekir. Şu anda trend ne yazık ki bu yönde görünmüyor.