ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in bugün Kıbrıs’a yapacağı 2 günlük ziyaret, Washington’un bir süreden beri elini çektiği Kıbrıs meselesi üzerinde canlanan ilgisinin ve yeni bir diplomatik açılımının işaretini veriyor.
ABD’nin iki numaralı liderinin 1962’den beri adaya giden bu düzeydeki ilk yetkili olması, olayın sembolik anlamını yeterince yansıtıyor.
Ancak Biden’in oldukça kalabalık bir heyetle Kıbrıs’ın her iki kesiminde yapacağı görüşmeler, bu ziyaretin asıl önemli yanını oluşturuyor.
Her ne kadar Beyaz Saray Sözcüsü Biden’in görüşmelerde daha çok iki tarafın Kıbrıs meselesinin çözümüyle ilgili “söyleyeceklerini dinleyeceğini” belirttiyse de, gene kendi deyişiyle, “ABD kendilerine bu süreci hızlandırmak için yardımcı olmaya hazırdır”. Nitekim Washington’dan gelen haberlere göre, ABD diplomasisi son haftalarda taraflara sunacağı bazı yeni fikirler veya öneriler üzerinde çalışmış bulunuyor.
Bu “fikirler”den biri, Maraş’ın bir “güven artırıcı önlem” olarak müzakere süreci sırasında açılması; bir diğeri de Doğu Akdeniz’de keşfedilen doğalgaz kaynaklarının değerlendirilmesi konusunda Türkiye’nin de içinde yer alacağı bölgesel bir işbirliği projesinin geliştirilmesi ile ilgili...
İlginin nedeni
Bir süre Kıbrıs sorununa mesafeli davranan ABD’nin son zamanlarda daha aktif olarak devreye girmesinin (ki Biden’in ziyareti de şimdi bunu simgeliyor) sebepleri var tabii.
Bunlardan biri, Doğu Akdeniz’de enerji yataklarının bulunmasıdır. Bunun ABD’nin desteğiyle Kıbrıs-Türkiye-İsrail işbirliği sistemi içinde değerlendirilmesi hem ekonomik, hem stratejik büyük önem taşıyor. Bu proje gerçekleşirse, Batı’nın Rusya’ya enerji alanındaki bağımlılığı azalmış olacaktır. Bu aynı zamanda Washington’un çok önemsediği Türk-İsrail ilişkilerinin düzelmesini de sağlayacaktır.
ABD’nin Kıbrıs’a daha yakın ilgi göstermesinin diğer bir nedeni de özellikle Suriye krizi nedeniyle bölgedeki güç dengelerinde meydana gelen değişikliklerdir. Washington’un gözünde böyle bir ortamda birleşik, istikrarlı ve dost bir Kıbrıs’ın ayrı bir önemi var. ABD bu bakımdan Kıbrıs’taki müzakerelerin bir an önce çözümle sonuçlanmasına katkıda bulunabileceğini düşünüyor.
Türkiye’nin desteği
ABD’nin Kıbrıs’la daha yakından ilgilenmesinde Türkiye’nin sürekli çağrı ve telkinlerinin de rolü var kuşkusuz.
Biden’in ziyareti bu bakımdan Ankara’yı memnun etti. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bu geziyi “pozitif bir gelişme” olarak nitelendirdi ve Kıbrıs müzakerelerine “yeni bir momentum” kazandıracağı umudunu ifade etti.
Biden’in bu ziyaretinde iki tarafa da mümkün olduğu kadar dengeli yaklaşması, kendisinin Türk kesimine geçip KKTC lideri Derviş Eroğlu ve diğer Türk yetkililerle görüşmesi, onu vereceği resmi yemeğe davet etmesi, Türk tarafı için anlamlı hususlardır.
Ziyaretin pratikte ne sonuç vereceği ve tarafların çözüm arayışına yararlı katkıda bulunup bulunmayacağı konusuna gelince, bunu 2 günlük temasların sonunda anlayacağız.