Kripto paraların teminat gösterilmesinde bana göre aslında hiçbir sakınca yok. Sakıncalı olan kısmı, kripto para niteliğindeki teminatın zamanla düşük kalması ve kredi borcunu karşılamaktan uzak bir hale gelmesi.
Teminat basitçe ifade edildiğinde, bir borcun ödenmemesi, bir yükümlülüğün yerine getirilmemesi riskine karşın alacaklıya verilen güvencedir. Borç ödenmezse, alacaklı teminata başvurarak alacağını teminat üzerinden tahsil eder. Teminat taşınır veya taşınmaz ise icra kanalıyla paraya çevrilir, çek, bono gibi kıymetli evrak ise takibe konulur.
Teminatlar da hukukumuzda, kefalet gibi şahsi teminatlar ve ipotek rehin gibi ayni teminatlar olarak ikiye ayrılır.
Teminat en fazla bankalardan kredi çekerken gündeme gelir. Banka, yasal bir zorunluluk olmasa da teminatsız ticari kredi kullandırtmaz.
Kredi teminatlarının istenen niteliği, kredi ödeninceye kadar güncel kredi borcunu karşılayacak değerde olmasıdır. Zaman geçtikçe teminatın değerinde azalma olma riski varsa, bu pek tercih edilmez ve ek teminat talep edilebilir.
Her ne kadar şu anda bankalardan ticari kredi kullanma zor olsa da bunu başaran iş insanlarımız da var. Uzun yıllardır plastik sanayinde üretim yapan bir iş insanımız, bir Ortadoğulu iş insanından ülkesinde ortak yatırım yapma teklifi almış. Eşit nakit sermaye koyacaklar ama Türk iş insanı getireceği know-how da hesaba katıldığından kurulacak şirketin yüzde 60’ına sahip olacak. İyice araştırıp değerlendirdikten sonra teklifi kabul etmiş. Fakat tabii ki en büyük sorun nakit sermaye. Mevcut şirketinin ve şahsının nakit varlıkları yeterli gelmemiş. Aradaki farkı kredi olarak kapatırım düşüncesi ile banka banka dolaşmaya başlamış. Yıllardır çalıştığı bankası dahi çeşitli bahanelerle olumsuz yanıt vermiş. Nihayetinde orta ölçekli bir banka, kredinin yurtdışında kurulacak şirketin paylarına rehin ve Türk iş insanının konutuna ipotek konulması şartı ile kredi kullandırmayı kabul etmiş. Fakat eksperlerce tespit edilen değer kullandırılacak kredinin büyüklüğüne yaklaşmamış bile. Banka ek teminat istemiş. “Ne yaparız?” diye düşünürken, oğlunun aldığı tüm kâr paylarını ve harçlıkları kripto varlıklara yatırdığı aklına gelmiş.
Bankadan olumsuz cevap
Oğluna elindeki kripto varlıkların güncel değerini sorumuş. Oğlunun gerçekten de kredi teminatı olacak kadar yüklü miktarda çeşitli kripto paralardan oluşan portföyü varmış.
Hemen banka şubesine gitmiş, alacağı krediye karşılık kripto paraları ek teminat olarak göstermek istediğini söylemiş.
Banka yetkilileri daha önce hiç kripto varlığı teminat olarak kabul etmediklerinden tereddüte düşmüşler. Zaten kredinin nihai onaylayıcı genel müdürlük olduğundan, bu hususu da iletmişler.
Genel müdürlük yaptığı değerlendirme sonucu, kripto paraları kredi teminatı olarak kabul edemeyeceklerini söylemiş. Gerekçe belirtmemişler, sadece “Olmaz, kabul edemeyiz” demişler.
Bu konuda öncelikle, neyi teminat olarak kabul edip etmeyeceğine, teminat olarak kabul ettiği unsurun da yeterli bir teminat olup olmadığına karar verme yetkisinin bankaya ait olduğunu belirtmek gerekir.
Rehin hakkı doğar
Kripto paraların teminat gösterilmesinde bana göre aslında hiçbir sakınca yok. Sakıncalı olan kısmı, kripto para veya kripto varlık niteliğindeki teminatın zamanla düşük kalması ve kredi borcunu karşılamaktan uzak bir hale gelmesi.
Çünkü, talep edilen örneğin 30 milyon dolar kredi için 1.000 adet Bitcoin başlangıçta yeterli bir teminat olabilir, kredi borcunu karşılayabilir. Ancak bu tür teminatların değeri oynak ve ani düşüş ve yükselişler gösterebilmektedir Bitcoin olarak verilen teminatın bir günde yüzde 50 değer kaybetmesi halinde verilen teminatın da yarısı karşılıksız kalmış olacaktır. Bu riski banka üstlenmek istemeyebilir.
Bu arada, eğer banka kripto paraları teminat olarak kabul etseydi, bunlar üzerinde tasarruf yetkisinin de bankada olması gerekecekti. Çünkü kripto varlıklar da hukuken taşınır niteliğinde olduğundan ve taşınır eşyalar üzerinde rehin hakkı da teslimle kurulduğundan, kripto para hangi platform veya borsa da ise oraya yazı yazılarak bankanın rehin hakkının işlenmesi gerekir.
Ekonomiye kazandırılmalı
3 bin 500 ton olduğu tahmin edilen yastık altı altını ekonomiye kazandırmaya yönelik defalarca sonuçsuz kalan girişim oldu.
Türkler kripto varlıklar yatırım yapan 74 ülke arasında dördüncü sırada. Ortada muazzam ve devasa bir finansal varlık birikimi var. Ama ekonomiye katkısı neredeyse sıfır. Kripto varlıkları da ekonomiye kazandırmak için projeler üretilmeli ve çaba sarf edilmeli. Çünkü bu devasa finansal varlık ve birikim sadece spekülasyon ve değer artış ve azalışlarıyla ekonomide bir rol oynamamalı, bilakis doğrudan olmasa da en azından kredi teminatı olarak kullanılmasına olanak sağlanarak dolaylı yönden reel ekonomiye destek olmalı.