İnternetten alışveriş yapan tüketiciye yanlış ya da ayıplı mal gönderildiği olabiliyor, kimi zaman tüketicinin dolandırıldığı da... Tüketici, her durumda kanundan doğan haklarını kullanabilir ve kaybının telafi edilmesini sağlayabilir
Pandemi sebebiyle evlere kapandık. İhtiyaçlarımızı internet üzerinden giderme alışkanlığı edindik. Oldukça rahat. Oturduğumuz yerden resimlerine ve fiyatına bakarak seçtiğimiz ürünle ilgili “satın al” butonuna bir “klick”le alışverişe başlamış, eft, havale ya da kredi kartı ile ödeme yaparak da alıcı yönünden sonlandırmış oluyoruz. Tabii ki, kapıda ödeme seçenekli alışveriş olanağı sunan satıcılar da mevcut.
İhsan Amca da internetten alışverişi epey benimsemiş. Ama geçenlerde bir kitap satıcısından iki farklı kitap sipariş etmesine rağmen aynı kitaptan iki nüsha geldiğini görünce şok olmuş.
Hemen müşteri hizmetlerini aramış. Önce böyle bir yanlışlık olması reddedilmiş. İhsan Amca bu! Kaçın kurası! Elindeki iki kitabın da bandrol numarasının seri olduğunu söyleyince, inkar edilemez bir yanlışlık olduğu ortaya çıkmış. İhsan Amca’dan özür dileyip, yanlışlıkla koliye aynı iki kitabın konmuş olabileceğini söyleyip, göndermedikleri kitabı göndereceklerini beyan etmişler.
Cezalandırılmalı
Zeynep Teyze de akıllı telefon kullanmaya başladı. Ama yeni bir tane alacağına, kullanılmışını almaya karar verdi. Facebook’ta gezinirken tesadüfen cep telefonu satılık ilanı gördü.
İhsan Amcanın da görüşünü alarak, ilandaki telefon numarasını aradı. Telefona müşteri olduğunu söyledi. Sonunda 640 TL’ye anlaştılar. Anlaşmaya göre cep telefonu kargo ile gelecek ve kargo geldiğinde de 640 TL ilan sahibinin banka hesabına eft yapılacaktı.
Zeynep Teyze kargoyu aldı ve üstüne düşeni yapıp hemen 640 TL’yi EFT yaptı. Sonra kargo paketini açtı, bir de ne görsün, cep telefonu yerine kullanışmış ve bir el feneri çıktı. Başından kaynar sular döküldü. İnsanlara güven duygusunun yerle bir edildiği ruh hali içinde, İhsan Amca ile birlikte hemen Cumhuriyet Savcılığına gidip, satıcının parayı almaması için paraya bloke koydurttu.
Bu olay hakkında ceza davası açılsaydı, satıcı büyük bir ihtimalle, bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçundan ağır ceza mahkemesinde yargılanacaktı!
Güvenli internet alışveriş ortamının sağlanması için bu tür dolandırıcılığın cezalandırılmadan geçilmemesi gerekir!
İşin özel hukuk yönünde gelince; satın aldığımızdan bambaşka bir ürün teslim edilirse, kitap siparişimize rağmen defter, gömlek siparişimize rağmen pantolon gelirse, sözleşmenin hiç ifa edilmemesi söz konusudur. Sipariş ettiğimiz üründe ısrarcıysak, satıcıdan sipariş ettiğimiz ürünün teslimini talep edebiliriz.
Satıcı internetten sipariş ettiğimiz ürünü, 30 gün içinde ya da satıcı daha kısa bir süreyi kabul etmişse o süre içinde teslim etmek zorunda. Teslim etmezse, sözleşmeyi feshedebiliriz.
Mesafeli satışta cayma hakkı 14 gün
İnternetten yaptığımız her alışveriş, mesafeli satış sözleşmesidir.
Mesafeli satış sözleşmelerinde, ürün ister ayıplı olsun, ister olmasın, 14 gün içerisinde hiçbir gerekçe göstermeden cayma hakkımız var. Bu, bir kenera!
Ama aldığımız ürün farklı renkte, farklı bedende, farklı kapasitede ise, öncelikle makul bir sürede ayıbın ne olduğunu satıcıya bildirmek borcu altındayız.
Mesela, yazın giymek üzere S beden keten bir gömlek satın almamıza rağmen XL beden gelmişse, bu ayıbı bildirmek için sonbahar mevsimine kadar beklememeliyiz.
İnternetten 2 kilo pembe domates almış, ama salkım domates gelmişse, bu ayıbı ihbar için 1 hafta bekleyemeyiz.
Sipariş edilen farklı renk veya bedeni farklı
Mümkün mü? Mümkün! Hatta internetten alışveriş yapan herkesin en az bir kere başına gelmiştir. İnternetten açık mavi renkli pantolon sipariş ederiz. Koyu mavi gelir. XL beden gömlek sipariş ederiz. S beden gelir. İnternet üzerinden alışveriş yaptıkça bu hata riski her zaman olacak! İnsanız!
Bu örneklerde sipariş edilen ürün ile teslim edilen ürün cins ve tür olarak aynı, ama ya rengi ya da bedeni farklı.
Böyle bir durumda ürün ayıplı sayılır. Çünkü Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 8 inci maddesine göre taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmayan ürün tüketiciye teslim edilirse, bu ürün ayıplı üründür. 124 GB kapasiteli cep telefonu satın almamıza rağmen, kargo ile aynı modelin 64 GB kapasitelisi gönderilmişse, ürün ayıplıdır.
Farklı renk, beden veya kapasitede gelen ürünü kullanma, ürünü kabul ettiğimiz anlamına gelir ki, bu takdirde ayıptan doğan haklarımızı kaybederiz.
Elbette ürünü bedenimize oluyor mu diye denemek, kullanım ve ürünü kabul sonucu doğurmaz, yeter ki üründe deforme, koku vs gibi ürünün “yeni”liğinde değer kaybına yol açacak değişiklikler olmasın.
Med-Arb ile davalar 5 ayda çözülüyor
Davaların ne kadar uzun sürdüğü malum. İstinaf, beklenen ve umulan faydayı sağlamadı. Uyuşmazlıkları en az 2 yıl daha uzatan bir basamak oldu.
Adaletin en iyi ilacı sürattir. Hakkımı şimdi alamadıktan sonra, 7-8 sene geçince alsam ne olacak! Kim öle, kim kala! Param pul olacak!
Uyuşmazlıkların çözümünde en eski ve yaygın alternatif çözüm yolu tahkimdir. Şimdi ticari, iş ve tüketici davalarında kanunen dava şartı olmasının da etkisiyle en aygın alternatif uyuşmazlık çözüm yolu arabuluculuk oldu.
İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC) Başkanı Prof.Dr. Ziya Akıncı ile eski Arabuluculuk Dairesi Başkanı olan Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü Hakan Öztatar öncülüğünde, dünyada ilk kurumsal düzenlemesi olacak şekilde Med-Arb (Mediation-Arbitration: Arabuluculuk-Tahkim) olarak anılan bir proje başlatıldı. Bu proje ile taraflar önce arabulucuya gidecek, orada anlaşamazlarsa, tahkime gidecekler ve tahkim mahkemesinde hakemler tarafından 3 aylık bir sürede uyuşmazlık kesin olarak çözülecek.
Alacağınızı şimdi almak yerine 7-8 senelik bir mahkeme süreci sonunda avans faizi ile beraber almanın maliyeti çok daha fazladır. O süre içerisinde belki paranızı ticarette 15-20 kere çevirip, avans faizinden daha fazla kazanma şansınız olabilir.
Bunun için yapmanız gereken tek şey, sözleşmelerinize Med-Arb şartını yazmanız. Şimdiden hayırlı olsun!
Ayıplı üründe talep edebileceğimiz haklar
Satın alınan ürünün ayıplı olması halinde tüketici alıcının dört tane seçimlik hakkı vardır. Bunlardan birisini seçip, hangi hakkını kullanmak istediğini satıcıya bildirmek zorundadır. Bu dört seçimlik hakkı şunlardır:
1) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. Ödediği paranın iadesini ister.
2) Satılanı iade etmeyip, ayıp oranında satış bedelinden indirim isteyebilir. Ürünün sipariş edilenden farklı renk ve bedende gelmesi halinde, bu seçimlik hakkı kullanmanın pek bir anlamı olmaz.
3) Tamiri aşırı bir masraf gerektirmiyorsa, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteyebilir.
4) Ve bir başka seçimlik hak da olanak varsa satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme. Elbette, mavi renkli gömlek kalmamışsa, beyaz renkte gelen gömleğin mavisi ile değiştirilmesini isteyemez, tek mantıklı seçimlik hak, sözleşmeden dönmek veya bu yaz beyaz gömlek giymek.