Boşananlara istihdam önceliği tanınmalı

Süresiz nafaka konusundaki tartışmalara yönelik çözüm önerilerimize bu yazımızda da devam ediyoruz. Önceki yazımızda bu konuda düzenlenen sempozyum ve çalıştay sonrası raporlar hazırlandığını, ancak bu raporlar ışığında TBMM’ye verilmiş bir kanun teklifi olmadığını paylaşmıştık.

Öte yandan MHP’nin bu konuda bir kanun teklifi sunacağını ve teklifin içeriğine yönelik bilgileri içeren haberi de Milliyet’te okumuştuk. Konuyla ilgili önerileri tartışmaya devam ediyoruz.

Dayanışma nafakası bittikten sonra zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelen kişileri tıpkı mahkûmlar ve engelliler, şehit çocukları ve gazilerde olduğu gibi, belirli bir oranda öncelikle çalıştırma zorunluluğu getirilmelidir.

Belirli oranda nafaka alacaklısı çalıştırma zorunluluğu Sosyal Devlet ilkesinin de bir gereğidir.

Bir fon kurulabilir

Süreli dayanışma sigortası bitmesine rağmen, nafaka alacaklısı iş de bulamamışsa, temel ihtiyaçlarını çalışarak gidermesi mümkün değilse, işsizlik fonu gibi, bir fon veya sigorta kurulmalı ve zorunlu ihtiyaçları karşılayacak kadar düzenli ödemeler yapılmalı.

Nafaka hukuku ve uygulaması ile ilgili çözülmesi gereken sorun sadece süresizlik değil. Boşanma davasının açılması ile birlikte bağlanan tedbir nafakası da, her davada olmasa da, bazen sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle çekişmeli boşanma davalarının çok uzun sürmesi, kesinleşmesi 6 - 7 seneyi bulmaktadır. Bu süre içerisinde ise hakim, maddi durumu iyi olanın, maddi durumu iyi olmayana, muhtaç duruma düşene tedbir nafakası ödemesi kararı verir. Daha dava sonuçlanmadığı için, tedbir nafakasında kimin kusurlu, kimin kusursuz olduğu da önemli değildir. Muhtaç olup olmama önemlidir.

Muhtaç değilse, örneğin “2 yıldır aynı evde bir başka erkekle fiilen evliymiş gibi beraber yaşaması gerçekleşmiştir. Davalının barınma ihtiyacı ve iaşesi, birlikte yaşadığı erkek tarafından karşılandığına göre TMK 169’un koşulları oluşmadığı gibi yoksulluk nafakasının koşulları da” oluşmadığından, tedbir nafakası bağlanmaz.

Öyle ya, hem barınma ve diğer ihtiyaçları birlikte yaşadığı bir başkası tarafından karşılansın, hem de boşanma davası açan eşten tedbir nafakası iste! İşte bu olmuyor!

Süre sorun çıkarır mı?

Eğer asıl sorun nafakaya, örneğin 1 ile 5 yıl arası gibi bir süre getirilirse, çıkacak; taraflar boşanma davası ile birlikte her şeylerini ayırmışlar, aynı çatı altında yaşamıyorlar, birbirlerini görmemek için duruşmalara bile gitmiyorlar, ama dava 5 yıl sürüyor. 5 yıl tedbir nafakası ödenmiş oluyor, davanın sonunda da bir 5 yıl da yoksulluk nafakası bağlanıyor. Her ne kadar tedbir nafakasının ve yoksulluk nafakasının hukuki niteliği ve koşulları farklı olsa da, ödeyen ve ödenen taraf bakımından ekonomik yönden aynı nitelik taşıyor.

YARIN: BOŞANMADA MAL PAYLAŞIMI VE BOŞANMA SEBEPLERİ