Tekrar merhabalar!!!
Bugünkü konumuz, aslında hepimizi ilgilendiren bir konuolduğunu düşündüğüm iklimler ve iklimleri gün geçtikçe nasıl yok ettiğimiz hakkında olacak .
Son yıllarda iklimlerin hızlı bir şekilde değiştiklerini gözlemlemekteyiz.
Bunun bir sebebi olmalı, durup dururken hiç bir şey bir başka şeyin etkisi altında kalmadığı sürece kolay kolay değişmez. Son 15-20 yıldır iklimlerin hızla değişmesinin en büyük sebebi bana göre tabiki yine herşeyde olduğu gibi bizler, insanoğlu sahneye çıkmaktadır.
Peki bu denli neler yaptıkta, en son soğuk kış ayları, ilkbahar, yaz gibi geçmekte ?
Öncelikle denizlerden başlayalım, hepinizin binalaşmaları, çevresel faktörleri söyleyerek başlayacağınızı düşünüyorum, oraya geleceğim. Ama önce üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, iklimlerin bu denli hızlı değişmesinin sebepleri, sularımızdaki ısının ani değişmesi ve yaşayan mercan oluşumlarının hızlı bir şekilde yok olmasıdır. Bu da atmosferdeki oksijen seviyesinin hızlı düşmesine sebep olmaktadır. Unutmamak gerekir kioksijenimizin %60 ına yakını mercanlar tarafından üretilmektedir. Resimde ısı farkından dolayı sol tarafı ölmüş sağ tarafı ise canlı bir mercan görmektesiniz.
Aynı zamanda çok önemli bir bakteri türü olan Siyanobakteriler denizlerdeki nitrojeninde çevrilmesinde, dönmesinde rol oynamatadır. 3 milyar yıl öncesine ait fosilleşmiş ve oksijen üreten stromatolitler bulunmuştur. Siyanobakterin karbondioksit ile fotosentez gerçekleştirmesi Dünya üzerindeki yaşamında hızlı gelişmesinde etken rol oynamıştır. Bunun sayesinde de atmosferimiz oksijenle dolmuştur.
Fakatgünümüzde ısı farklılıklarından dolayı Stromatolitlerde yavaş yavaş oksijen üretimini düşürmeye başlamışlardır.
Diğer husus yazının başında da söylediğim, ağır sanayileşmenin , çarpık ve plansız betonarmeleşmenin, günden güne bizim sonumuzu hazırladığının henüz farkına varmış değiliz.
Yeşilin, hemen hiç kalmadığı büyük şehirlerde bu denli ani ısıların yükselmesi, ani dolu yağışları ve etrafa verdiği mal ve can kaybınıda düşünmemiz gerekmektedir. Günden güne bu sorunlar çığ gibi büyüyerek karşımıza gelecektir. Belki diyebilirsiniz, “felaket tellallığı yapma diye”, ama maalesef çok ta iç açıcı bir tablo ile karşı karşıya değiliz.
Dünya, günümüze gelene kadar bir çok felaketten geçmiştir. Örneğin Kretase Tersiyer yok oluşu günümüzden yaklaşık 70 milyon yıl evel yaşanmış olan ve o dönemde yaşayan yeryüzündeki bir çok canlınında yok olmasına sebep olmuştur. O kadar büyük bir yok oluştuki bu Mezozoik devrinin bitmesine ve Senozoik devrinin başlamasıne sebep olmuştur. Çünkü o dönemin en baskın canlıları olan Dinazorlar ve bazı sürüngenler bu şekilde yok olmuşlardır. Bazı iki yaşamlılar, kertenkele, timsah ve sürengenler bu felaketten sağ olarak kurtulmuşlardır. Denizlerde bir çok plankton türü yok olmuştur, bu da planktonla beslenen diğer türlerinde yok olmasına sebep olmuştur. Kretese Tersiyer büyük felaketin halen tam sebebi bilinmemekle beraber, o dönemde kuyruklu bir yıldızın Dünyaya çarptığı düşünülmektedir.
Simdi ise bizler bu doğal yok oluşu kendi ellerimizle hazırlıyoruz. Şehirlerimizi belli bir plana göre inşaa etmiyoruz, doğanın bize sunduğu alanları kendi yararımıza kullanacağımıza, onları betonla yer değiştiriyoruz ve bu yaşamıda benimsedikçe ki benimsedik aslında, sonumuzu yavaş yavaş hazırladığımızı düşünüyorum.
Büyük şehirlerde nefes alacak alan kalmadı, oksijen seviyesi düşmekte bu da hem bizlerin ruh ve beden yapısını bozmakta hem de değişik hastalıkların üremesine sebep olmaktadır.
Bu durumu düzeltebildiğimiz kadar düzeltmemiz gerekiyor.Bizim sadece egolarımızı tatmin etmek ve çok kazanmak için şehirleri taştan ruhu olmayan mezarlığa çevirmemizden dolayı oluşacakların bedellerini yeni nesillerin ödemesine sebep olamayız. Aksi halde yeni nesiller için huzur dolu temiz bir iklim olacağını sanmıyorum.
Hepinize sağlıklı, huzurlu bir hafta dilerim.
Çalışmalarımı web sitemeden takip edebilirsiniz. Sitemden Yotube taki kanalımada bağlanabilir oradaki videolarımıda takip edip abone olabilirsiniz.
Doğada ve mavide kalmayı unutmayın.
Instagram: peter_salvatore
Web Site: www.psalvatore.com
Bir sonraki yazıma kadar şimdilik hoşçakalın.
Peter Salvatore.