Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beyaz peynir fiyatları, bu ülkede ulusal güvenlik sorunu haline geldi.

Başlığa bakıp da “abartma” diyenler çıkacaktır, biraz daha okuyup öyle karar verin lütfen.

Ticaret Bakanlığı’nın fahiş fiyat uygulayanlara şu kadar ceza kestik diye zırt pırt açıklama yaptığı,

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın maksimum kâr hırsına karşı uyarıda bulunduğu bir dönemde,

Bir değil bir çok beyaz peynir üreticisi ürünlerine aynı anda zam yaptı.

Ulusal güvenlik sorunu, beyaz peynir…


Aynı iş kolundaki şirketlerin aynı anda zam yapması, “anlaşmalı zam” şüphesi doğurur.

Haberin Devamı

Rekabet Kanunu’na aykırı bu durumun Rekabet Kurulu tarafından incelenmesi gerekir.

Bu, aynı anda birden çok markanın zam yapmasına dair sorunlu alan.

Gelelim zam oranına ve maliyet hesabına.

Geçen hafta kilogram 48,5 liradan satılan peynir 64 liraya, 52 liradan satılan 66,9 liraya çıktı.

Türkiye’de süt üreticisi ağlıyor, çiğ sütün litre tavan fiyatı 2,80 lira ama sahada fiyat 2,5 lira. 

Hammadde ve elektrik fiyatının değişmediği, doğalgazın sadece yüzde 1 zam geldiği bir dönemde bu zam oranı ne?

Üstelik restoran ve kafeler kapalı olduğu için talebin normalden daha düşük olduğu bir dönemdeyiz.

En iyi niyetli düşünce, peynir sektörünün zam yapmaya ihtiyacı olduğu...

Peki beyaz peynir üreticileri aynı anda zam yaparken, İzmir tulumu fiyatı neden değişmedi?

Üstelik İzmir tulumu, ya daha pahalı olan koyun sütü ya da keçi ve inek sütünün karşımıyla yapılıyor. 

Çiğ süt,işçilik, doğalgaz maliyeti Türkiye’den çok daha fazla olan Almanya’daki  marketlerin internet sitesine girip peynir fiyatlarına bakınca tablo daha da netleşiyor.

Bir ürünün fiyatı ulusal güvenlik sorunu olamaz ama  yasaların kağıt üzerinde kaldığı bir durumda , konu sadece ekonominin konusu olmaktan çıkar, güvenlik sorunu haline gelir.

Sen misin, siz misiniz?

Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Cevdet Kılıç’ı konuşuyoruz 3 gündür. Bir akademisyen, “Gece vakti iş bitirmek” gibi mafya ağzı cümleler kurarsa elbette tartışılır.

Tartışma büyüyünce söz konusu akademisyen bir başka açıklama daha yaptı.

Açıklamada,”Bu fikirler tamamen şahsi fikirlerim olup” dedikten sonra, “Bizim paylaşımımızda...”, “Bizim sözlerimizin muhatabı...”, “Yetişmeleri için her türlü gayreti göstermekteyiz ve göstermeye de devam edeceğiz” gibi ifadeler var.

Tek kişilik hatalara çoğul açıklamalar yapmak moda haline geldi son dönemde.

Bu tarz adamlara “Biz” dedikleri zaman devirdikleri çamın doğrulmadığını, aksine pisliği sıvadıklarını anlatmak gerek. Bu arada Cevdet Kılıç’ın Facebook hesabından alınan bir fotoğrafın altına yazılan cinsellik göndermeli yorumları da çok çirkin bulduğumu söylemem lazım. Mücadele “Gece vakti iş bitirmek” fikriyle, bu fikri seslendiren Cevdet Kılıç’la değil...

Ayasofya baş imamı ve Anayasa…

Ayasofya Camii Baş İmamı Prof. Dr. Mehmet Boynukalın, yeni Anayasa’da laiklik ilkesinin olmamasını istemiş.

Kimi fikire karşı çıktı, kimi “Sana mı kaldı?” diye sordu.

Bir fikre karşı çıkmayı anlarım da fikri beğenmediğin için “Sana mı kaldı?” diye sormayı hiç anlamam. Demokrasiyi sadece hoşumuza giden fikirlerin söylenebildiği bir sistem olarak görmekten vazgeçmemiz gerek.

Tıpkı, demokrasiyi, çoğunluğun her dediğinin olduğu, azınlıkta olanın söylediklerinin hiç önemi olmadığını zannetmemiz gibi bir durum bu da...

Filmlere bak, Ay yolculuğunu anla…

Madem Ay’a seyahat konusu bu kadar popüler, o zaman bu işe ne kadar uzak kaldığımızı da anlama zamanı.

“Dünyayı Kurtaran Adam”’ı seyrettiniz mi?

İçinde Star Wars serisinden görüntüler de olan bir filmdir bu, Cüneyt Arkın iki uzay gemisi dolu şeytani büyücüyü halleder.

Ulusal güvenlik sorunu, beyaz peynir…



Badi’yi hiç duydunuz mu?

E.T’nin yerli versiyonudur bu film.İstanbul’da, Ihlamurdere’ye inen bir uzaylının çocuklarla dostluğunu anlatır.

Haberin Devamı

Rahmetli Sadri Alışık’ın, Turist Ömer Uzay Yolunda, Aydemir Akbaş’ın Astronot Fehmi gibi filmlerini de atlamamak lazım.

Türk sinemasının uzay filmerine yönelişi 1955’te Uçan Daireler İstanbul’da filmiyle başlar. Süperman’in yerli versiyonu Baytekin, Feza’da Çarpışanlara kadar gider.

Sonuç olarak bu filmleri seyrederek, Ay yolculuğunun gerekliliği konusunda ikna olabiliriz...