Terör örgütü PKK’nın bölgemizde bir devlet kurma hayali uzun yıllar önce çöp olmuştu.
Fakat kimse farkına varmadan PKK bir başka coğrafyada devletini kurmuş zaten.
Eski müttefikimiz, bugüne kadar hiç savaşmadığımız Almanya, bugün Almanya görünümlü PKK devleti haline gelmiş.
Bu ağır bir eleştiri biliyorum ama altını dolduracak çok malzemem var.
Almanya Büyükelçisi bu yazdıklarıma dair bir açıklama yapmak isterse, köşem sonuna kadar kendisine açık.
★ ★ ★
Önce Bozkurt selamı krizinin ardında olan isimlerden birisi olan Tehdit Altındaki Halklar Örgütü’ne bakalım.
Bu örgütün açıklamaları en çok nerede haber olmuş derseniz elbette terör örgütünün propaganda sitelerinde.
Bu örgütün Ortadoğu sorumlusunun adı Kamal Sido.
Suriye’nin kuzeyinde doğmuş birisi, Sovyetler Birliği döneminde Moskova’da, sonra da Almanya’da yaşamış.
Her açıklaması Türkiye karşıtı, “Afrin’de şeriat hukuku uygulanıyor” diyecek kadar yalanı sınırsız birisi.
Baba ve oğul Esad’ın kimlik dahi vermediği bir gruptan gelen bu adamın, Kürt kökenli cumhurbaşkanları, başbakanlar çıkarmış Türkiye’ye saldırmasının sebebi Kürt olması değil, terör örgütünün sempatizanı olması.
Almanya’da PKK, terör örgütü listesinde şeklen yasak ama fiilen serbest. Terör örgütüyle ilişkili 200’ün üzerinde sivil toplum örgütü olduğunu Alman Anayasayı Koruma Dairesi söylüyor.
Almanya terör ilişkisi olduğunu bildiği bu derneklerle ilgili hiç adım atmayıp sonra bozkurt selamının peşine düşüyor ve bizle müttefik olduğunu iddia ediyor. Uçurum kadar büyük bir çelişki bu.
★ ★ ★
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ve Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Thomas Haldenwang 18 Haziran’da bir basın toplantısı düzenleyerek, 2023 yılı raporunu açıkladılar. O rapordan bölümleri aynen alıyorum:
“PKK Almanya’da en geniş üyeye sahip ve en güçlü yabancı aşırılıkçı örgüt.”
Bu tespitin ardından Almanların mizah duygusu olmadığı iddialarını boşa çıkaracak rakamlara yer veriliyor:
“PKK tarafından işlenen suçlar 2022’de 262 olarak tespit edilirken 2023’te bu sayı yüzde 9,2 artışla 286’ya çıktı. Bunların 22’si şiddet içerikli suç, 99’u da propaganda.”
Almanya Büyükelçisi, şimdi hemen terör örgütünün propaganda sitesine girmeli sonra arama motoruna ülkesinin adını yazmalı.
Bunu yapabilirse görecek ki, terör örgütü Almanya’da yılda değil haftada 99 ayrı propaganda toplantısı-eylemi yapıyor.
O etkinliklerden paylaşılan fotoğrafları biliyorum, hepsinde sözde yasak olan PKK flamaları ve Öcalan resimleri var.
Bitti mi derseniz, bitmedi elbette, rapordan devam ediyorum:
Almanya’da terör örgütü PKK’nın bağış kampanyalarıyla 16 ila 17 milyon avro arasında para topladığı, toplanan paraların Avrupa’da propaganda amaçlı kullanıldığı belirtiliyor.
Bu ifade bir devlet kurumunun değil olsa olsa PKK adına savunma yapacak bir avukata yakışır.
O parayla silah alınmıyor demeye çalışmış Almanya. Peki o propaganda sayesinde gençleri kandırıp, terör örgütüne katılmaya ikna ediyor, yol paralarını ödüyorsa, bu terör finansmanı değil mi?
Silah demişken, disiplinli iş yapmakla övünen Almanya’nın Irak’ın kuzeyinde dağıttığı silahların listesini de rica etsem Sayın Büyükelçi’den.
Biliyorum veremez, Almanya kime ne silah verildiğine dair liste tutulmadığını kabul etmişti zaten. Almanlardan beklenmeyecek bu savrukluğun ardında acaba bir başka motivasyon mu var?
Alman Anayasayı Koruma Dairesi, ülkelerindeki uyuşturucu ve insan kaçakçılığı ile PKK ilişkisine bakmamış, sempatizanların verdiği paralarla yetinmiş olmalı.
★ ★ ★
Almanya insan haklarına saygılı bir ülkedir, geçmişte gerçekten iyi ve uzun vadeli düşünebilen liderleri olmuştu.
ABD’nin 24 Haziran’da açıkladığı İnsan Kaçakçılığı Raporu’nda terör örgütünün Suriye kolunun çocuk kaçırma, çocuk tacizi konusunda yaptıkları anlatılıyordu. Bugün terör örgütünün Suriye kolu Almanya’da yasaklı değil, istediği gibi at oynatıyor.
Almanya prensip olarak çatışma bölgelerine silah satmadığını söyler hep. Ukrayna’ya yolladıklarını geçtim, Yemen’deki savaşın tarafı Suudi Arabistan’a, Libya’daki savaşın tarafı Mısır’a milyarlarca avro değerinde silah satarken, Türkiye’ye ambargo uyguluyorlar.
Sadece Eurofighter’da değil obüs parçaları ya da deniz kuvvetlerinin ihtiyaçları için de aynı durum geçerli.
Alman şirketler Türkiye’de on milyarlarca avro değerinde yatırım yaparken, Alman Hükümeti ve hatta devleti Türkiye’yi başka türlü görüyor.
Bugüne kadar Almanya’yı kurtaran şey ABD’nin yaptığı düşmanlıkların sayısının Berlin’in yaptıklarından fazla olmasıydı.
Artık sayıca eşitlendiler ve Almanya, Türkiye sokaklarındaki sempatisini tamamen yitirdi.
Yarın Rusya Almanya’ya saldırırsa, Türkiye olarak NATO kapsamında Almanya’yı savunmak zorunda değiliz. Aksine, 5. Madde için veto yetkimizi kullanıp, diğer NATO üyelerinin yardımını da engelleyebiliriz.
Bunca çifte standart, terör seviciliği, FETÖ koruyuculuğu elbette karşılıksız kalmayacak...
Not: Sayfadaki resimler son derece deneyimli bir diplomat olan, Balkanlar ve Irak’ta görev yapmış, NATO’daki görevinden dolayı Türkiye’yi iyi bildiğini düşündüğüm Almanya Büyükelçisi Jürgen Schulz’a hediye olarak yollayacağım kitapların fotoğrafları. İngiliz subayı Armstrong, Atatürk için Bozkurt kitabını yazmıştı. Türkiye’deki duyguları okuyamadan siyaset üretmemek lazım. Ayrıca Bozkurt soyadı olarak da kullanıldı bizim ülkemizde...