Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İngiltere, Pfizer-BioNTech aşısının 2. dozunu yapma aralığını üç haftadan 12 haftaya çıkardı.

Bilim adamlarının iddiası, aşının ilk dozunun gerekli korumayı sağladığı, ikinci dozun koruma süresiyle ilgili olduğu.

İngilizler bu sayede iki kat daha fazla insanı aşılamayı umuyorlar.

Eğer bu iddiada olan bilim insanları haklılarsa, koronavirüsün seyri ciddi anlamda değişebilir.

Düşünsenize, aşılanan insan sayısı iki katına çıktığında bulaş oranı da yarı yarıya azalır.

Avrupa Birliği, üç hafta arayla, iki doz aşılama hesabıyla, 2021 sonuna kadar nüfusun ancak yüzde 50’sinin aşılanacağı projeksiyonuna sahipti.

Haberin Devamı

Hem o projeksiyon değişir hem de dokuz haftalık ek sürede diğer aşıların da sisteme dahil olması kolaylaşır.

Ancak ortada ciddi riskler de var.

İngiltere koronavirüs salgını sırasında ciddi hatalar yaptı. Hatırlayın, ilk stratejileri önlemsiz “sürü bağışıklığı” sağlamaktı.

Pfizer-BioNTech aşıları 8 Aralık’tan beri uygulanıyor ve kimse ilk dozdan 12 hafta sonra ne olacağını bilmiyor.

İngiltere kazanmaya çalıştığı dokuz hafta sürede ne kadar aşı temin edeceğini bilmese bu riske girmeyi düşünmezdi.

Biz, Çin’den ikinci parti aşılar ne zaman gelir, BioNTech aşıları ne zaman Türkiye’ye ulaşır bilmiyoruz.

Kaldı ki Çin’de, Pfizer-BioNTech aşısından daha farklı bir yöntemle üretilen aşının ilk dozunun koruma sağlamaya yeterli olup olmadığı da belli değil. Ancak Diyarbakır’da tek doz Çin aşısıyla yeterli düzeyde antikor oluşturan bir doktor örneğimiz var.

Bilim Kurulu, bu durumu mutlaka incelemeli ve gerçekten tek doz aşı istenen düzeyde koruma sağlıyorsa üzerinde durmalı.

Başörtüsü ve Kemal Kılıçdaroğlu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı başörtüsü ve vitrin mankeni sözleri nedeniyle eleştiriyor.

Muhalefet genel başkanı olarak elbette eleştiri cümleleri kuracaktır Kılıçdaroğlu, burada bir gariplik yok.

Ancak Erdoğan’a yönelttiği “Kendisinden olmayana ayrımcılık yapıyor” sözlerine takıldım Kılıçdaroğlu’nun.

Öğretmenler Günü’nde “AK Parti’ye oy veren öğretmen, öğretmen değildir” diyen birinin böyle bir cümle kuramaması gerekir.

Haberin Devamı

Siyasette, parti içinde tabanı olmayıp da genel başkan arzusuyla milletvekili adayı yapılan ya da parti yönetimine alınan isimler için vitrin adayı denilir.

Almanya’nın Sesi de son kurultaya dair bir habere “CHP’nin yeni vitrini: Delege” diye bir başlık atmış.

Vitrin tartışmalarıyla beraber adını daha sık duyduğumuz CHP’nin başörtülü Parti Meclis Üyesi Sevgi Kılıç, Kılıçdaroğlu’nun önerdiği 80 kişilik anahtar listede yer alan isimlerden biriydi.

Toplam bin 200 delegenin oy kullandığı son kurultayda 365 oy alarak gençlik kotasından Parti Meclisi Üyesi seçildi.

Genç bir avukat, daha önce Beykoz’da Belediye Meclis Üyesi adayı olmuş, başörtülü kimliğiyle değil, avukat kimliğiyle konuşulmayı istediğini söyleyen biri.

Keşke CHP Parti Meclisi’nde öğretmenleri de savunacak biri olsaydı diyor insan ister istemez.

Söyleneni yazarak olmuyor bu işler

Mutasyona uğramış koronavirüs sonunda Türkiye’ye geldi. İngiltere’den gelen yolculara yapılan test sonuçlarını açıkladı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca.

Haberin Devamı

Medya “İki ile dikkat” diye, Gaziantep ve Balıkesir-Edremit’in adlarını yazdı. Mutasyona uğramış virüs görülen kişilerin yaşadıkları bu illeri işaret ederek.

İngiltere’den doğrudan uçuş İstanbul’a var. Peki, Gaziantep ve Edremit’e nasıl ulaştı bu insanlar? Aktarmalı uçuş varsa, o uçuştaki tüm yolcular karantinaya alındı mı? İstanbul-Edremit arası özel arabayla değil otobüsle gidildiyse, o otobüsteki herkesin kimliği biliniyor mu devlet tarafından? Gaziantep ve Edremit diye eline verileni yazarak gazetecilik yapılmaz.

İstanbul’dan Letonya’nın başkenti Riga’ya uçan koronavirüslü bir yolcu otobüsle Estonya’nın başkenti Tallin’e gitti. Estonya’da konulan teşhisin ardından otobüsteki 23 kişi hemen karantina altına alındı. Estonya Sağlık Bakanlığı, Riga’ya inen yolculara da ulaştı. Takip böyle yapılır, Türkiye de takibi tahminen böyle yapıyor ama medya İngiltere’den Gaziantep ve Edremit’e ışınlıyor hastaları. Bunca olaydan sonra pes bile diyemiyor insan.

Gerçekçi hedefler

Her yeni yıla, hayatında değiştirmek istediği şeyleri belirleyerek girer insanlar.

Uzmanlar hedef belirlemeye karşı değil ama kendimize duyduğumuz saygı adına gerçekçi hedefler belirlenmesinin şart olduğunu söylüyorlar.

Mesela, hiç yürümeyen birinin her gün 30 bin adım atmak yerine her gün 5 bin adım atmayı hedeflemesinin daha doğru olduğunu söylüyorlar.

Varılamayacak kadar büyük hedefler koymak yerine adım adım varılacak hedefler koymak iyi bir seçenek.