Kızlar, kısır döngüyü kırmalısınız..
Bugün instagram hesabımdan aldığım bir mesaj şu şekildeydi:
Doktor hanım merhaba, ben 19 yaşındayım, adetlerim 2-3 ayda bir oluyor, kiloluyum, beni en çok rahatsız eden şeylerden birisi ise bacak iç yüzeyinde ve pubik bölgemde aşırı derecede tüylenme var. Benim bilmek istediğim, doktora gidersem tedavisi var mı?
Bu tür adet düzensizliği, kilo artışı ve kıllanma artışı ile ilgili mesajların arttığını fark ettim. Giderek artan sayıda genç kız kilo artışından şikayetçi. Adetleri ise düzensiz. Bu kızların birçoğunun sivilce, saç dökülmesi sorunu da var. Bu rahatsızlığın adı polikistik over sendromudur. Toplumda %7-10 olarak görülürken bu oran neredeyse 2-3 katına kadar çıktı.
Bu artış için tabii ki günümüz yaşam şekli ve beslenmeyi suçlayacağım. Evet, polisiktik over sendromunun genetik temeli var ama çevresel etkenler olmasa belki de ortaya çıkmayacak.
Yediğimizi sağlıksız şekerlemeler, cips ve bildiğiniz tüm çöp gıdalar vücudun karbonhidrata olan direncini bozuyor
Vajinismus tedavisinde yeni uygulamalardan haberdar mısınız?
Vajinismus, ağrı nedeniyle ilişkiye giremem sorunudur. Yeni yayınlanan DSM V sınıflamasına göre vajinismus genitopelvik ağrı/ ilişkiye girilememe bozukuluğudur. DSM ye göre bu duygusal sebeple olabildiği gibi sebep sadece ağrı kaynaklı da olabilir.
Vajinismus teriminin tıp literatüründe ilk kullanımı 1862'dir. 1862’ den bugüne kadar biz hekimler, vajinismus şikayeti olan kadınların, baskıcı bir ailede büyüdüğü veya taciz, tecavüze uğradıkları için ilişkiden kaçındıklarını düşünüyorduk. İlginç olan ise, baskı veya taciz gören kadınlarda vajinismus gelişebileceği gibi vajinismus şikayeti olan kadınların büyük bir kısmının ne baskıcı bir aile ne de taciz hikayesi var. Dahası vajinismus şikayeti olan kadınlar, ilişkiye girmeyi çok istediklerini, hatta kendilerinin ilişkiyi başlattıklarını ama tam o noktaya geldiklerinde korkunç bir ağrı hissettiklerini söylemektedir.
Vajinismus olan kadınlar, vajina girişinde bir duvarın olduğunu ve ilişki sırasında, tampon, parmak veya dilatatör ilerletilmesi
Akıntı sorunu sizi de canınızdan bezdirdi mi? Biz kadın doğum uzmanlarının kabusu oldu da. Günümüz kadınlarının neredeyse %95 i hayatlarının bir döneminde akıntı şikayeti yaşıyor.
Kadınların %30’unda ise hiç geçmeyen ve kadını günlük hayatını ve cinselliğini etkileyen akıntısı mevcut. Bir çok doktora gittikleri halde akıntılarının geçmemesinden dert yanan kadın sayısı giderek artıyor.
Benim muayene ettiğim kadınların tamamı daha önce akıntı şikayeti için en az iki kere başka bir doktor tarafından muayene edilmiş.
Peki çağımız kadınlarının daha kolay su ve hijyenik ortama ulaşabilmesine rağmen, 50 yıl önceki kadınlarda belki de hiç olmayan akıntı şikayetinin olması size de garip geliyor mu?
Genital bölgenin az temizlenmesi de çok temizlenmesi de rahatsızlıklara sebep olur. Mesela işyerinizdeki tuvaletin temiz olmadığını düşünüyorsunuz ama kullanmak zorunda kaldınız ve sonrasında sürekli kaşıntı ve akıntı oluşuyor. Bu aslında tuvaletten size geçen bir bakteriye bağlı değildir. Bu gibi durumlarda kadınlar çok fazla genital bölgelerini temizlemektedir. Gereğinden fazla sabun ile yıkama, ıslak mendil kullanma ve genital bölge temizleyicisi olarak satılan sabunlardan kullanmak şikayetlerin en önemli sebepleridir.
Vulva ve vajen yapısı itibari ile belli bir flora yani bakteri yoğunluğu ve tipine sahiptir. Doğal flora sayesinde buradaki deride ve mukozada kaşıntı, akıntı vs oluşmaz. Ama kadınların burayı fazla temizlemesi, kullandıkları temizlik malzemeleri veya ıslak mendiller veya kayganlaştırıcı olarak bebe yağı gibi maddeler kullanarak florayı bozduklarında kaşıntı, akıntı, yanma gibi şikayetler başlar.
Umumi tuvaletlerden genital bölgeye bulaşacak mikrobun hastalık yapması biraz zordur. Mesela HPV, Herpes, Sfiliz, hepatit tentene temas ile bulaşır. Yani siz tuvaletten veya havuzdan bu tür hastalıkları almazsınız.
Eğer vulva veya vajen dokunuzda yara, çatlak
Yumurtlama zamanınız olan ovulasyonu bilmek her kadın için önemlidir. Yani hem bebek isteyen ve hem de bebek istemeyen kadınlar için bu zamanı bilmek çok önemlidir.
Yumurtalama olduktan sonra yumurta 24 saat vücutta yaşar.
Yumurtlamadan sonra tüplerden bir tanesi yumurtayı alır. Ve bu dönemde ilişkiye girilirse sperm vajenden rahim ağzına oradan da rahim içi ve tüpe doğru ilerler ve yumurtayı döller. Gebe kalmak isteyen bir kadının ovulasyonu bilmesi sayesinde bu dönemde ilişkiye girer ve yumurtanın döllenmesi şansı olur. Eğer kadın gebe kalmak istemiyorsa bu dönemde ilişkiye girmeyerek veya prezervatif kullanarak gebe kalmasını önler.
Aslında düzenli adet gören her kadın yumurtlar. Yani 28-25 günde bir adet düzeni varsa kadın yumurtluyor anlamına gelir. Özellikle adet öncesi memelerde şişlik, adet öncesi sinirlilik, hafif kilo alma, karında şişkinlik gibi belirtiler o ay kadının yumurtladığını gösterir.
Adet olacağınız tarihi biliyorsanız bunun 14 gün öncesi sizin yumurtlama gününüzdür. Yani mesela ayın 27’sinde adet olacaksanız ayın 13’ü yumurtlama gününüzdür.
Yumurtlama sırasında vücudunuzda neler olur?
Gebelikte oluşan deri değişiklikleri nelerdir?
Birçok kadında gebelik sırasında deri, tırnak ve saçta belirgin değişiklikler olur. Bunlardan bazıları; meme, meme başı ve bacak iç kısmında koyu lekeler, yüz, çene ve burun bölgesinde melasma denilen yama şeklinde kahverengi lekeler, göbekten kasık bölgesine uzanan linea nigra olarak bilinen kahverengi çizgi, çatlak lekeleri, sivilce, örümcek ağı şeklinde damar genişlemesi, varisler, tırnak ve saçta değişiklikler, tüylenmede artış olarak sıralanabilir.
Oluşan değişikliklerin birçoğu hormonal değişime bağlıdır. Linea nigra tüm kadınlarda olan kadının gebe olduğunu gösteren bir belirtidir.
Yama şeklindeki lekeler, vücudun melanin üretmesindeki artışa bağlıdır. Bu lekeler doğumdan sonra genellikle kendiliğinden geçer. Bazı kadınlarda ise bu lekeler yıllarca kalabilir. Deri lekelerinin daha kötü olmasını engellemek için mutlaka güneş kremi ve şapka kullanılmalıdır.
Gebelikte göbeğiniz büyüdükçe buradaki deride pembe renkli çatlaklar oluşur. Gebeliğin son üç ayında ise göbek, kalça ve kollarda bu çatlaklar artar. Yağlı kremlerin kullanımı ile deriniz yumuşatılabilir ama çatlakların oluşması engellenemez. Sürülen kremlerin kıl
Rahim filmi olarak bilinen histerosalfingografi (HSG) işlemi rahim ve tüplerin iç kısmının görüntülenmesini sağlayan X ışını ile çekilen radyolojik tetkiktir. Daha çok tüplerin açık olup olmadığını değerlendirmek için yapılır. Rahim iç kısmının yüzeyinin düzgün büyüklükte ve şekilde olduğunu değerlendirmeye de yarar. Bu sorunların hepsi infertilite olarak bilinen kısırlığa sebep olur.
Tüplerin bağlanarak fonksiyonunun engellendiği operasyonları değerlendirmek için ameliyattan 2-3 ay sonra da uygulanabilir.
Gebelik, rahim iltihabı ve işlem tarihinde ağır kanama olması gibi durumlarda HSG filminin çekilmesinin uygun değildir.
HSG çekilmesinden 1-2 saat önce ağrı kesici içmeniz faydalı olabilir. Bazı kişilerin işlemden önce antibiyotik kullanması gerekebilir. HSG işlemi sırasında sedasyon veya uyutulmaya gerek yoktur. Ağrılı olmayan ve hasta tarafından çok rahatsızlık hissedilmeyen bir müdehaledir. İşlemden sonra evinize kadar araba kullanmanızda herhangi bir problem olmaz. Bir sonrak gün işinize gidebilirsiniz.
Rahim filmi hastane veya radyoloji bölümlerinde çekilir. Adetin ilk yarısında yani kanamanız başladıktan sonraki 1-14 gün arasında çekilir. Bu dönemde hamile
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak muayenehanemde herzaman hamile veya kadınlar değil ergen yaş grubunundaki kızları da sıklıkla muayene ediyorum. Bu yaş grubunun en sık şikayeti adet düzensiliğidir. Düzenli adetleri olduktan sonra, yıllar içinde adetten kesilme şikayeti olan ergen sayısı gittikçe artıyor. Aile ve ergene bunun nedeninin zayıf olmak olduğunu söylediğimde o güne kadar fark etmedikleri bir yeme bozukluğu olduğu ortaya çıkıyor.
Vücudun fonksiyonlarını yerine getirmesi için belli bir düzeni korumamız gerekli. mesela vücudunuzda yağ kitleri azalırsa yumurtalıklar çalışmaz, aynı şekilde yağ kitlei çok artarsa yani şişmanlık olursa gene yumurtalıklar çalışmaz.
Ergen yaş grubunun en önemli sorunlarından bir tanesi vücut şekillerini fazla önemsemleridir. Zayıf olmak, sıfır beden olmak, yememek, veya yemekten sonra kusarak sıfır bedeni koruma çabası ergenler arasında ne yazık ki çok fazla.
Ergenler neden vücutlarını beğenmiyor?
Medya yani basın yayın grubunun insanların beyninde oluşturduğu ideal, mükemmel kadın vücudu intibası nedeniyle genç kızlarımızda vücutlarını beğenmeme şikayetleri başlıyor.
Peki ama medya nasıl olurda bedeniniz ile ilgili