Onur Çakır

Onur Çakır

onurcakir67@gmail.com

Tüm Yazıları

Bu haftanın gündemini Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar belirledi. Karşıyaka’da uzun süredir bir “stat” tartışmasıdır devam ediyor.
İzmir Büyükşehir ve Karşıyaka belediyeleri stadın Örnökköy’e yapılmasını önerdi ancak yer konusunda Yalı tercih edildi.
Projeye çeşitli itirazlar yapıldı. İnşaat başladı, durdu. Karşıyaka, spor ve stat konularında oldukça hassas olduğunu bildiğim Akpınar, geçtiğimiz günlerde, yaptığı değerlendirmeler yeni bir tartışma başlattı. Ortalık bir anda toz duman oldu.
Akpınar’ın konuşmasında kullandığı, “Kulübü batırdılar borcunu ben ödüyorum”, “Apartmanlar arasında küfür kültürünü artıracaksın...” gibi ifadeler taraftarların büyük tepkisini çekti.
Bu tepkilerini de sosyal medya üzerinden gösterdiler, gösteriyorlar.

Karşıyaka’nın genç belediye başkanı da bu tepkiler üzerine dün bir açıklama yaptı ve şunları söyledi:
“Üzüntümün en büyük nedeni; sözlerimin bütününe bakılmaksızın bazı cümlelerin cımbızlanması, kasıtlı olarak bazı art niyetliler tarafından saptırılması, genelleme yapılması ve bunun sonucunda Büyük Karşıyaka taraftarı tarafından yanlış anlaşılmamdır. Karşıyaka Spor Kulübü ve cefakâr Karşıyaka taraftarının değeri hiç kimse tarafından tartışılamaz. Yanıltıcı bir tavırla bu değeri küçültmeye çalışanlar, karşılarında öncelikle, taraftarı, kulübü ve bu kentin en büyük sivil toplum kuruluşu olan Karşıyaka Belediyesi’ni bulurlar!”

Haberin Devamı

Akpınar’ın “Küfür kültürünü yayılmasını istemem” sözleri maksadını aşmış olabilir. Ancak buradan “Karşıyaka taraftarı küfürbazdır” gibi bir anlam da çıkmıyor.
Hiçbir zaman onaylamadığımız küfür olayı sporun özellikle de futbolumuzun önemli bir sorunudur.
Akpınar’ın kulüple ilgili açıklamalarında ise bir “acayiplik” görmüyorum.
Eğer kulüp için yer sağlıyorsa, onlar için taşın altına elini koyuyorsa bunu söylemesi de gayet doğal.
Söyleyecek ki ama taraftarlar hem Karşıyakalılar bilecek.
Konuşmasında, “ben” ödedim, “ben” yaptım gibi ifadeler kullanan Akpınar’a bu konuda da çok fazla eleştiri geldi. Önceki günkü açıklamasında bu eleştirilere de yanıt verdi Akpınar ve şöyle dedi:
“Beni tanıyanlar, konuşma ve hitap tarzımı iyi bilir. ‘Ben’ demek ‘Biz’ demektir, ‘Karşıyaka’ demektir. Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu da tüm Karşıyakalılarındır. Benim vurgulamak isteğim, kulübe, yılda 2 milyon lira maliyeti olan ve bu maliyet belediye tarafından, halkın vergileri ile karşılanırken, bu tesis de olmasaydı Kulübün ne yapacağına dikkat çekmek, farkındalık yaratmaktı. Bu sözleri sarf ederken kullandığım üslupta bir kusur işlediysem özür dilemeyi ve gönül almayı da bir erdem kabul ederim! O sözlerim karşısında yapılması gereken eleştirmek değil, empati kurmak ve sorgulamak olmalıydı.”

Siyasiler, her zaman üsluplarına dikkat etmeli.
Bazen samimi olarak söylenen ya da samimi ortamda söylenen sözler kamuoyunda yanlış anlaşılabiliyor.
Bana kalırsa; bu olayda Akpınar’a biraz haksızlık yapılıyor.
Akpınar’a yakın birkaç isimle konuştum.
Yaşananları özellikle CHP içinde kaşıyanlar olduğunu anlattılar. AK Parti ve diğer partiler tabii ki tartışmayla ilgili açıklama yapabilir ve en sert eleştirileri dile getirebilirler.
Olması gereken de zaten bu...
Ancak CHP’linin CHP’liye yaptığını da kimse yapmıyor!