“Süper” deniz piyadesi
Çizgi roman uyarlamalarının en yenisi “Bloodshot: Durdurulamaz Güç”, insan üstü bir teknolojiyle donatılan deniz piyadesi Bloodshot’ı anlatırken Vin Diesel’ın aksiyondaki karizmasına sırtını yaslıyor
Aksiyon sinemasının gişede en başarılı isimlerinden Vin Diesel’ın başrolünde olduğu “Bloodshot/Bloodshot: Durdurulamaz Güç”, aslında bir çizgi roman uyarlaması serisinin ilk halkası.
Vin Diesel’ın canlandırdığı Ray Garrison, işinde usta bir deniz piyadesi. Yaşadığı trajik bir olaydan sonra ölünce bilim insanları tarafından kanında ileri bir teknoloji taşıyan süper bir asker olarak hayata döndürülüyor. Geçmişini önce hatırlamasa da, bir noktada hatırlıyor ve intikam almanın peşine düşüyor.
David S. F. Wilson’ın ilk yönetmenliği olan “Bloodshot”, Valiant Comics’in aynı adlı karakterini sinemaya taşırken Vin Diesel’ın bir aksiyon yıldızı olarak karizmasını merkeze yerleştiriyor. Bir aksiyon filmi olarak kalıpları takip eden yapım, komplolar ortaya çıktığında beklenen heyecanı yakalayamıyor.
Özellikle de sayısız çizgi roman uyarlamasının vizyona girdiği ve süper kahramanların ticari sinemanın ana malzemesi haline geldiği günümüz ana akım sinemasında Bloodshot, kendisine özel bir yer açabilecek bir karakter değil. Yine de Diesel’ın insanları sinemalara çeken tarafı, beklenen rakamları sağlarsa bu “süper deniz piyadesi”yle karşılaşmaya devam edebiliriz.
“Bloodshot: Durdurulamaz Güç/Bloodshot”
Yön.: Dave Wilson
Oyn.: Vin Diesel (Ray Garrison/Bloodshot), Eiza González (Katie/KT), Sam Heughan (Jimmy Dalton), Toby Kebbell (Martin Axe), Talulah Riley (Gina Garrison), Guy Pearce (Dr. Emil Harting) Sen.: Jeff Wadlow, Eric Heisserer, Jeff Wadlow Gör.: Jacques Jouffret Müz.: Steve Jablonsky
Korkutucu tatil
Veronika Franz ve Severin Fiala’nın imzasını taşıyan “The Lodge”, oyuncu kadrosunda Riley Keough, Jaeden Martell ve Alicia Silverstone’un bulunduğu bir psikolojik korku filmi. “Ich Seh, Ich Seh”le tanınan yönetmenler yeni filmlerinde, nişanlısının iki çocuğuyla ıssız bir kasabada tatile çıkan Grace’in yaşadıklarına odaklanıyor. Grace ve iki çocuğun kaldığı evde tuhaf olaylar yaşanmaya başlıyor. Dünya prömiyerini Sundance Film Festivali’nde yapan film, iyi eleştiriler aldı.
