Türkiye ekonomisi cari açık veren bir yapıya sahip.
2016 yılında cari açığımız 32 milyar doların üzerinde gerçekleşti.
Cari açığın en önemli nedenlerinden biri de ithalat.
Enerji başta olmak üzere Türkiye’de üretilen, üretilmeyen birçok ürünü ithal ettiğimiz için cari açık kamburundan kurtulamıyoruz.
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde balık ithalatımız bile her geçen gün artıyor.
Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamüller İhracatçı Birliği ve Su Ürünleri Tanıtım Grubu Başkanı Sinan Kızıltan ile Çeşme’de düzenledikleri çalıştayda sohbet etme imkanım oldu.
Kızıltan, isyanları oynuyordu.
Kızıltan’a hak vermemek elde değil.
Kızıltan, “Türkiye’de adeta Norveç somonu tanıtım seferberliği yapılıyor. Gazetelerde, televizyonlarda, radyolarda hatta dizi filmlerde bile somon reklamları aldı başını gitti. Omega-3 yönünden en zengin balığın somon olduğu ifade ediliyor. 3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, üstelik de Karadeniz somonu gibi alternatif bir ürünümüz varken, bu Norveç Somonu aşkı nereden geliyor” diyor.
***
Aşık olunmayacak gibi değil. Norveç’in yıllık somon ihracatı 6.5 milyar dolar seviyesinde.
Norveç Hükümeti desteğiyle dünyanın her yerinde dev bütçeler ayırarak tanıtım gerçekleştiriyorlar.
Hal böyle olunca Norveç somonunu her yerde görüyoruz.
Norveç’in 6.5 milyar dolar ihracatına karşı ihracatlarının 800 milyon dolar seviyesinde olduğuna işaret eden Kızıltan, Türkiye’nin de balık tüketimi ve ihracatının artırılması için seferber olması gerektiğine dikkat çekiyor.
Kızıltan, “Norveç Başbakanı her gittiği ziyarette Norveç somonu pişirtiyor ve basına servis ediyor. Sadece somon ürünlerinin olduğu etkinlikler yapıyorlar. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Karadeniz somonumuz Norveç somonunun üçte biri fiyatına satılıyor. Omega-3 yönünden ise daha zengin. Norveç Somonu’nun sofralarımıza gelmesi en az 9 günü buluyor. Biz de sabah tutulan balığı öğle yemeğinde yiyebiliyorsunuz. Hükümetimizden biz balığın iç ve dış piyasalarda tanıtılması için destek bekliyoruz. Her yıl milyonlarca dolarımızı yurtdışına akıtmayalım. Hem sağlımız hem de ekonomimiz için hep birlikte yerli balık seferberliği başlatalım” diyerek görüşlerini açıklıyor.
***
Kızıltan’ın görüşlerine katılmamak mümkün değil.
Hem sağlığımızı hem de cebimizi düşünmek zorundayız.
Zaten her şeyi ithal ediyoruz. Bari balığı ithal etmeyelim.
