Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Şimdi de uydu konusu milliyetçilik ambalajında önümüze sürülüyor. Bir kamu şirketi olan Türksat yeni bir haberleşme uydusu ısmarladı. Bundan sonraki uyduların önce kısmen, sonra tamamen Türkiye'de yapılmasına yönelik planlar var. Bu konuda para sarf edilmeye başlandı bile. "Türkiye uzay çağını yakalayacak." Halka bu havayı vermek istiyor AKP'li politikacılar ve bürokratlar. Uydu konusuyla ilgili bir unsur daha var. Asker. Askerin de haberleşme ve PKK bağlantılı olarak, gözetleme amaçlı uydulara ihtiyacı var. Hatta Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) Göktürk adlı Keşif ve Gözetleme Uydu Sistemi için geçen temmuzda ihaleye çıktı bile. Milliyetçilik ambalajına sarılan her şeyin Türkiye'de sürümü çok kolaydır. Bunu jiletten blucine hemen her malın reklamını milli gururu okşayarak yapan Ali Taran'dan çok önce politikacılar keşfetti. "Askerler öyle istiyor" denildi mi Türkiye'de tartışma kapanıyor genellikle. Ama askerlerin istedikleri veya istemedikleri de tartışılmalıdır. Çünkü onlar da halkın vergilerinden toplanan paraları harcıyorlar. Onlar da bu paraları dikkatli harcamak zorundadır. Bazı konular, askeri olsun, sivil olsun, gerçekten gizli olmak zorundadır.Ama haberleşme uyduları bunlardan biri değildir. Bu uyduların yüzlercesi başımızın üzerinde dolanıp duruyor. Bu uydular ne stratejiktir ne askeridir ne de gizlidir. www.flysat.com'a giren herkes bütün ticari uyduların o an nerede olduğunu, nerelere yayın yaptığını, hangi şirketler tarafından kullanıldığını öğrenebilir. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve ona bağlı olan Türksat'ın Başkanı Osman Dur, gizlilik içinde milyar dolarlık harcama gerektiren projelere giriştiler. Girişilen bu işlerin doğru olduğu konusunda piyasada ciddi kuşkular var.Medeni demokrasilerde kurumlar kapalı kapılar ardında toplanıp vergi mükelleflerinin milyarlarını yutacak projelere girişemez. Haberleşme uydusu 'gizli' değil Nitekim bizde de bu iş doğru başladı. Haziran 2005'te, SSM'nin önderliğinde uydu konusunda birbirinden farklı alanlarda çalışan kuruluşlar ortak bir "uydu yol haritası" çizmek üzere bir araya geldi. Toplantıya SSM, TÜBİTAK, Türksat ve Hava Kuvvetleri katıldı. Çalışmalar sürerken, diğer kuruluşlara haber vermeden, Türksat, Bakanlar Kurulu'ndan "her türlü uydu üretimi ve altyapısı kurmak ve işletmek" dahil geniş çerçeveli bir karar çıkardı. O gün bu gündür uydu konusuna kurumlararası kavga ve karanlık hâkim oldu. İhalenin nasıl yapıldığı, yeni uydunun neden Alcatel Alenia'ya ihale edildiği, kaça ihale edildiği, sözleşmenin neleri ihtiva ettiği meçhuldur. Türkiye'nin uzayda kaç aktif uydusu olduğu bile belli değildir.Sağlıklı olmayan diğer şey, AKP'nin özelleştirme dönemi yaşayan Türkiye'deTürksat vasıtasıyla yeni bir dev KİT yaratma sürecine girmesidir.Türkiye uydu konusunu tartışmalı, bundan önce çok defa yaptığı gibi, gözleri kapalı milyar dolarlık hatalara düşmemelidir. mmunir@milliyet.com.tr Doğru başladı ama...