Hükümet ekonomik menfaatlerinizi iyi korumuyor. Çok basit olarak durum şudur:
Türkiye, kendi imkânları kıt olduğu için, çarkını borç dövizle çevirir. Bazıları buna “sıcak para” diyor. İyi zamanlarda bu çarkı çevirmek kolaydır. Yabancılar ülkemizde şirket alır, yatırım yapar, hisse senedi edinir, dünyanın en yüksek getirili kâğıtlarından olan Hazine tahvillerine para yatırır.
Son beş yılda hem bizde hem de dünyada zaman çok iyiydi. O kadar bol döviz geldi ki ekonomi hızla genişledi, cepler para gördü. Dolar görülmemiş seviyelere indi.
Normal zaman değil
Şimdi zaman kötüledi, çark yavaşladı, döviz akışı azaldı. Dolar, euro gibi paralar pahalılaşmaya başladı. Çünkü dövize karşı talep artarken satın alınabilecek döviz miktarı azalıyor.
Türkiye’nin gelecek sene ödemesi veya vadesini uzatması gereken borç miktarı devasa bir 140-150 milyar dolardır. Bu paranın büyük bir kısmı şirketlerin ve bankaların dışarıda yaptıkları borçlanmalardan kaynaklanıyor. Bir kısmı devletin borcudur.
Normal zamanlarda bunu çevirmek yapılabilir bir iştir.
Şimdi zaman normal değil. “Hükümet ekonomik menfaatlerinizi korumuyor” diyorum çünkü hükümet zamanın anormal olduğunu kabul edip gerekli önlemleri almadı.
Aslında, durum sadece bizde değil, bizim gibi kalkınmakta olan ülkelerin çoğunda kötüdür. Ama onlar önlemlerini aldı ve almaya devam ediyor. Bizde alınmadı ve galiba, yumurta kapıya dayanıncaya kadar alınmayacak.
Hükümetin güven artırıcı önlemler alması, Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası ve zengin ülkelere müracaat edip Merkez Bankası’nın döviz kaynaklarını takviye etmesi gerek. Bunlar çoktan yapılmalıydı. Çok geç kaldık.
Daha da geç kalınırsa, iş oluruna bırakırsa ne olur?
Bütün dünya kötü
Bugün 1.60-1.70 seviyelerini gören dolar 2 lira ve üstünü görür. Devalüasyon yaşanır, enflasyon artar, işsizlik görülmemiş boyutlara varır. Uzun ve içinden çıkılması zor bir krize girilir.
Bugün ile 2001 büyük krizi arasındaki fark şudur: O zaman sadece biz krizdeydik. Dünyanın durumu iyiydi. Bu nedenle kolay kredi bulduk, ihracatımızı artırdık, krizden çabuk çıktık.
Şimdi bütün dünyanın durumu kötü. İhracatımızı artırmamız mümkün değil. Dışarıda talep daraldı. Rakibimiz olan ülkeler de bizim gibi fiili devalüasyonlar yaşadığı için onların da malları ucuzladı.
Uyanın. Sesinizi çıkarın. Milletvekillerinize şikâyette bulunun. İş işten geçmeden hükümeti harekete geçirsinler. İşinizi kaybederseniz hayatınızda başlayacak buzul çağını bedava kömürle ısıtamazsınız.