Tahminler hükümet ne kadar kalıcı olacak, kalkınma hızı ne olacak, enflasyon kaça çıkacak gibi bir sürü konuyu kapsıyordu. EIU Economist dergisini de bünyesinde bulunduran şirketin bir parçasıdır. Türkiye gibi birçok ülke hakkında tahmin raporları hazırlatır ve oldukça yüksek meblağlara abonelerine satar.Beklentiler on yıllık bir süreyi kapsıyordu. Ben bunun sadece bir yılının kehanetini yapıyordum. Gerisini benim toparladığım rakamların üzerine inşa edilen bir modelle Londra'da yapıyorlardı. 1990'larda Economist Intelligence Unit'e yıllık siyasi ve ekonomik tahmin raporları yazıyordum. Bir yıllık tahmin yaparken bile bocalıyordum. Türkiye 1990'larda o kadar istikrarsız bir ülkeydi ki raporu yolladıktan sonra baskıya girinceye kadar neredeyse her gün bir düzeltme yollamak zorunda kalıyordum. Düzeltme yolluyordum da tahminlerim tutuyor muydu? Hayır.Çiller-Yılmaz-Erbakan-Ecevit-Demirel Türkiye'sinde, işlerin iyi gitmeyeceği dışında hangi tahmin tutabilirdi?Sonunda "Biraz da başkası ıstırap çeksin" diyerek o işi bıraktım. Hayatımda yaptığım en ruh çökertici işlerden biriydi. Geçenlerde yeni genel müdür Zafer Onat'la tanışmak için Finansinvest'i ziyarete gittim. Bana bir araştırma raporu uzattı, "Bu, Türkiye'de yayımlanan ilk beş yıllık ekonomik beklenti raporudur" diyerek.Aklıma EIU günlerim geldi. Benim bir yıl için bile yapmayı beceremediğim iş Türkiye'de beş yıl için yapılabilir bir hale gelmişti. Tahminler... Ekonomiye dair beş yıllık tahmin yapılmasını mümkün kılan bir ortamın oluşmuş olması belki de tahminlerin doğru mu, yanlış mı çıkacağından daha önemlidir. Ve belki de AKP'nin ekonomide elde ettiği en büyük başarıdır. Çünkü öngörülebilirlik büyümenin en önemli koşullarındandır. Onat araştırmaya hâkim olan genel havanın iyimserlik olduğunu söyledi. Kendine ve şirketine hâkim olan hava da bu. "Biz hiçbir hisse için 'sat' demeyiz. En fazla 'tut' deriz" dedi.Bu da benim kâhinlik günlerimden daha değişik bir hava. 1990'lara karamsarlık, hatta ümitsizlik hâkimdi. 2001 krizi bu duyguların yerinde olduğunu kanıtladı.Finansinvest'e hâkim olan iyimserlik havası bütün Türkiye için geçerli mi? Hiç olmazsa iş âleminin büyük çoğunluğu için cevap "Evet" tir.İdeolojik olarak uyuşsun uyuşmasın, iş âleminin çoğunluğunun seçimlerde AKP'ye oy vermesinin nedeni öngörülebilirliğin aydınlattığı bu iyimserlik havasıdır. mmunir@milliyet.com.tr İş âleminin fikri