Sabancı ailesi Akbank'ın % 20'sini Citi Group'a satarken Hintli Tata Çelik de İngiliz-Hollanda demir-çelik üreticisi Corus'un tamamını almak için pazarlıkları bitiriyordu.Tata, Corus'a 8 milyar dolar ödeyecek. Karşılaştırma olanağı vereceği için hatırlatayım. Geçen sene Oyak Erdemir'i 6 milyar dolar piyasa değerinden satın almıştı.İngiltere ve Hollanda'daki demir-çeliğin neredeyse tamamını üreten Corus dünya üretim listesinde dokuz numaradır. Tata ise çok daha aşağılardadır. İkisi birleşince dünyanın beşinci en büyük çelik üreticisini meydana getirecekler.Neden Corus'u Erdemir almadı? Neden Finansbank Yunanistan'da bir banka almadı? Neden Türk Telekom Lübnanlı bir şirkete satıldı da tersi olmadı? Neden Beymen veya Vakko bir Harvey Nichols değil? Neden Türkiye'nin en eski şirketlerinden biri olan Eczacıbaşı müşteri arıyor da satın alacak şirket değil?Satılık olmayan Türk şirketi yok gibi.Bence, bunun üç ana nedeni var:Çok partili demokrasiye geçildiği 1950'den bu yana ardı arkası kesilmeyen ekonomik ve siyasi krizler Türk şirketlerini bitap düşürdü ve eritti. Bütün sektörlerde sermaye birikimi güdük kaldı. Bunun en belirgin olduğu yer bankacılık sektörüdür. Türk bankacılık sektörünün toplam sermayesi Almanya'daki adı duyulmamış bir eyalet bankasınkinden azdır. Neden yabancılar Türk şirketlerini satın alıyorlar da Türk şirketleri yabancı şirketleri almıyor? İkinci neden, Türkiye'de iş yapmanın çok zor ve bezdirici olmasıdır. Piyasa koşullarının zorluğunu kastetmiyorum. Dünyada kolay olan piyasa yoktur. Türk işadamları zor koşullara alışkındır.Kastettiğim, bakanlıkların ve mahalli idarelerin Türkiye'de iş yapmayı bir eziyet haline getirmesidir. En büyüğünden en küçüğüne işadamları karar verme mekanizmalarının elinde rehinedir. Rüşvet ve yolsuzluk kapılarını açmak için kolay iş yapma yolları bilerek ve isteyerek tıkandı.Kendi kalesinde güven içinde olmayan bir işadamı kalkıp yaban ellerde kılıç sallamaz.Bir üçüncü neden, genelde Türk işadamlarının uluslararası düşünmemesidir. Bu kısmen yukarıdaki nedenlerdendir. Kısmen Türkiye'nin uzun yıllar kapalı bir ekonomi olmasının getirdiği alışkanlıklardandır. Kısmen işadamlarımızın yabancı dillere ve kültürlere aşina olmamasıdır, Londra New York, Hong Kong gibi yerlerde kendini evinde hisseden işadamlarının sayısı fazla değildir.Tabii, bir de dördüncü neden var ki bu bütün dünyada geçerlidir.Şirketler bir de uzun ve zor bir mesainin nemasını almak için satılır. İşadamı gezmek, dinlenmek, bir hayat boyu ertelenmiş işleri yapmak ister.Sonunda para ne içindir ki?.. mmunir@milliyet.com.tr Kendi kalende güven
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024