Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları


Eylem yoksa laf var. Hükümetin Kürt açılımı laf denizine açılmış delik bir teknedir. Hükümet, Kürt açılımı konusunda eyleme sahip olmadığı için laf denizinde boğuluyor.
Hem hükümet boğuluyor hem de Kürt açılımı. Boğulurken Türkiye’ye asılmışlar onu da dibe çekiyorlar.
Malum kişiler bir idam mangası teşkil etti. Her keyiflerine estiğinde başka bir olumlu şeyi alıyorlar, ellerini ve gözlerini bağlıyorlar, siyasetin duvarının karşısına dikiyorlar ve tetiği çekiyorlar.
Sabah barış. Akşam uzlaşı. Öğleden sonra sempati. Kuşluk vakti empati. Bugün hoşgörü. Yarın anlayış.
İnsaf! Sıra sende, seni unuttuk sanma.
Ümit! Kuytularda saklanmaya çalışma. Çayın yerine senin kanını içeceğiz.
Kurşuna diziyorlar, sonra ayaklarından sürükleyerek kaldırıyorlar cesetleri toplu bir mezara atıyorlar. Çoktan katledilmiş akıl ve mantığın kemiklerinin üzerine.
Boş durmak yok. Ot getirin, çağdaşlığın çanına tıkacaklar. Yer açın, tabut çakacaklar.
Ne kadar da çok gönüllü yardımcıları var. Ne kadar çok insan alkış tutuyor.
Uzaktan, konuşmadan, yarın Güneydoğu’da ölecek gençler seyrediyor onları. Ve oğulları bugün yaşayan ama yarın Güneydoğu’da ölecek gençlerin anneleri.
Şehitler ve ölünceye kadar olanlarla yaşayacak olanlar da seyirciler arasında.
Munisler ve iyiler. Dervişler ve çelebiler. Bektaşi fıkralarına gülenler. Alçak gönüllüler. Uysallar. Etliye sütlüye karışmayanlar. Bezginler ve yenikler. Namerde muhtaç olmadan sakin bir hayat sürmek isteyenler. Onlar da ses çıkarmadan seyrediyor bu Orta Çağ kıtalini.
Konuşmaları gerek ama susuyorlar ve onların yerine susması gerekenler konuşuyor.
Demokrasi başkalarının konuşması içindir sanıyorlar. Başlarına ne geldiyse susmaktan geldi, anlamıyorlar.
Ama hey, bir dakika. Bir dakika. Bir aksiyon yoksa, fiiliyat hareket yoksa, verilmiş veya verilmesi tasarlanan bir şey yoksa, hatta niyet yoksa... Her şey bir hafta önce ne idi ise oysa... Bu gürültünün sebebi ne?
Sebebi laf.
Laf mutfağının baş aşçıları karavana hazırlıyor.
Bir gün dönüp bu günlere baktığımızda bir yol ayrımında olduğumuzu, uçuruma giden yolu seçmek zorunda olmadığımızı kimilerimiz anlayacak, kimilerimiz anlamayacak.
Bugün bir yol ayrımında olduğumuzu kimilerin anlayıp kimilerimizin anlamadığı, kimilerin anlayıp sustuğu, kimilerimizin anlayıp umursamadığı gibi.

Haberin Devamı

Not: Zeytin İskelesi yazıma, kimileri çok kızgın, mail’ler aldım. İlgilenenler bazılarını milliyet.com.tr adresindeki yazımın altında okuyabilir.