GİRNE
Kıbrıslı Türk olmanın hem çok hoş hem çok korkunç yönleri var. Hoş olan -ki yazının konusu bu değil- dünya çapında sayısı birkaç yüz bini geçmeyen, kendine has bir hayat görüşü, dili, espri algılaması, yemekleri, gelenekleri olan bir topluma ait olmaktır. Akdeniz’in en güzel yerlerinden birinde yaşamak, temiz bir hava solumak, yaz kış altın bir güneşte ısınmaktır.
Korkunç olan yeteneksiz, ufuksuz, kokuşmuş bir siyasi sistemin esiri olmaktır. Dar kafalı, hırsız, cahil, iş bilmez politikacılar yüzünden nesli tükenmek üzere bir canlı türü haline gelmektir. Yaşam alanlarını, doğasını kaybetmektir.
KKTC’de, forslu bir veya birkaç bakana veya milletvekiline kıyak yapan devletin elinden istediği toprak parçasını kopartıp üzerine istediğini inşa edebilir.
Gizli saklı olmasına da gerek yok. Kaynağı belli olmayan servet sahibi politikacılar cennetidir KKTC.
Son örnek kimliği, bilançosu, statüsü, ilişkileri ve amacı şeffaf olmayan bir İsviçre şirketine adanın en güzel ve bakir yerlerinden biri olan Büyükkonuk yakınlarında 36 adet dev tanktan oluşan bir tank çiftliği kurması için arazi tahsis edilmesidir.
Türkiye olsa Göçek’e muadil bir yer, dersem belki daha iyi anlaşılır.
Ekonomik mantık arayışı
Konunun bazı ilginç ve esrarengiz özellikleri var. Bunlardan biri 200 küsur milyon dolar civarında olacağı söylenen yatırımın yüzde 85-90’lık bölümünün bankalardan karşılanacağıdır. KKTC tanınmamış olduğu için böyle bir kredinin bankalardan bulunması olanaksızdır. Finansman nereden gelecek?
Arazi tahsisini alan şirketin (Rixo International Trading Ltd, Lindenstrasse 2, 6340 Baar, Zug, İsviçre) çoğunluk sahibi (Halis Bektaş) Orta Asya ve Slav işadamlarıyla ilişkisi olan Türk kökenli bir işadamıdır. Blumarine SA ve Skirron Holding isimli İsviçre şirketlerde de aktif.
Ne istiyor, neden ve ne ticareti yapmak üzere tanınmamış ve yatırımcıların prensip olarak uzak durduğu KKTC’yi seçti? Ortakları kim?
Küçük KKTC’de 1,2 milyon metre küplük kapasite kurmanın ekonomik mantığı nedir?
Bir başka esrarengizlik kurulması planlanan tank çiftliğinin serbest bölge ilan edilip bütün vergilerden muaf tutulmasıdır.
Neden? Neredeyse bedava verilen bir arazideki bütün faaliyetler vergi dışı tutulursa bundan ne gelir elde edilecek? Gelir getirmeyen bir yatırımın yararı ne?
Otelciler, seyahat acenteleri, rehber ve restoran birlikleri, sanayi ve ticaret odaları, birçok sendika ve muhalefet partisi ve milletvekili ve Maliye Bakanı projeye karşı çıktı. Ama hâlâ yürürlükte.
Diyecek bir tek şey var: Tanrım, bizi Rum’dan kurtardın. Bu Türk politikacılardan da kurtar!
