TOPLUMSAL PROJELERİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ MİLLİYET VE PROJELERİMİZ

3 Haziran 2019

Türkiye medyası olarak son birkaç aydır kaçınılmaz bir biçimde siyaset ve seçime kilitlenmiş görünüyoruz.

Oysa dünya medyası devletlerin ‘savaş çığırtkanlık-larına’ rağmen güncel haber koşuşturmasını siyasi haberlerin dışında da arıyor. Bilimsel araştırmaları, teknolojik gelişmeleri önemsiyor, sağlık ve çevre gibi konular daha bir öne çıkmış görünüyor. Özellikle küresel sorunlara inanılmaz kafa yoruyorlar. İklim değişikliği sonucu geleceğe yönelik olası felaketlere işaret eden her tartışmayı, insan sağlığını tehdit eden sorunları manşetlerine taşıyor, bu alandaki projelere katkı sunuyor, kampanyaların, toplumsal projelerin bir parçası olmanın bilinciyle hareket ediyorlar.

Peki, biz ne yapıyoruz?

En iyisini yapmaya çalışıyoruz. Milliyet olarak bu sorunun yanıtı elbette gazetemizde, manşetlere taşıdığımız haberciliğimizdedir. Ama bu madalyonun ‘görünen’ yüzü. Milliyet adına son beş ayda yaptıklarımızın gurur verici özeti ise ‘görünmeyen’de.

Örnek çok.

Bu yıl sporun en iyilerini seçtik. Gillette, Milliyet, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi olarak… Bunu sosyal bir projeye dönüştürmenin gururunu ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki 35.000 çocuğun spor

Yazının Devamı

HABERLERİ ‘GÖZ UCU’YLA OKUMAK!

6 Mayıs 2019

Haberi sunuş biçiminiz; nasıl kullandığınız, hangi başlığı attığınız, neyi öne çıkarttığınız editöryal tercihlerle oluşur ama bu tercihleri belirleyen sadece yayın politikaları değil, en önemli unsurlardan biri de okurlarıdır. Okur profili o gazetenin en görünür kimliğidir!

Adolph S. Ochs, 1896’da New York Times’ı satın aldığında, okuyucuların güvenebileceği pek fazla gazete yoktu.

Ochs, Times’ı okurunun gözünde en ‘güvenilir’ en ‘ciddi’ gazete haline getirdikten hemen sonra şöyle der:

“Eğer bir gazete seks cinayetini basarsa bu müstehcendir ama bunu New York Times yaparsa sosyolojiktir”

Bu sözleri iki açıdan değerlendirebiliriz: Gazetenin kimliği ve okurun tercihleri.

Her gazetenin bir kimliği vardır ve o kimliği belirleyen en önemli unsur nasıl bir okura sahip olduğunuzla ilişkilidir.

Haberi nasıl kullandığınız, hangi başlığı attığınız, neyi öne çıkarttığınız ya da sunuş biçiminiz editöryal tercihlerle oluşur ama bu tercihleri belirleyen en önemli unsurlardan biri de genellikle okurlarıdır.

Dolayısıyla bir yayın organının bir haberi sunuş biçimiyle, aynı haberi bir başka yayın organının sunuş biçim arasındaki fark, düşünceleri “parçalanmış” okurdan kaynaklanan bir farktır.

Yazının Devamı

SİYASİ POLEMİK VE RUH HALİMİZ

22 Nisan 2019

'Bir bilgi, sizin bakış açınıza karşı olduğunda o bilgideki yanlışları görmek kolaydır. Ancak bilgi önceden kabul ettiğiniz görüşlerinizi destekliyorsa, bu bilgiye dair yalanları göstermek çok daha zordur.'

Madem “mazbata tartışması” bitti. O zaman rahatlıkla yazalım…

Türkiye’de siyasal ve toplumsal “kamplaşma” yeni bir şey değil. Hemen her dönemde vardı. Ve bu çatışmacı ortamdan beslenenler, daima kamuoyunun medyaya tepki göstermesinin de haksız sebeplerini yarattılar.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu seçimlerden hemen sonra böyle bir yanlışa imza attı ve geçirdiği “demokrat” kimliğine rağmen kendisine yer verilmediği gerekçesiyle bazı medya gruplarına karşı tehditkâr bir dil kullandı:

“İsim veriyorum; NTV’yi Şahenk ailesini, Habertürk’ü, Ciner ailesini, CNN Türk’ü, Demirören ailesini takip ediyorum… Ailelerine ve geçmişten bugüne iş dünyasına yaptıkları katkılardan dolayı kendilerini uyarmayı kendime hak gördüğüm için uyarıyorum. Gün gelir isimlerini anmaktan bile vazgeçerim…”

Demirören medya grubunda yer alan yayın organlarının seçim süresince bir toplumun değişim ve dönüşümde önemli rol oynayan yerel yönetim politikalarını bütün partilere eşit mesafede durarak

Yazının Devamı

YEREL YÖNETİMLER VE MİLLİYET

15 Nisan 2019

Dünya değişirken, toplumların düşünce ve davranış biçimleri de değişiyor. Biz de Milliyet olarak seçim süresince bu değişim ve dönüşümde önemli rol oynayan yerel yönetim politikalarını her gün sayfalarımıza taşıdık. Yerel yönetime talip olan adayların kentin modernizasyonu ile ilgili, bireylerin de yeniliklere ayak uydurmasını sağlayacak çözüm odaklı önerilerine yer verdik. Bir kentin; sakinlerini parçalayan, ayrıştıran değil, birleştiren ortam ve kültür yaratma zorunluluğuna dikkat çektik.

Sadece bu seçim döneminde değil, bundan önceki seçimlerde de Milliyet Gazetesi yerel yönetimlerin işleyişini, özellikle kırsaldan kente göçün aile yapısındaki değişim ve dönüşümünü konu alan pek çok araştırmaya imza atmıştır. Haberlerimiz, sanayileşme ve kentleşmeden doğrudan etkilenen, toplumsal yaşamın biçimlenmesinde rol oynayan yerel yönetimlerin önemini ortaya koymayı kendisine görev bilmiştir. Biliyoruz ki; kentleşme modernleşmenin bir sonucudur. Kentleşmeyle birlikte ekonomide sanayi ve hizmet sektörlerinin ön plana çıkması, kişi başına düşen gelirin artması ve kent yaşamıyla birlikte özellikle kadınların ücretli istihdam sürecine dâhil olması bu hızlı değişimde önemli rol oynamakta.

Ama

Yazının Devamı

Kampanya biterken

27 Mart 2019

Seçimler için son düzlüğe girildiği bugünlerde, Cumhur İttifakı İstanbul Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım gazetelerin yöneticileri ile bir araya geldi.

Toplantının açılışında

7 Ocak’ta kampanya açılışı yaptığını hatırlatan Yıldırım, “Şimdi sonuna geldik. Pazar günü sandığa gidiyoruz. Yurt genelinde seçimler yapılacak. Hayırlı olsun milletimize, memleketimize. Geçen bu süre içinde yazılı medya olarak gösterdiğiniz hassasiyet nedeniyle teşekkür ediyorum. İstanbul konularına, projelerine gündemin en azından bir kısmının İstanbul’da tutulabilmesi yönündeki gayretiniz için teşekkür ederim” diye konuştu.

Kendisinin mümkün mertebe İstanbul’la sınırlı, İstanbul özelinde bir kampanya sürdürmeye gayret ettiğini dile getiren Yıldırım, genel siyasi tartışmalara çok fazla müdahil olmadıklarının altını çizdi. Çizdikleri bu çerçevenin içinde kalmaya gayret ettiklerini hatırlatan Yıldırım, “Ümit ederim meramımızı İstanbullulara bir nebze de olsa anlatmışızdır” dedi.

“Kampanya değerlendirmesi yapar mısınız? Nasıl bir manzara var?” şeklindeki bir soruya Yıldırım, “Gittikçe hava güzelleşiyor… Başlangıçta kıştı şimdi günlük gülistanlık” cevabını verirken, anketlerle ilgili bir başka

Yazının Devamı

Ağrı Dağı’nın eteklerinde

26 Mart 2019

Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere Cumhur İttifakı’nın önde gelen isimleri terör örgütü ile ilişkili kimi isimlerin muhalefet listelerinde yer aldığını dile getirmeye başladıktan sonra gözlerin çevrildiği “Kürt oyları hangi ittifakta ağırlıklı olarak yer bulacak?” sorusu Ağrı’da da gündemdeydi. HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’nin konuya ilişkin açıklamalarıyla hız kazanan tartışma Ağrı’da da yankı bulmuş görünüyor.

Hayli soğuk bir gün olmasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kenti ziyaret edeceği haberi Ağrı’daki havanın siyaseten ısınmasına yol açmış. Miting başlamadan önce Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Emre İskeçeli ile kentin nabzını tutmaya çalışırken HDP seçmenleriyle Cumhur İttifakı seçmenleri arasındaki sürüp giden tartışmanın da tanığı olduk. Kimileri kayyum da olsa şehre hizmet getiren bir belediye başkanının yıllardır özlemini çektiklerini dile getirirken kimileri de bilinen ideolojik tutumlarından taviz vermiyordu.

Cumhur İttifakı’nın mitingi ilçe belediye başkan adaylarının tanıtımıyla başladıktan sonra kürsüye Ağrı Belediye Başkan adayı Savcı Sayan çıktı. Türkçe başladığı konuşmasını aralarda Kürtçe devam ettiren Sayan’ın temel vurgusu “Biz Kürtlüğü

Yazının Devamı

Evet, ısrarcıyız: Sadece çok söz değil yeni şeyler de söyleyeceğiz

25 Mart 2019

Aslında önceki hafta “Söylenecek o kadar çok sözümüz var ki” derken, sadece bir vurgu yapmayı hedeflemiyorduk. Milliyet’in basılı versiyonunun dedikoduların aksine devam edeceğini ısrarla vurguluyor, bu arada teknolojik olanakların gelişmesinin farklı versiyonların oluşmasına, güçlenmesine imkân sağladığını, bunun da yeni çalışma, düşünme, örgütlenme biçimlerini zorunlu hale getirdiğini hatırlatıyorduk.

Bu çerçevede küçük bir örnek vermek isterim: Avusturya’nın 3. Büyük medya şirketi Styria Media Group AG’ye bağlı ve 110 yıllık bir geçmişe sahip Keline Zeitung. Gazetenin süreç yönetiminin, dijital ve basılı ürünlerinin ve içerik yönetim sisteminin tamamen değiştirilmesini içeren yenilenme sürecini dikkatle incelemek gerekiyor.

Örnek incelendiğinde görülecek, ofis dizaynından başlayarak çalışma saatlerinin revizyonuna kadar alt yapıda çok detaylı bir çalışmanın ardından platformları ayrı ayrı kapsayacak ama sonunda bütünlüklü bir marka oluşturmak için gerekli adımların atılabileceği bir entegrasyon hedeflenmiş. Meraklısı konuyu Institute for Media Strategies sayfalarından inceleyebilir.

Milliyet için birkaç not

Son günlerde artan siyasi tansiyonla birlikte yine okumadan, dinlemeden,

Yazının Devamı

Birlikte çözüm üretmek

24 Mart 2019

Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım ile Bahçelievler’deki seçim çalışmaları sırasında buluştuk.

Sivil toplum örgütleri ile bir araya gelen, vatandaşlarla sohbet eden, minibüsçülerle sorunları masaya yatıran, esnafın dertlerini dinleyen Yıldırım bir yandan çeşitli projelerini anlatırken diğer yandan birlikte çözüm üretmek kavramını sürekli olarak vurguluyor.

Örneğin, minibüsçülerle yaptığı toplantıda, “Sorunu olmayan ölüler ve deliler. Herkesin sorunu var. Burada bu sorunlar açıkça söylendi. Benim de istediğim bu, karnımızdan konuşmayalım, ağzımızdan konuşalım. Konuşarak, anlaşarak her sorunu çözeriz” diyor.

Bir başka mekânda bir araya geldiği gençlere birlikte çözüm üretmek gerektiğini belirtip, sorunun yabancısı olmadığını “Ben de kredi aldım sizin gibi. Bu kredilerin kısa vadede ödenmesi sorun oluyor doğru. Ama bu belediye başkanının yapacağı bir şey değil Ankara ile alakalı. ‘Ankara Ankara duy sesimizi’ diyeceğim” sözleriyle dile getiriyor.

Bir başka toplantıda konu ekonomik sıkıntılara geldiğinde Yıldırım, “İşsizlik var, ekonomik sıkıntı var. Onda da haklısınız ama bunlar geçici şeyler. Unutmayın biz bunu ilk defa yaşamıyoruz. Biz 2008

Yazının Devamı