Hepimizin ruhunda vardır, gezmek, delicesine dolaşıp yeni yerler keşfetmek hatta bazen kaybolmak. Şu an dünyaca zorlu bir süreçteyiz evet.. Bu durum gezmemizi kısıtlar mı ? Bir süre için evet.. Ancak ilerleyen zaman için plan yapmamıza, kendimize gidilecekler rotası çizmemize asla engel olamaz.
Bu süreçte özellikle değerini anladığımız şeylerden biri özgürce gezmek oldu. O yüzden geç kalmadan kendimize plan oluşturmanın tam zamanı.
Hadi biraz bu süreçten uzaklaşıp Orta Avrupa'nın eski çağ masallarına yani Prag'a yolculuk yapalım.
Çek Cumhuriyeti ya da resmî kısa adıyla Çekya, Orta Avrupa'da bir ülkedir. Kuzeyinde Polonya, batı ve kuzeybatısında Almanya, güneyinde Avusturya ve doğusunda Slovakya ile komşudur. Çekya'nın resmi dili Çekcedir. Başkenti ise tarihi dokusuyla kendine hayran bırakan Prag'tır.
Hep birilerinden duyardım Prag'ı veya bir yerlerde rastlayıp okurdum Prag inanılmaz güzel bir şehir diye. Gidince anladım ki az bile söylüyorlarmış. Prag'ı kaleme almaya başladığımda, eski tarihi dokusundan mı başlasam, renkli evlerinden mi, Vltava nehri üzerine sıralarla dizilmiş köprülerinden mi, farklı lezzetlerinden mi bilemedim...Yazacak ne çok şey var!!!
Prag'a İstanbul'dan direk uçuşla gitmek mümkün. 2 saat 35 dakika sürüyor. Prag 'a güzel bir hafta sonu kaçamağı yapabilirsiniz veya Prag'ı rotanıza eklemişken birleştirerek 4 saat mesafelik Viyana veya 7 saat mesafelik Budapeşte'yi planlarınıza katabilirsiniz. Biz birleştirerek rota çizdik ve Viyana'dan Prag'a otobüsle ulaşım sağladık.
Prag'a seyahatim kış mevsimine denk geldi. Şansımıza hava çok soğuk değildi. Ancak nehre yakın bölgeler aşırı rüzgarlıydı. Yüzünüze sert çarparak gezmenizi zorlaştırıyor. Prag için en güzel mevsimin ilkbahar veya sonbahar ayları olacağını düşünüyorum. Kış mevsimi bazen zorlayıcı olabiliyor maalesef.
Çek Cumhuriyeti birçok Avrupa ülkesinin aksine euro yerine kendi para birimi olan Çek korunasını kullanmaktadır. Bu yüzden şehirde harcama yapabilmek için bir miktar euro bozdurmanız gerekmektedir. Birçok yer sizden euro alır ancak para üstü olarak euro yerine Çek korunası verir. Aldığı Euro’yu da daha düşük kurdan hesaplar. Bu konuda dikkat etmenizi önererek size tavsiyem önceden euro ve Çek korunası kurlarına bakarak hesaplama yapıp döviz bürosunda harcama yapacağınız kadar euro bozdurmanızdır.
Prag'ta Vltava nehir ve köprü manzaralarını izleyebileceğiniz bir çok park bulunuyor.
Şehirde ulaşım oldukça kolay. Metro kullanabilmek için girişte bilet alınabiliyor. Metro girişinde biletleri okutmadan geçiyorsunuz. Ancak sıkı kontroller olduğu için metroda kontrollere denk gelme ihtimaliniz yüksekmiş.
Gezilecek çoğu yer birbirine yürüme mesafesinde, zaten bir şehri gezmenin en iyi yolu ayaklarda derman kalmayana kadar yürümek değil midir :)
Prag için Gezilecek yerler önerileri;
1-) OLD TOWN MEYDANI
Prag'da gezilecek yerler listenizi oluşturmaya başlarken ilk sıraya almamız gereken eski şehir meydanıdır. Bütün Avrupa'da olduğu gibi old town burada da şehrin kalbi desek yeridir. Şehre ait pek çok tarihi yapı bu meydanda bulunur. Astronomik Saat kulesi ve Eski Belediye Sarayı, Tyn Kilisesi, Kinsky Sarayı, Jan Hus Anıtı ile Aziz Niklaus Kilisesi bunların başında geliyor. Birçok tarihi yapı bu alanda bulunduğu için gece-gündüz sürekli kalabalık.
Old Town meydanında yemek yiyebileceğiniz veya birş eyler içebileceğiniz çok fazla cafe ve restaurant bulunmakta. Meydanın kalabalıklığının bir sebebi de bu elbette.
Bu meydan Prag için tarih boyunca çok merkezi bir alan olmuş. Orta çağ boyunca pazar olarak kullanılan bu meydan İmparator Matthias’a karşı gelen 27 liderin idamlarının gerçekleştirilmesi gibi ülke tarihi için önemli olayların yaşandığı bir alan.
2-)TYN KİLİSESİ
Old Town meydanında bulunan Tyn Kilisesi, Gotik mimarisinin güzel örneklerinden biri olarak yapımına 14.yy ortasında başlanarak 16.yy ilk yıllarında tamamlanmış. Görkemli ve ihtişamlı yapısı ile şehirde gezerken ilk dikkatinizi çekecek yerlerden olan kilisenin , dikkat çekici yanlarından biriside Havva ve Adem adlarını taşıyan 80 metre yüksekliğinde ikiz kulelere sahip olması.
Yıl içerisinde belirli aralıklarla müzik organizasyonlarının ve etkinliklerin düzenlendiği kilisenin girişi, ön tarafında bulunan aynı adı taşıyan okul üzerinden yapılıyor.
Gitmeden önce kilisenin etkinlik listesini mutlaka kontrol etmelisiniz. Şansınız varsa güzel bir etkinliğe denk gelebilirsiniz.
3-) ASTRONOMİK SAAT KULESİ ve ESKİ BELEDİYE
Çekoslovak Devleti’nin bağımsızlığının ilan edilmesi ile, ülkenin demokratik cumhuriyet haline geldiği 1989’daki Kadife Devrim’in merkezinde yer almış Eski Belediye Sarayı, ilk olarak 1338 yılında inşa edilmiş.
Yapının en ilgi çekici bölümünü ise 14. yüzyılda yapıya eklenen kulesi ve üzerindeki Astronomik Saat oluşturuyor.
Oldukça ihtişamlı olan saate bakarken hayran oluyorsunuz açıkçası. Üstelik her saat başında, saat kulesinde küçük bir gösteri gerçekleşiyor. Gezerken mutlaka saat başı bir anınızı bu noktaya denk getirmelisiniz.
3 kısımdan oluşan saat kulesindeki ilk kısmı figürler oluşturuyor; ölümü, aç gözlülüğü, sefayı, kibri sembolize eden 4 heykelden oluşurken, ikinci kısmında ise zamanı ve güneş ile ayın hareketlerini gösteren mekanizma oluşturuyor. Saatin 3. en yeni kısmı ise günün tarihi ile birlikte burçları gösteriyor.
Saat kulesinden, şehrin muhteşem manzarasını izlemek için bilet alarak, en üst kata asansörle çıkabiliyorsunuz.
Seyahatlerin vazgeçilmezi olan küçük anılar biriktirmektir. Saat kulesinin hemen arka tarafında kendinize anı olarak, sevdiklerinize de hediye olarak alabileceğiniz birçok hediyelik eşya satan stant bulunuyor.
Aynı zamanda kulenin arka tarafında sokak lezzetlerini deneyebileceğiniz birçok büfede bulunuyor.
4-) PRAG KALESİ
Bu kaleye gitmek için epeyce bir merdiven çıkmaya hazırlıklı olmanız gerek. Yorucu ama yorgunluğa değer bir kale.
İçerisinde tarihi saraylar, askeri yapılar, bahçeler, dini yapılar barındıran geniş arazisi sayesinde dünyanın en büyük kalelerinden biri olarak anılan Prag Kalesi, Premysl Hanedanı tarafından 9. yüzyılda inşa ettirilmiş.
Geçmişte Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’nun yönetim merkezi olarak kullanılan gösterişli yapının bir bölümü, günümüzde Çekya Cumhurbaşkanı’na tahsis edilmiş .Bu nedenle ziyaretçiler güvenlik kontrolünden geçerek giriş yapabiliyor. Bu konuda çok hassasar, kalenin etrafında fazlaca güvenlik görevlisi yer alıyor.
Kaleye etrafında çok güzel bir şehir manzarası sizi bekliyor olacak.
5-) AZİZ VİTUS KATEDRALİ
Avrupa'da ki genel ihtişamlı katedral örneklerinden bir tanesi de Aziz Vitus Katedrali. Ülke yönetimini devralan kral ve kraliçelerin taç giyme törenlerine sahne olan Aziz Vitus Katedrali, 1344 yılında inşa edilmeye başlanmış. Kraliyet mezarlarının bulunduğu katedralin dışı kadar iç yapısı da oldukça ihtişamlı ve kesinlikle görülmeye değer.
6-) CHARLES KÖPRÜSÜ
Vltava nehri üzerinde birçok köprü bulunuyor. Ama içlerinden en çok görülmeyi hak eden kesinlikle Charles Köprüsü. Eski Kent meydanından Prag kalesine gitmek için kullanabileceğiniz yol üzerinde yer alan 516 metre uzunluğundaki Charles Köprüsü, mimari ayrıntıları sayesinde sizi büyüleyerek , şehri geniş alanda görebilmenize olanak sağlıyor.
1342’de yaşanan sel felaketi sırasında ağır hasar gören Judith Köprüsü’nün yerine , IV. Charles’ın emriyle 1357-1402 yılları arasında inşa edilmiş. Charles ismiyle 1870 li yıllarda anılmaya başlayan köprünün her iki yakasında da savunma amaçlı ihtişamlı iki kule yer alıyor.
Köprünün mimari yapısı oldukça ilgi çekici , köprünün üzerinde Hz İsa’nın yanı sıra aziz ve azizelerin betimlendiği 30 tane heykel yer alıyor.
İçlerinde en büyük ilgiyi Nepomuklu Aziz John’u tasvir eden heykel çekiyor. Heykelin hemen altında her turistin dokunduğu köpek ve kadın kabartmaları bulunuyor. Bu kabartmalara dokunduğunuzda dileklerinizin gerçekleşeceğine ve Prag’a yeniden geleceğinize inanılıyor.
Köprü üzerinde ki heykellerden özellikle Türklerin en çok ilgisini çeken ise Osmanlı heykeli. Heykel Hristiyanlara ; eğer Hristiyanlar olarak birbirinize destek olmazsanız Türkler sizi esir alır, zindana kapatır mesajı veriyor. Heykelde 2 aziz 3 tane zindana atılmış Hristiyan bulunuyor, zindanın kapısında ise esirleri satmak için bekleyen bir Osmanlı beyi ve bir de köpek bulunuyor.
Özellikle size çoğu Prag karesinde gördüğünüz ördek ve kuğularla dolu, Charles köprüsünü en iyi fotograflayacağınız alandan bahsetmek istiyorum, Charles köprüsünden kaleye doğru giderken göreceğiniz parktan, Vltava nehirine doğru ilerlediğinizde karşınıza çıkacak. Kuğu ve ördekler insanlara o kadar alışmışlar ki evcilleşmişler. Yanınızda yiyebilecekleri bir şeyler taşırsanız, fotoğraflarınızı daha da güzelleştirebilirler :)
7-) Wenceslas Meydanı (Vaclav Meydanı)
Şu anki görünümüne 19. yüzyılda ulaşan Wenceslas Meydanı, etrafını saran alışveriş yapabileceğiniz birçok lüks mağazaları, restoranları (Türk restoranları bulabilirsiniz) ve eğlence mekânları sayesinde günümüzde Prag’ın en popüler yerleri arasında . Sürekli kalabalık olan meydanı sadece akşam saatlerinde boş yakalayabiliyorsunuz.
Orta Çağ’da at pazarlığına ev sahipliği yapan meydan, önemli pek çok politik olayların yanı sıra birçok gösteriye, kutlamalara etkinliklere ev sahipliği yapmış.
Alanın çevresinde görülmeye değer yapılar arasında Ulusal Müze ve Fransisken Bahçeleri yer alıyor. Adını aldığı Aziz Vaclav’ın 1912 yılında dikilen at üzerinde bulunduğu heykeli başta olmak üzere irili ufaklı pek çok sayıda sanat eserini de meydanı ziyaret ettiğinizde görebilirsiniz.
8-) PRAG ULUSAL MÜZE
Wenceslas Meydanı'nda bulunan müze, Josef Schulz tarafından 1880'li yıllarda yapılmış. Tarihi binada ülkenin kültürel, sanatsal, bilimsel geçmişi hakkında detaylı koleksiyonlar bulunduruyor. Prag'ta geniş zamanınız var ise ülke hakkında daha detaylı bilgiler edinebilmek için görülmeye değer.
9-) DANS EDEN EV
Vltava Nehri kıyısında yer alan Dans Eden Ev , 1945 yılında Amerikan ordusu tarafından gerçekleştirilen hava saldırısı sırasında yıkılan eski bir binanın yerine 1992-1996 yılları arasında Frank Gehry tarafından inşa edilmiş.
Kendine özgün tasarımı ile postmodernizm akımının en iyi örneklerinden olan evin dış yüzeyinde cam ağırlıklı kısmı kadını, beton ağırlıklı kısmı ise erkeği temsil ediyor. Dans eden çifti andıran bu figürlere Hollywood'un Ünlü dans çifti Fred ve Ginger’ın isimleri verilmiş.
Evin etrafı artan sosyal medya çılgınlığı (tabi ki bende uydum bu çılgınlığa ) poz veren insanlarla dolu. Yani içinden çok dış yapısının turist çektiğini söyleyebilirim. Ama merak edenler için ev günümüzde otel, sanat galerisi ve restoran olarak faaliyet gösteriyor. Restoranın terası, manzara izlemek için oldukça ideal
10-) JOHN LENNON DUVARI
Duvar şehir için popüler yerlerden biri olsa da açıkçası özellikle görmek için gitmeye değecek bir yer değil. Ama Charles Köprüsü’ne yakın olmasından dolayı gezerken görmek isteyebilirsiniz.
Fransız Büyükelçiliği’nin çaprazında yer alan meydana bakan duvar, 1980’de John Lennon (Beatles gitaristi) öldürülmesinin ardından Praglı gençler tarafından yapılan John Lennon resmi ile ünlenmiştir. Zaman içerisinde polislerin silmesi gençlerin yeniden duvara yazılar yazması derken yeni halini almıştır. Sürekli yapılan resimler ve grafitilerle dolan duvarda John Lennon'ın sadece gözleri kalmış.
11-) PETRİN TEPESİ
Güzel Prag manzarasını izleyebileceğiniz çok fazla park ve seyir terasları bulunuyor. Ama kuşkusuz bunlardan en özeli Petrin Tepesi. Deniz seviyesinden 300 metre yükseklikte bulunan tepe 15. yüzyılda üzüm bağları ile ünlüyken 1825 yılında halka açık bir alan haline dönüştürülmüştür. Ayrıca yürüyüş yapabileceğiniz güzel bir alana sahip.
12-)KLEMENTİNUM
Kitap kurtları buraya. Dünyanın en güzel kütüphanelerinden birini görmek istiyorsanız Klementinum'a bolca zaman ayırmalısınız.
İmparator I. Ferdinand’ın Prag’a davet ettiği Cizvitler tarafından kurulan manastır. Aziz Klement’e adanmış ve uzun yıllar bu şekilde kullanılmıştır.
Günümüzde ise Prag Üniversitesi ile Ulusal Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır.
Kütüphaneye giriş ücretli ve çok sıra beklemeniz gerekebilir.
13-) FRANZ KAFKA MÜZESİ
Franz Kafka'nın doğduğu ve hayatının bir dönemini geçirdiği Prag’da bulunan müzede, Kafka’ya ait fotoğraflar, Kafka’nın el yazısı ile yazılmış günlükler, mektupları, kısaca Kafka’nın hayatı ile ilgili birçok esere rastlayabilirsiniz. Müze içerisinde fotoğraf çekmek yasak.
Asıl ilgi çeken ise müzenin önünde 2 tane işeyen adam heykeli bulunmakta ve resimde de dikkat ederseniz üzerlerinde bulunduğu alan Çek Cumhuriyet'i haritası. Söylenenlere göre Franz Kafka Prag'ı sevmiyormuş. O yüzden böyle bir heykel müzenin önüne yerleştirilmiş.
Prag'ta Franz Kafka'nın doğduğu evi ve gittiği birçok cafeyi de bulabilirsiniz.
YEMEDEN DÖNMEMELİSİNİZ...
Tabi ki önerim trdelnik; şekerli hamurdan hazırlanan tatlının içine krema üzerine de çikolata, çilek,böğürtlen gibi birçok seçenek ekletebiliyorsunuz. Prag'ta hemen hemen her yerde bulabilirsiniz fiyatları oldukça uygun olan bu lezzeti denemeden dönmemelisiniz.
YAPMADAN DÖNMEMELİSİNİZ...
Prag'ın güzel ara sokaklarında kaybolmayı unutmayın Pastel renkli evleri sizi hayran bırakacak..