Şu sıralarda tekne kiralayıp denize çıkmak isteyen okurlardan çok sayıda rota önerisi istekleri geliyor. Geçen yıl bir arkadaşıma balayı için önerdiğim rotanın değişik bir versiyonunu hazırladım
ORHANİYE’DE FANARİ: Teknenizi hemen marinanın yanındaki Fanari’nin iskelesine bağlayabilir,
burada Ege mutfağının tadına bakabilirsiniz.
ORHANİYE’DE MISTRAL: Ege mutfağını tercih etmeyenler Fanari’nin yanı başındaki Tayland
mutfağı servis eden Mistral’i deneyebilir.
Tekne sahipleri nereye gideceklerini çok iyi biliyorlar. Ancak son yıllarda tekne kiralayıp denize açılanlarda ciddi bir artış var. Bu mevsimde tekne kiralayıp denize çıkmak isteyen okurlardan, rota önerisi isteyenler çoğaldı.
Özellikle geçtiğimiz yıl ikinci evliliğini yapan bir arkadaşım için önerdiğim balayı rotası çok tutmuştu. O yazıyı hatırlatıp yeni öneriler isteniyordu ki aynı arkadaşım bir kez daha telefon etti. Bu yıl da evlilik yıldönümlerinde yeni bir rota önermemi istediler. Geçtiğimiz yıl Bodrum’dan çıkıp Hisarönü Körfezi’ni dolaşıp tekneyi Orhaniye’de teslim etmişlerdi.
Bu kez Marmaris’ten tekne kiralayacaklarmış...
Güneye doğru Göcek rotası mı yoksa Kuzeye doğru Bodrum rotası mı diye sordum... Güney fazla sıcak olur, Bodrum’a doğru yükselmek istediler. Eylül sonunda da, Marmaris’ten Fethiye’ye doğru gitmek istediklerini söylediler.
Yeni evli oldukları için teknede akşam yemeği de yapmak istemiyormuş. O yüzden akşamları dışarıda yenecek şekilde rota istediler... Ben de, “Önerdiğim restoranlarda gayet güzel yemekler yiyebilirsiniz. Ancak her birinin farklı bir fiyat politikası var. Hesap çoktu ya da normaldi gibi yorumlar istemem” diye peşin peşin uyardım.
KUMLUBUKÜ HOLLANDALI AHMET: Kıyılarımızın en iddialı restoranlarından biridir. Avrupa Jet sosyetesinin uğrak yeridir.
Marmaris’ten çıktıktan sonra Kumlubük’teki Hollandalı Ahmet en iddialı restoranlardan…
Tekneyi Marmaris’te cumartesi öğle saatlerinde teslim alacaklar, cuma akşamüstü de Bodrum Turgutreis’te teslim edecekler. Kumanya alışverişinden sonra ilk gün çok uzun da bir yol yapmak istemediklerini söylediler. Bu durumda cumartesi günü öğle saatlerinde hemen Marmaris Körfezi’nin çıkışında yer alan Kumlubükü’nde Hollandalı Ahmet’in yerini önerdim. Yaklaşık bir saatlik yoldan sonra Kumlubükü’nde iskeleye tonozla bağlanılır. Elektik ve su vardır. Sahilde duş ve tuvalet de mevcuttur. Ege kıyılarımızdaki en iddialı restoranların ilk sıralarında gelir. Akdeniz, Çin ve Fransız mutfağının güzel örneklerini bulabilirsiniz. Burada azar azar tadım menüsü almanızı öneririm. Tempura ve bira soslu laos balığı mutlaka denenmeli...
BOZBURUN ADA BOĞAZI: Burada yüzmenin tadına doyum olmaz.
BOZBURUN YAT KULÜP: Günbatımı muhteşemdir. Zeynep Dirvana hanımın yemeklerinin tadı damağınızda kalır.
Selimiye’de güzel yemek yiyebileceğiniz yer çoktur. Girit bu restoranlardan biridir…
Pazar günü erken saatte yola çıkılır. Hedef Bozburun’dur. Dört saate yakın bir seyirden sonra Bozburun girişinde Ada Boğazı’nda demirlenir. Bol bol denize girilir. Akşamüstü saatlerinde demir alınır ve efsane yelkencilerimizden merhum Dr. Süleyman Dirvana’nın eşi Zeynep Dirvana ile oğlu Edhem Dirvana’nın işlettiği Bozburun Yat Kulübü’nün iskelesinde demir atılarak bağlanılır. Tesisin biraz yukarısındaki terasta güneşi uğurlarken aperatif içilir, akşam da iskelede yemeğe geçilir. Zeynep Dirvana hanımın yaptığı yemeklerin hepsi lezzetlidir. Özellikle, patlıcan ve kabağa sarılı jumbo karidesleri ısrarla isteyin. Kahvaltıyı da tekne yerine burada yapmanızı öneririm.
Bozburun’a gelmeden bir başka güzel alternatif de Söğüt’te Denizkızı restorandır. Ancak arkadaşlarım bir sene önce burada geceledikleri için farklı yer görmek istediklerini belirttiler. Esasında zaman olduğu takdirde, Söğüt’te bir gece, Bozburun’da bir gece kalmak daha doğru olur.
Pazartesi günü Bozburun’dan çıkılır ve yaklaşık bir saatlik yoldan sonra Dirsekbükü’ne gelinir. Burada sahildeki iskeleye değil de koyun güneyine doğru demir atılır. Denize girilir öğle yemeği teknede yenir. Ya da eğer arzu edilirse öğle yemeği için kıyıdaki restorana çıkılır. Akşamüstüne doğru demir alınıp Selimiye’ye doğru hareket edilir. Esasında burada da bir gece kalmak iyi fikirdir ancak geçtiğimiz yıl burada geceleme yapmışlardı. Pazartesi akşamı Selimiye’ye geçilir. Burada Sardunya, Girit, Mavi Beyaz, Aqua, bu sene açılan Admiralty Otel’in iskelesi ve önündeki Rakıvarium restoranlarda güzel lezzetler tadabilirsiniz. Selimiye için başlı başına birkaç sayfa yazı yazsam yeridir. Şimdilik kısaca bahsedip geçiyorum.
BENCİK: Bir fiyord gibi içeri girer ve küçük küçük koylardan oluşur. Burada kendinizi doğanın kucağında hissedersiniz.
Selimiye’nin sunduğu lokanta seçeneklerinden biri de Sardunya…
Salı günü Bencik’e gidilir. Burada restoran yoktur.
Bir fiyord gibi içeri giren koyda içe içe geçmiş çok sayıda küçük koylar vardır. Burada boş bulunan koya demir atılır, yüzme molası verilir. Eğer ortam iyi olursa artık o akşam teknede ne pişerse yenir. Ancak iyi bir yemek yenmek istenirse Orhaniye’ye gidilir. Hemen marinanın yanındaki Fanari Restoran’ın iskelesine bağlanır. İster Fanari’de Ege mezeleri yenir isterseniz hemen yanı başındaki Mistral’de Tayland mutfağı ya da modern mutfak denenir. Her ikisi de lezzetlidir.
Palamutbükü adasında yüzülür ve limandaki lokantalara gidilir. Tercihim Merhaba
Çarşamba günü Hisarönünü Körfezi’nin kuzeyine doğru Hayıtbükü’ne çıkılır. Burası hafta sonları çok kalabalık olur. Hafta sonu hariç her zaman iyidir. Muhtarlığın işlettiği iskelenin arkasında gözlemeci, büfe ve iki adet de lokanta vardır. Denizi sakindir.
Perşembe günü Palamutbükü’ne doğru dümen tutulur. Palamutbükü adasında yüzme molası verilir. Akşamüstü saatlerinde Palamutbükü limanına girilir. Burada sahilde lokantalar sıralanır. Hepsi iyidir. Biz, Knidos Fenercisi’nin oğlu Altan ve eşinin işlettiği Merhaba Lokantası’nı tercih ederiz. Akşam ya da sabah sahilde bir yürüyüş yapmak iyi gelir.
Cuma sabahı, vakitlice Bodrum’a doğru yelken basılır. Turgutreis’e gelmeden önce Akyarlar’da demir atılır. Teknede kalan son kumanyalardan öğle yemeği yenir ve denize girilir. Akşamüstü saatlerinde de Marina’ya yanaşılır.
Yemekler dışarıda yenecekse, benim önereceğim bir haftalık ideal Marmaris Bodrum rotası budur...
Çeşme’de Jeanneau günleri
Fransız Jeanneau yelkenli yatların Türkiye distiribütörlüğünü yürüten Top Leisure firması, Çeşme Marina’da Jeanneau tanıtım haftası düzenledi. 11 metreden
16 metreye kadar Jeanneau yelkenliler denizseverler tarafından yakından incelendi ve denizde test seyirleri yapıldı. Top Leisure firması, Yönetim Kurulu Başkanı İskender Akbaş, bundan böyle her yıl farklı bir limanda Jeanneau haftası düzenleyeceklerini söyledi. Yelken performansı ve özellikle son iki yıldır yeni çizgisiyle geliştirdiği konforla ön plana çıkan Jeanneau, Türkiye piyasasında da ciddi bir atak yaptı. Geçtiğimiz yıl Jeannaeu Türkiye, tüm dünyada en çok satış yapan en başarılı distiribütör oldu.
KAPTANIN MUTFAĞINDAN
Ahtapot salata
Yarışların sonuçlarını beklerken, içimden geldi, oradaki dostlara Sadun Boro’dan öğrendiğim ahtapot salatası yapayım dedim. Daha önce tarifini vermiştim ama tekrarında fayda var. D Marin Yacht Kulübün mutfağına girdim. Önceden dövülmüş ahtapotları hiç su, sirke, şarap vs. koymadan, sadece kimyonla ağzı kapalı tencerede kısık ateşte bir saat kadar pişirdim. Vantuzlarını üzerinde bırakacak şekilde doğradım. Sonra ayrı bir kapta biraz limon ile hardalı erittim. Üzerine zeytinyağı ve çekilmiş karabiber koydum. Son alarak da ahtapotun pişerken saldığı sudan iki üç kepçe sosa ilave ettim. Üzerine de ince kıyılmış maydanoz serptim. Tadına bakan herkes bayıldı…