Menderes Özel

Menderes Özel

menderes.ozel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir grup genç Türk girişimci ve Milliyet’i, Silikon Vadisi’yle yarışan teknoloji ekosistemini tanıtmak için davet eden İsrail, girişim vizesi vermeye hazırlandığını duyurdu

İsrail’in Tel Aviv kentinde mayısın son günlerinde düzenlenen MIXiii Inovasyon Konferansı’nın Türkiye-İsrail arasında ‘Mavi Marmara’dan bu yana egemen olan siyasal iklime tezat bir grup ziyaretçisi de vardı. İsrail Dışişleri Bakanlığı, 7 genç Türk girişimciyi, ülkenin nasıl bir teknoloji ülkesi olduğunu göstermek ve başarılı İsrailli girişimcilerle bir araya getirmek üzere davet etmişti.
İhracatının yüzde 50’si teknoloji olan İsrail’in bu alanda ihracat kapılarından MIXiii’yi Türkiye’den davetli izleyen tek gazete Milliyet’ti. 4 gün MIXiii’deki etkinliklerin yanı sıra İsrail’in önemli teknoloji girişimlerinde, siber güvenlik kuruluşlarında incelemelerde bulundum.

Haberin Devamı

İsrail’den  girişimci vizesi


Dünyada 2. sırada
Yalnızca Tel Aviv’de 1200 yüksek teknoloji şirketi faaliyet gösteriyor. Tel Aviv, Silikon Vadisi’nden sonra dünyanın iki numaralı teknoloji ekosistemi. Girişimler bu sayede birbirleriyle kolayca etkileşime girebiliyor.
Silikon Vadisi’ndeki iş gücünün yarısı Amerikalı, yarısıysa yabancı. Tel Aviv’de bu sektörde çalışanların yüzde 98’i İsrailli. Nedeni ülkenin sıkı göçmenlik yasası ve vize politikası. Ama artık ekosistemi geliştirmenin yollarından birinin en iyi girişimcileri, en iyi programcı ve tasarımcıları Tel Aviv’e davet ederek, girişimlerini İsrail’e taşımalarını sağlamak olduğunu düşünüyorlar.

Yeni nesil kütüphane
Üç yıldan bu yana İsrail Ekonomi Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı özel bir girişimci vizesi üzerinde çalışıyor. Tel Aviv Belediyesi’nden Mira Marcus’un verdiği bilgiye göre, projesi kabul gören girişimciye Tel Aviv’deki teknoloji ekosisteminden yararlanabilmesini sağlamak için oturma/çalışma izni de içeren 6 aylık vize verecek. Vize 2014 sonunda başvurulara hazır hale gelecek.
Kütüphanelerin kaderi aynı; kimse gitmiyor. Tel Aviv’deki halk kütüphanesiyse artık girişimcilerin projelerini birlikte geliştirdikleri bir kuluçka makinesi işlevi görüyor. 2-4 kişi arasındaki gruplar Kütüphane’ye projeleriyle başvuruyor. Kabul edilen girişimlere alan, kahve ve internet imkanı sunan Kütüphane, bu sayede onların birbiriyle temas ve rekabet etmelerini sağlıyor. Bir tür mikro Silikon Vadisi yani. 6 ay sonra Kütüphane kapısını yeni girişimlere açıyor. Kütüphane’de kuluçkaya yatan Asaf bir güvenlik uygulaması geliştirmiş. Evdeki her hareketi algılayan cep telefonu kamerası, hırsız alarmı işlevi görüyor. SalientEye Google Play’de 45 bin kez indirilmiş; notu 5 üzerinden 4.5.

Haberin Devamı

Girişimin 3 unsuru

İsrail’de girişim ekosisteminin üç asli unsuru var. Bunlar;
* İsrail’de 18 yaşından itibaren erkekler için üç, kadınlar için iki yıl zorunlu askerlik hizmeti sırasında, gençler teknik yeteneklerini geliştiriyor. Farklı alanlardan değişik insanlarla tanışarak etkileşime geçiyor. Askerde kurulan arkadaşlıklar sayesinde, iş hayatında da birçok kapı açılabiliyor. Genç yaşta komutanlık sorumluluk ve kendine güven duygusunu güçlendiriyor. Dijital reklam konusunda uzman 300 milyon dolarlık Algomizer şirketinin kurucusu Noam Band de, askerdeyken komutanının talebi üzerine yazdığı bir yazılımın tüm İsrail ordusunda kullanıldığını söyledi.
* Başarısızlık bir başarısızlık olarak kabul edilmiyor. Aksine bir sonraki girişim için adım görülüyor.
* İsrail halkının sorunlu bir bölgede hayatta kalabilmek için sürekli yenilikçi, girişimci olması gerekiyor. Bu onların DNA’sına işleyen bir girişimcilik unsuru.

Haberin Devamı

Harikalar yaratan insanların ülkesi

İsrail, Türkiye Sosyal Sorumluluk Derneği Başkanı Serdar Dinler (ortada) liderliğinde Türk internet girişimcilerini davet ederek, ülkedeki yeni girişimlerle etkileşime girmesini sağladı. Girişimcilerden Ekim Nazım Kaya (sağdan üçüncü) İsrail’i küçücük bir alanda harikalar yaratan insanların ülkesi diye tanımladı.

Ticaret artıyor

İsrail-Türkiye arasındaki ticaret hacmi, istikrarlı şekilde büyüyor. İsrail Türkiye’ye 2013’te 2.5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirirken, Türkiye’nin ihracatı otomotiv, makine, demir ve tekstil ürünleriyle 2.3 milyar dolar. Türk kuruluşlarının 2013’te İsrail’e yaptığı yatırım 36.7 milyon dolarken, İsrail’in yatırım miktarı yalnızca 4 milyon dolar. THY’nin, Tel Aviv’e günde 4 seferle, Ortadoğu’da en çok uçtuğu ülkenin İsrail olduğunu da hatırlatalım.

Bir ICQ vardı

Çok uzun bir dönem internette en popüler muhabbet ve yakınlaşma aracı işlevi gören ICQ’nun bir İsrail şirketi olduğunu öğrenenler o dönem şaşırmıştı. Bilgisayarda mesajlaşma aparatı ICQ daha sonra Rus şirketi oldu.
Bugün İsrail’de ondan aşağı kalmayacak, dünyada popüler onlarca internet girişimi var. Kuruluş aşamasında yüzde 100 yerli bu girişimlerde resmi dil, tüm yazışmalar İngilizce. Çünkü dünyayla iş yapıyorlar.
Birkaçı şunlar;
Waze: 1.5 yıldır İsraillilere “yol gösteren” Waze’in dünyada da yaklaşık 50 milyon kullanıcısı var. GPS tabanlı navigasyon uygulamasında sürücüler trafiği gerçek zamanlı şekilde sisteme aktarıyor. Geçen yıl Google, 1.3 milyar dolara satın aldıktan sonra anlaşma gereği Waze’in 100 çalışanının her birine 1.2 milyon dolar ödeme yapmıştı.
WIX: 6 yaşındaki Wix, teknoloji altyapısı zayıf olanların bile internet sitesi yapabilmesini sağlayan bir uygulama. Temel paketi ücretsiz Wix’in, e-ticarete izin veren en ileri paketi yıllık 200 dolar. Göz atmanızı tavsiye ederim.
GetTaxI: Tel Aviv’de en yaygın taksi çağırma uygulamasının Londra ve New York versiyonları da çıktı. Ödemeyi de cep telefonundan, uygulama üzerinden yapıyorsunuz.
IronSource: Son kullanıcı çapında popüler bir isim olmayan IronSource, yazılımları bilgisayarlarımıza yükleyen InstallCore programının üreticisi. Internetten bir program indirdiyseniz büyük olasılık onunla bilgisayarınıza yüklersiniz. Şirketin Tel Aviv’deki merkezi, program yükleme sırasındaki gibi sakin;
MyHerItage.com: Dünyada 72 milyon kullanıcısı olan başarılı soyağacı sitesi. 27 milyon soyağacında 1.5 milyar isim var. Geçen yıllarda irili ufaklı bazı soyağacı sitesini bünyesine katan site her gün büyüyor.
WIshI: Gerçek giysilerinizin tek tek fotoğraflarını çekip sisteme yüklüyorsunuz. Wishi’deki arkadaşlarınızdan sizi giydirmesini istiyorsunuz. Kıyafetlerinizi beğenmezlerse size yeni giysiler alabileceğiniz alternatifleri öneriyorlar. JVP’nin ortaklığındaki Wishi, geçen yıl emekleme dönemini başarıyla atlatmış görünüyor.
MoblI: Birçok ünlü kıllanıcısı da olan 6.5 milyon üyeli Mobli, instagram’ın bir alternatifi. Uygulama konser veya herhangi bir etkinlikte bulunan kişilerin fotoğraflarını görmenizi sağlıyor. Böylece olaya birçok açıdan tanık olabiliyorsunuz. Leonardo DiCaprio, şirketin 4 milyon dolarlık hissesine sahip.

Türkiye’deki kimlik hırsızlığı

greenSQL’a göre, Aralık 2013’te YSK veritabanındaki 54 milyon seçmenin kimlik bilgisinin çalınması, son yılların
en büyük veri hırsızlıklarından biri

İsrail’de yeni girişimlere sermaye sağlayan JVP (Kudüs Girişim Ortakları-Jerusalem Venture Partners), bugün alanında dünyanın en iyilerinden; şirket yalnızca yüksek teknoloji girişimlere ortak oluyor. Beer Sheva’daki JVP’nin kuluçka makinesi Siber Laboratuvar, Ben Gurion Üniversitesi ve İsrail ordusundan unsurlarla bir ekosistem kurmuş. Bu yaşamdan aynı binada tezgah açan Lockheed Martin gibi bir havacılık devi de faydalanıyor. JVP’nin sermaye ortağı olduğu girişimcilerin yüzde 14’ü hacker; Yüzde 29’uysa ordu kökenli.
FBI verilerine göre, organize veri hırsızlığı, uyuşturucu trafiğinden daha büyük bir suç endüstrisi. Siber saldırıların çoğu, veritabanındaki bilgileri çalmak, değiştirmek, silmek amacıyla düzenleniyor. Veritabanı uzmanı siber güvenlik şirketi greenSQL’nun hazırladığı grafikte, Aralık 2013’te YSK’nın veritabanından 54 milyon Türkiye vatandaşının kimlik bilgilerinin çalınması olayı son iki yılın en büyük veritabanı hırsızlıklarından biri olarak gösteriliyor. Zamanında araştırma şirketi Konda’nın dile getirdiği bu iddianın seçim sürecindeki Türkiye’de yankılanmamış olması da ilginç.
Sadece bir yıl önce kurulmasına rağmen General Electric gibi bir deve siber güvenlik çözümleri sunan ThetaRay’in CEO’su Mark Gazit Suudi petrol şirketi Aramco’ya İranlı hacker’ların Shamoon virüsüyle yaptığı saldırıya dikkat çekti. Bu siber casuslık örneğinde şirketin 30 bin bilgisayarında sabit diskler silinmiş; Aramco’nun ana bilgisayar ağı bir hafta iptal olmuştu.
İran ve Rusya’daki nükleer tesislere bulaşan Stuxnet virüsüyse, tam 2 yıl hissedilmeden çalışmayı başardı. Bu zamanda İran’ın nükleer santrifüjlerinin 5’te 1’i tahrip olmuştu.

Bilgiler ruslarda mı?

Araştırma şirketi KONDA’nın Genel Müdürü Bekir Ağırdır geçen aralık ayında, Yüksek Seçim Kurulu’nun partilere seçmen listelerini seçmen listelerini dağıttığını, şeffaflık adına yapılan bu uygulamanın güvenlik açısından sağlıklı olmadığını söylemişti. Ağırdır, hacker’ların bilgisayar sisteminde virüs koruma programı olmayan bir partiden iki saat içinde tüm seçmen kayıtlarını indirdiğini, bu kayıtların rus hacker’ların eline geçtiğini öne sürmüştü.