Hafta sonu sahaflarda gezinirken sararmış yığınlar arasında bir kitap ilişti gözümüze:
"Meşhur Adamların Meçhul Tarafları..."      1964 basımı kitapta hikaye edilen meşhur adamlardan biri de...
P.T. Barnum... Amerikan tarihinin en büyük sahtekarıymış.. Bununla da öğünürmüş... Ne herzeler mi çevirmiş?.. Efendim, bir keresinde
"kiraz renkli" bir kedi sahibi olduÄŸunu ilan etmiÅŸ...
"İnanmıyorsanız gelin görün!" diye ortalığı iyice kızıştırdıktan sonra kediyi görmeye gelenleri sıraya dizmiş, üçer - beşer para toplamış.. Perdeyi, hasılatı tümüyle tahsil ettikten sonra kaldırmış... O da ne!.. Bir uyuz kara kedi...
      Protestolar yükselirken
Barnum gülüyormuş:
     Â
- Severek yediğiniz kimi kiraz türleri de vardır ki, siyahtır!..      Bir defasında da
"Kuyruğu yerinde kafası, kafasının yerinde de kuyruğu olan bir atım var!" diye ilan vermiş.. Bu hilkat garibesini görmeye koşanlar 25'er senti bastırdıktan sonra ne görseler iyi?.. Sıradan bir at... Lakin...
Barnum, atı ahırda
"kuyruğu yemliğin içine girecek şekilde!" ters bağlamış... İtiraz edenlere de fırça atmış:
     Â
- Ne bağırıyorsunuz! "Kafasının yerinde kuyruğu var"
demedik mi! Yalan mı söylemişiz!?..
     ÂDevlet arpalıklarından yemlenmeyi adet edinmiÅŸ bizim hortumcu sahtekarların yanında
"ABD tarihinin en büyük sahtekarı" ne de sevimli kalıyor... Değil mi?..
Vergi haftası
      Bu hafta Vergi Haftası... Ankara Valisi
Yahya Gür yaptığı açıklamada Vergi Haftası'nda hedef kitlenin çocuklar ve gençler olduğunu açıkladı. Öğrencilere vergi daireleri gezdirilecek, vergi ile ilgili sloganların yer aldığı armağanlar dağıtılacakmış. Bu arada Maliye - Milli Eğitim işbirliği ile okullarda
"vergi" konulu resim ve şiir yarışmaları düzenlenmiş.
      Uygulama çok isabetli... Kim akıl ettiyse bin yaşasın... Biliyorsunuz ülkemizde en çok vergiyi çocuklar ve gençler kaçırır. Onları vergi konusunda terbiye etmek o yüzden çok önemli... Peki vurguncu, talancı, banka batırıcılar ne olacak, diye sorarsanız... Efendim, onlar zaten sürekli yarışıyor... Vergi kaçırma yarışmasına katılıyorlar. Vergi ahlakı konusunda onları yarışmaya sokmak hem ahlaklarını bozar hem motivasyonlarını... O yüzden bir şey yapmış görünmek için çocuklara vergi kaçakçısı muamelesi yapmak zorunlu oluyor.
      *
"Amerikan Güzeli" beÅŸ Oscar almış... Eee, sırada "Çankaya Güzeli"nin 5 + 5 Oscar alması!..     Â
Cihan DemirciKutlama
      Osmanlı'nın 700'üncü kuruluş yıldönümü kutlamasına dış ülkelerden ilgi olmadığı için tören erteleniyormuş. Demek ki, dış ülkeler Osmanlı'nın 70 yıl önce çöktüğünü ve yerine Cumhuriyet'in kurulduğunu duydular. Ya da kendileri lağvettikleri imparatorlukları özlemedikleri için buna pek anlam veremediler. Neyse.. Kader utansın...
Kanaryalı espri
      Fenerliler mutluluktan uçuyor.
Hasan AÄŸabey'in
(Pulur) günlük futbol sohbetlerinde dört yıldır gülmeyen yüzü ilk kez gülüyor. O mutlulukla bize haber uçuruyor...
Murat Mert adlı bir tekstilci 500 adet Fenerbahçe tişörtü hazırlamış... Bu haftaki Antalya maçı öncesi taraftarlara dağıtacakmış. Sarı lacivert tişörtlerin üzerinde şu sözler yer alacakmış:
     Â
"Aslan terbiyecisi"      Espri güzel. Mutluluk bir ihtiyaç.
      *
Milli takım oyuncuları verilmeyen Jeep'ler yüzünden ayaÄŸa kalkmış...     Â
5+5 sorunundan sonra ÅŸimdi de 4x4 sorunu...     Â
Mine KılıçDumanlı lobi...
      Avrupa'dan en az 10 yıl ileri olduğumuz belki de tek alan, tek uygulama.. 1996 yılında çıkan
"Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Yasa..."      Her ne şekilde olursa olsun sigara reklamını ve 18 yaşından küçüklere sigara satışını yasaklayan bizim yasanın bir benzerini
"uluslararası sözleşme" haline getirip tüm devletlere imzalatmak için Dünya Sağlık Örgütü bir yıldır uğraşıyor... Nihayet olgunlaşmaya başlayan
"Uluslararası Tütün Kontrolu Çerçeve Anlaşma" metnine son şekli vermek için 140 ülkenin hükümet temsilcileri Cenevre'de üç gündür çalışıyor...
      Toplantıya
"Uluslararası Akciğer Hastalıkları ve Tüberküloz Birliği Genel Sekreteri" sıfatıyla katılan Profesör
Elif Dağlı, sıcağı sıcağına gelişmeleri aktarıyor:
      - Dünya Sağlık Örgütü, tarihinde ilk defa bir uluslararası kanun çıkarma hakkını kullanıyor. Maddeler netleştiğinde
"tütün kontrolü" konusunda uluslararası sözleşme değerinde bir metin ortaya çıkacak... Hal böyle olunca sigara lobileri de Cenevre'ye taşınarak delegasyonları
"yakın markaj"a aldı. TEKEL, Maliye, Dış Ticaret Müsteşarlığı ve Sağlık Bakanlığı temsilcilerinden oluşan Türk delegasyonu sıkı markaja maruz heyetlerin başında geliyor... Bizzat delegasyondan öğrendiğim son gelişme: Sigara lobisi, kendileriyle yaptığı görüşmede,
"en çarpıcı" sigara reklamı olan
"Formula" yarışlarını Türkiye'de düzenleyebilmek için TBMM'deki girişimlere hız verdiklerini, bu çerçevede Türkiye'de varolan sigara kanununu kısa süre içinde
"değiştirteceklerini" söylemiş...
     Â
- Peki bizim delegasyonun tavrı?..       - Resmi görüşmelerde çok diplomatik şeyler söylüyorlar. Yüzyüze konuşmalarda ise
"tütün üreticisi" bir ülke olduğumuz için
"Tütün Kontrolü Uluslararası Sözleşmesi"nin aleyhimize olacağını, sözleşmeyi asla kabul etmememiz gerektiğini söylüyorlar.
"Madem Türkiye tütün üreticisi; o zaman yerli tütün üreticisi aleyhine kapıları Marlboro'ya niye ardına kadar açtık?" diye sorduğumuzda da mırın kırın ediyorlar. Anlayacağınız, Avrupa bizim ülkemizde insan sağlığı gözetilerek çıkarılmış bir yasayı
"uluslararası sözleşme" haline getirmeye çalışıyor, bizimkiler başka havalarda...
     Â
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr