Uyanma vakti...
Anayasa teklifi Meclis’te görüşülürken kürsüye gelen AKP Bursa Milletvekili İsmail Aydın, gündeme bomba gibi düşen sözler attı ortaya:
“Anayasa’nın değiştirilemez maddesini kabul etmek mümkün değildir” dedi.
Yani rejimin temeli olan ilk dört madde değiştirilebilir, demek istedi.
Bu sözler MHP’nin bile tepkisine yol açınca Başbakan Binali Yıldırım böyle bir düşüncelerinin olmadığını açıklayarak ortalığı sakinleştirdi.
Bu parodinin arkasındaki gerçeği ise pek kimse dile getirmedi.
Anayasa Mahkemesi’nin eski ve saygın bir üyesi dün bize dedi ki:
- Yapılan tartışma abestir. Anayasa’nın değiştirilemez olan 2. maddesi oradan kaldırılmadan fiilen değiştirilmektedir...
Ne diyor Anayasa 2. madde:
“Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.”
Bir parça hukuktan anlayan herkes Meclis’teki paketle ilgili ne diyor:
- Bu paket demokrasinin sonudur...
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Eski Yargıcı Rıza Türmen, BirGün’de özetliyor:
- Anayasa teklifiyle birlikte, yargı, yürütme yasama, özetle bütün güçler tek elde toplanırsa, bunun adı ya diktatörlüktür ya da mutlak monarşidir.
Bu anayasa kabul edildiği takdirde ‘hayır’ diyenlerin tümü toplumdan dışlanacak... Ezilenler, Kürtler, Aleviler, laikler, anayasaya hayır diyen herkes yeni kurulan sisteme büsbütün yabancılaşacaktır.
Toplum için uyanmanın vaktidir...
İstikbal Savaşı
Terör, savaş, ekonomik zafiyet, sosyal sefalet, hukuksuzluk doludizgin giderken... AKP harıl harıl yeni anayasa yapma ve temel sorunlara çare olmayacak bir rejimi anayasaya yerleştirmek savaşında. Neden bu acele? Sebep olarak “Efendim amaç fiili durumu hukukileştirmektir” deniyor. Hukukçu Ziya Yergök haklı olarak soruyor:
- Madem bu değişiklik teklifi anayasaya aykırı olarak sürdürüldüğü kabul edilen fiili durumu hukukileştirmek için yapılıyor. O zaman neden hemen yürürlüğe girmiyor da üç yıl daha bekleniyor? Neden üç yıl daha anayasaya aykırı fiili durum sürdürülmek isteniyor?
Yerinde bir soru... Malumunuz (erken seçim olmazsa) yeni paketin Cumhurbaşakanı’nın partili olması ve HSK seçimi dışındaki maddeleri 2019’da yürürlüğe giriyor.
Yergök devam ediyor:
- Bütün bu açık ve yalın gerçekler ortaya koyuyor ki bu anayasa değişikliği ülkenin değil AKP´nin ihtiyacıdır. AKP liderlerinin ileri sürdüğü gibi, bu anayasa girişimi ülke için ikinci bir “İstiklal Savaşı” değil, AKP için bir “İstikbal Savaşı”dır. Ancak ülkeye yaramayacak olan bu adım, AKP´ye de yaramayacaktır....
AYeMe
Kimi iktidar milletvekilleri anayasa görüşmelerinin birinci turunda oylarını göstererek kullanmakla Anayasa’yı açıkça ihlal ettiler. CHP bu konuda Anayasa Mahkemesi’ne gidiyor.
Peki, öyle bir başvuru karşısında AYM’nin tavrı ne olur?
Geçmişe bakarsak... Yıl 2010... Meclis’te yapılan anayasa değişikliği birinci tur görüşmelerinde AKP’li kimi üyeler oylarını açıkta kullanınca CHP AYM’ye başvurmuş.
AYM olumsuz karar vermiş...
O günkü Anayasa Mahkemesi’ne göre iptal için iki koşul gerekiyormuş. Bir; açık kullanılan oyların sonucu etkileyecek sayıda olması... İki; önemli olan birinci değil, ikinci turdaki ihlal...
Bugünkü AYM’den daha farklı bir karar beklemek pek olası görünmüyor.
İktidar “kurduğu sosyal medya takip biriminde” 60 bin kişiyi izliyormuş!
Teröristleri bu ciddiyetle izleseler kim bilir kaç masum vatandaş ölümden kurtulacaktı!
Akif Kökçe
BIYIK
Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek Twitter’da yukardaki fotoğrafı paylaşarak, 1943 yılında İsmet İnönü döneminde Anadolu’da yaşayan bir adamın bıyık ölçüsünün alındığını iddia etti.
Tweet şöyleydi:
“CHP anayasaya bıyık ölçümünü koymak istiyormuş. İsmet atamın yaptığını ben de yaparım, parti geleneği demişsin. Doğru mu Kılıçdaroğlu”
Oysa Melih Gökçek’in yayınladığı resim, “Teyit.Org” adlı web sitesine göre, Nazi Almanyası döneminde insanların Aryan ırktan olup olmadığının tespit edilmesi için uygulanan burun ölçümüydü.
Ülkenin başkentini bu ciddiyette bir adam yönetiyor...
