Profesör
Onur Kumbaracıbaşı'nın Tüpraş'ın özelleştirmeden sonra ikiye bölüneceği konusundaki görüşleri sütumuzda yayınlanmıştı. Özelleştirme İdaresi Başkan'ı
Uğur Bayar, Prof. Kumbaracıbaşı'ya hitaben yazıp bize de bir kopyasını gönderdiği yazıda konuya açıklık getiriyor. Özetle şu görüşleri ifade ediyor:
      Yazıda SPK görüşü olarak ifade edilen belge gizli değildir. Bu görüş 5 sene öncesine aittir. Yıllar önce ve başka bir şirket hakkında yapılan yazışmadır.
      Özelleştirme idaresi geçmiş yıllar içinde hem Tüpraş, hem de Petkim'e dair her türlü özelleştirme stratejisini gözden geçirmiştir. Ancak kamuoyuna defaaatle açıkladığım, çok yakın tarihlerde düzenlenen halka arzla ilgili tüm rafineri toplantılarında söylediğim üzere, Tüpraş'ın şu andaki satış stratejisi çalışanlara ve halka arzdır. Bunun da yalnız ve yalnız tek bir sebebi vardır; o da sermayenin tabana yayılması, çalışanların kendi şirketlerinin geleceğinde söz sahibi ve ortak olması, belki de ilerde yönetimde söz sahibi olabilmeleri, hissedarlar demokrasisinin hayata geçmesidir.
      Bu aşamadan sonraki stratejiler, tamamen bu satışın başarısıyla alakalı olarak belirlenecektir. Yine yakın zamanda ve defaatle ilan ettiğimiz ve Tüpraş'ı kamunun müdahaleci etkisinden çıkarıp özel ticari bir şirket mantığı ile çalışmasını sağlayabilecek "Özerklik Yasasını" perlomentoya sunup yasalaştırabilirsek , -ki bu taslak da hemen hazırdır - muhtemelen bundan sonraki strateji, halka arz edilecek yeni dilimler şeklinde olacaktır.
      ***
      Olimpiyat hazırlığından vazgeçer hale gelmişiz... Bu ülke yapsa yapsa "Çankaya Olimpiyatı" yapar çünkü yarışmacı zaten bir kişi!..
      ***
Ceza masuma
      Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye'yi iki davada daha suçlu buldu.. Dün gazetelerde yer alan habere göre yakınları öldürülen
Mahmut Kaya ve
Cemil Kılıç'a 39.500'er sterlin ( 35'er milyar TL) ceza ödenmesini kararlaştırdı. Bu cezalar toplamının 5 milyar doları bulabileceği yetkili ağızlarca söyleniyor. Kaçamağı da yok. Cezalar her karardan sonra üç ay içinde hak sahibine tıkır tıkır ödeniyor.
      İyi ama nereye kadar? En azından bundan sonrasını kurtarmak elimizde değil mi? Elimizde... Prof.
Bakır Çağlar'ın sık sık anımsattığı gibi.. Bu cezaların bir bölümünü görevde ihmal gösteren ve devletin mahkumiyetine yol açan memurlara ödetirseniz hem adelet yerini bulur, hem insan hakları ihlalleri çok azalır. İşkenceci polisin veya ihmalkar savcının cezasını masum vatandaş niye ödesin? Ama ödüyor. Hem de kamyon yüküyle...
Pahalı fatura..!
      Meslekdaşımız bir iş gezisi için Karadeniz'e gitmişti. Birkaç gündür konakladığı otelden ayrılırken, faturalandıramadığı ufak tefek masraflarını telafi etmek amacıyla resepsiyondaki tipik Karadenizli görevliden ufak bir ricada bulundu:
      -
Faturamı biraz yüksek yazabilir misiniz acaba?       Resepsiyon görevlisi üzgün bir ses tonuyla meslekdaşımızı yanıtladı:
      -
Ah be abiciğim, bunu keşke baştan söyleseydin sana pahalı oda verirdim! Müzede hasar..!
      Milliyet 2000'in manşetiydi önceki gün... Yeni adet olduğu üzre; süreli sergiler için ülkemizden yurtdışına
"taşınan" ve halihazırda ABD'de bulunan Topkapı Hazineleri, daha önce gönderildiği Fransa'dan
"ağır hasarlı!" dönmüş...
      Altın, yakut, zümrüt ve inci kaplı
Şah İsmail'e ait paha biçilmez değerdeki taht, Versailles'daki sergiden ahşap bölümü esnemiş ve kimi paftaları yerinden oynamış vaziyette avdet etmiş..
      O hale gelmiş ki, Amerika'ya gönderilememiş!..
      Arkadaşlarımız
"Tarihi rezalet" diye verdikleri haberde, hasarlı diğer parçaları ve hasar durumunu da bildiriyorlar...
     Â
"Geliyorum" diyen rezaleti bundan 1,5 ay önce bu sütunlarda duyurmuştuk... Şu küçük notu iliştirerek:
      "Bir süre önce Girit'teki bir müzeden yurtdışına üç parça eser gönderilecekti. Giritliler havaalanını kuşatarak eserlerin gönderilmesine engel oldu.
`İsteyen gelir, bu eserleri müzelerimizde görür!' dediler. Müzeleri boşaltıp tarihi eserlerimize el koymaktan sabıkalı ülkelere eser yollamak akıllı işi mi?.. Müzelerimizi görmeye gelecek turistlere saygısızlık edilmiyor mu? Bu eserlerin orijinali orada kalır, kopyası dönerse şaşmaz mıyız?.."
      İşte böyle demiştik. Eserler Fransa'dan hasarlı geldi. Hiç kuşkunuz olmasın eserlerin ABD gezisi de farklı olmayacak. Bu arada kimi eserlerin orijinali mi döner, aslı mı, orası da belli değil. Kendimizi tanıtacağız diye elde kalan üç beş eseri bu şekilde heba edeceğe benzeriz. Çünkü... Biz bize benzeriz.
      ***
      Kişi gülümsemesiyle hakaret edebildiği zaman,
      lider olmayı hak eder.
      Nachman of Bratslav
      ***
Ha vejetaryen...
      Turist rehberi, Ankara Samanpazarı'ndaki antikacı dükkanına bir grup yabancı bayan turist getirmişti. O sırada kıymalı pide yemekte olan dükkan sahibi nezaket göstererek yiyeceğinden bir miktar turistlere ikram etmek isteyince rehber araya girdi:
      -
Çok teşekkür ederiz ama onlar et yemezler.       Dükkan sahibi bu yanıt üzerine, turistlere dönerek yarım yamalak İngilizcesiyle sordu:
      -
Aaa, siz lezbiyen misiniz? Kısaca..
      Amerikan basınından bir kısa bilgi...
      ABD'de idam cezasının maliyeti, bir kişiyi 40 yıl hapiste tutmaktan fazlaymış! Tam 2 milyon 400 bin dolara mal oluyormuş bir kişinin idamı. Yani orada bir adamı asmak beslemekten daha masraflı. Marmaris'in bilgisine...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr