Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Batı dünyasının en büyük sigara tekeli Philip Morris neden Türk gençlerini sigaradan kurtarma ve koruma sevdasına düştü? Neden Milli Eğitim ve Boğaziçi Üniversitesi böyle bir kampanyaya alet oldu?
       Günlerdir konuyu sorguluyoruz. Bugün de yazılarımız üzerine Philip Morris'in Türkiye Genel Müdürü Kürşat Koçdağ'ın gönderdiği açıklamayı aktaralım. Gerekçelerini öğrenelim...
       "...Philip Morris olarak biz, sigara konusunda sağlık çevrelerinin üzerinde büyük çoğunlukla uzlaşma sağladığı noktalara katılıyor ve sigaranın hastalıklara yol açtığını ve bağımlılık yapan bir madde olduğunu reddetmiyoruz.
       18 yaşından küçüklerin sigara içmemeleri konusundaki çabalarımızın en önemli nedeni sigarayla ilgili bu iki noktada genel sağlık çevreleriyle uzlaşma içinde olmamızdır.
       Biz, sigaranın sağlık açısından bir tehlike arzetmesi nedeniyle ancak bilinçli ve bilgili yetişkinler tarafından içilebileceğine inanıyor, bu nedenle de sigara içmenin bir yetişkin tercihi olduğunu savunuyoruz.
       Reşit olmamış gençlerin bu kararı sağlıklı bir şekilde alacağına inanmıyoruz Bu nedenle, gençlerin sigara içmesine ve sigaraya ulaşmasına karşıyız. Bu nedenle 18 yaşından küçüklere sigara satılmasına karşıyız..
       Reşit olmayan gençlerin sigara içmelerini önlemek için "GÜÇ BENDE" adlı eğitim programının benzeri projeleri dünyanın her yerinde destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz.
       ***
       Philip Morris'in savunması böyle... Size inandırıcı geldi mi? Bize gelmedi... Gençleri sigaradan korumak ve kurtarmak sigara tekellerine bırakılamayacak kadar önemli ve ciddi bir konudur. Ankara herhalde bu oyuna gelmeyecektir.

ABD kıskacı

       Ermeni soykırım tasarısının bugün yarın Temsilciler Meclisi'ne sevki beklenirken... Türkiye'nin siyasi partileri, medyası ve kamuoyu ile bu tasarının içeriğinden bile pek haberdar olmadığı gözleniyor... İşçi Partisi Lideri Doğu Perinçek'in geçen haftaki basın toplantısında dikkati çektiği gibi.. Bu tasarı geçen defakilerden farklı olarak Ermeni soykırımının 1915 - 23 yılları arasında oluştuğunu iddia ediyor... Soykırım 23'e kadar uzatılınca Kurtuluş Savaşımız da soykırım kapsamına alınıyor. Tasarı "Benzer soykırım uygulamalarının daha sonra da devam ettiği" savıyla Kürt soykırımı imasında da bulunuyor. Kimileri hala "ABD Ermeni oyununa geliyor" gibi safsatalarla Washington'u koruyadursun... Amerika Türkiye'yi dört bir yandan açık açık kıskaca alıyor. Biraz uyansak...

Memurin

       Maliye Bakanı Sümer Oral, memur maaşlarına yüzde 10 zam verileceğini açıklarken niye daha fazla zam yapamadıklarını şöyle anlattı:
     Â- MaaÅŸlarda yapılacak fazladan her "bir puanlık" ek zammın bütçeye getireceÄŸi yük 12 trilyon liradır. Bugünkü ÅŸartlarda bu mümkün deÄŸildir.
       Maliye eski Bakanı İsmet Attila bu konuda Açık Pencere'ye diyor ki:
     Â- 12 trilyon lira yaklaşık 17 - 18 milyon dolar eder. 10 puanlık ek zam ise 170 - 180 milyon dolar... Bu para Murat Demirel'in hortumladığı söylenen paranın "onda biri"dir... EÄŸer Bankalar Yeminli Murakıpları'nın yazdıkları raporları hükümet zamanında deÄŸerlendirip bankalara el koyabilseydi, memura yüzde 100 zam bile verebilirdi.

Türk ile kavga

       Olayı okurumuz Ali Erbaş naklediyor...
       Uzun çabalar sonucunda Alman vatandaşlığına kabul edilen genç, babasına sürpriz yapmak için sevinç içinde eve koşmuş:
     Â- Babaaa, bak Alman vatandaşıyım artık...
     Â
Birinci kuşak milliyetçilerden olan baba çok sinirlenir:
       - Ulan soysuz, hangi yüzle gider de Alman vatandaşı olursun, diye gürlerken oğlunun suratına bir de Osmanlı tokadı aşkeder... Kös kös geri dönen oğlan bir yandan da şöyle söyleniyormuş:
     Â- Åžu hale bak yaa, Alman vatandaşı olalı bir saat geçmedi Türklerle başım belaya girdi...

Kaynana

       Kaynana geline devamlı söylenirmiş "Babanın evinden ne getirdin?" diye.
       Gelin de usanmış, açmış ağzını yummuş gözünü;
       - Daha ne getireyim, demiş... Göğüslerini göstermiş "Kristal avize" demiş. Göbeğini göstermiş "6 metrekare Bünyan halı" demiş. Poposunu gösterip "Renkli televizyon" demiş. Sonra kaynanaya sormuş:
     Â- OÄŸlun ne getirdi? Kırık bi anten.. O da oynamazsan göstermez."

     ÂNüfus sayımını bırakın da ÅŸu ülkenin cebimizden çalınan trilyonlarının bir sayımını yapın artık beyler!..
      Cihan Demirci


Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr