Devlet Bakanı Kemal Derviş'in Turgut Özal'ı öven demeci üzerine İzmir Ticaret Odası eski Başkanı Dündar Soyer kendisine bir mektup göndermiş. Dündar Soyer, hatırlayacaksınız, geçenlerde "Cumuhriyet'le Adım Adım Olaylar, Anılar" adlı bir kitap yayımlamış, orada Özal'a ilgili olumsuz anılarını nakletmişti. Dündar Bey, Derviş'e mektubunda bakınız neler söylüyor:
"... Turgut Özal'ın çok beğenilen, Türkiye'nin vizyonunu değiştirdiği iddia edilen, neredeyse kendisine DAHİ unvanını yakıştıranlara ve bu meyanda size de sormak istiyorum:
1- 1980'den bu yana, Özal'ın döneminde ve sonrasında, fert başına düşen 2500 - 3000 dolarlık çıtayı yükseltebildik mi?
2- Türk parasının değerinin kuralsız ve hudutsuz bir serbestliğe terk edilmesiyle, dolar karşısında paramız istikrara kavuşabildi mi? Özal programını uyguladığı tarihte dolar 36 Lira iken, şimdi 1.287.000 TL'e kadar değer kaybetmedi mi?
3- Talihsiz milletimiz, her geçen gün fakirleştiren enflasyon zincirini koparabildi mi?
***
Şunu bilelim... Türkiye, Turgut Özal'ın yanlışlarını saptama cesaretini gösterip bu yanlışlardan dönmedikçe, ne bugün yaşanan sefaletin sebeplerini saptayabilir ne buradan çıkış yolunu bulabiliriz...
Elin diktatörü 1,5 milyar dolar ediyor. Bizimkinin de ekonomiye bir faydası dokunsa netekim...
Son zamanlarda "demokrasi" yi en çok telaffuz edenler Fazilet Partililer... Başkan Recai Kutan dün yine "demokrasi" den dem vuruyor, uğradıkları haksızlıkları anlatıyordu. Ancak ne bu demokrasi aşığı parti.. Ne onları destekleyen İslamcı basın... Ne dün, ne daha önce Sivas olaylarını tek sözcükle olsun kınamış, tek sözcükle olsun bir özeleştiri yapmış değil.
Din uğruna insan yakmaktan yana bir demokrasi olur mu?
Dünkü "Bilim Cezası" başlıklı yazımız konusunda İçişleri Bakanlığı bir açıklama gönderdi.
Açıklamada, üniversite öğretim üyelerinin oluşturduğu "Türk Sosyal Bilimler Derneği" nin Ankara Valiliğince denetlendiği, bütçe ve bilanço defterlerinde eksiklik görüldüğü ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu bildiriliyor.
Dernek yöneticilerinin her birinin 150 milyon lira ceza ödemesi talebi Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılmış... Acaba makul bir süre verilip defterlerin düzeltilmesi istenemez miydi? Yasada bu yokmuş!
Kanal D’de, bir veteriner THY uçağında ölen köpekle ilgili konuşuyor:
- Büyük sorumsuzluk, hasta sahibi bir yabancı da olabilirdi...
Gelin de bu ülkede yabancı olmadığınıza üzülmeyin...
Refahyol iktidarının Başbakanı Necmettin Erbakan Libya lideri Kaddafi'nin çadırında hakarete uğradı diye ortalığı ayağa kaldırmıştık.
Bir de şu günkü manzaraya bakınız... Bankaların soyulmasına çanak tutarak ülkeyi IMF'nin kucağına düşürenler, Cumhuriyet tarihinde görülmeyen hakaretlere uğratıyor ülkeyi... Bağımsızlıktan çoktan vazgeçip son yıllarda "Karşılıklı bağımlılık" diye bir teselliye sarılmıştık. O da bitti. Artık "Karşılıksız bağımlılık" dönemini yaşıyoruz. Üç kırık koltuk uğruna... Bu ülkeyi onursuzluğun bataklığında boğuyorlar.
Adana'nın Yumurtalık ilçesinde... Denizin tam kıyısında Türkiye'nin en büyük termik santralını kurmakta olan Alman şirketinin yöredeki kaymakam ve belediye başkanlarını Almanya'ya götürerek yedirip - içirdiğini... Geziye katılan Yumurtalık Kaymakamı Sırrı Uyanık' ın daha sonra santralı kuran İSKEN adlı firmada sorumlu bir mevkie getirdiğini geçenlerde bu sütunda duyurmuştuk.
Denetim Elemanları Derneği (DENETDE) Başkanı Atılay Ergüven' e soruyoruz.
- Kaymakam Sırrı Uyanık'ın bu davranışını siz nasıl yorumluyorsunuz?
- Ahlaki açıdan doğru değildir, daha önemlisi, bu davranış, 2531 Sayılı, Bazı Kamu Görevlilerinin Yapamayacağı İşler Hakkındaki Kanun'un açıkça ihlalidir. Savcılığın, haberinizi ihbar kabul edip derhal harekete geçmesi gerekir. Bu yasayı ihlalin cezası 6 ay ile 2 yıl arası hapistir. Hatırlarsınız, eski Hazine Müsteşarı Yener Dinçmen ve Ziraat Bankası eski Genel Müdürü Salih Şevki Doruk, iki yıldır bu yasaya muhalefet suçundan yargılanıyorlar. Ne var ki bu yasa fiiliyatta pek işletilmiyor. Hatta yasanın kaldırılması için yeni bir kanun hazırlandığından söz ediliyor...
Ne diyelim... Bu Hükümet'e de bu yakışır...