CNN Türk'te
Turgut Özal belgeselinin 10 Kasım haftasına rastlamasını garipsemiştik. CNN Türk Genel Müdürü
Taha Akyol bu konuda bir açıklama yaparak dedi ki:
      - Özal belgeseli, 10 Kasım'dan önce, 5 Kasım tarihinde yayınlanmaya başlamıştır. Bunun sebebi yaz boyunca hazırlanan 10 bölümlük belgeselin bütçesinin 2000 yılı bütçesi içinde tutulması arzusudur. CNN Türk daha önce İnönü ve Çankaya belgesellerini de yayınlamıştır....
      Yazımızda Hiyanet - i Vataniye Kanunu'nu
Özal'ın kaldırttığını belirterek, "vatana ihanet niyeti olmayan bir lider bunu neden yapar" diye sormuş, CNN Türk'teki dizide bu soruya yanıt getirilip getirilmeyeceği konusundaki merakımızı belirtmiştik.
Taha Akyol bu konuda görüşlerini aktarırken diyor ki:
      - Yasada bu tür evrensel hukuka aykırı ve tamamen olağanüstü bir dönemin eseri olan anlayış egemen olduğu için, yasa 50 yıldır hiç uygulanmamıştı. Ana Britannica, 1988 baskısında Hiyaneti Vataniye Kanunu için şunları yazıyordu: "Olağanüstü bir dönemde çıkarılmış bulunan bu yasanın günümüz koşullarında uygulama olanağı kalmamıştır." (Cilt 11. s. 24)
      Özal'in girişimiyle 141, 142 ve 163. maddelerle birlikte, zaten uygulanmayan bu yasa da yürürlülükten kaldırılmıştır. Ayrıca ceza kanunumuzda bir boşluk da doğmamıştır. Çünkü 125, 133, 146 ve 159 gibi TCK maddeleri, başlangıçtan günümüze yürürlüktedir.
      Açıklama için teşekkür ediyoruz. Ancak yanıtın merakları giderdiğini söyleyemeyiz. Uygulanmayan onca yasa dururken
Turgut Özal'ın sadece bu yasayı (hem de özel çabayla) kaldırtması ilginçtir. İlerde üzerinde duracağız.
Katil Yosun
      Gazetelerde haber:
      "Katil Yosun Türkiye’ye geldi"
      Haydi hep beraber:
      "Türkiye seninle gurur duyuyor"
      "Türkiye seninle gurur duyuyor"
Bankacı
      "Para terörizmi yürüten dünya bankacıları, krallardan ve mareşallerden daha güçlüdür... Hatta Papa'dan bile... Ve onlar ellerini asla kirletmezler. Kimseyi öldürmezler; yalnızca gösteriye alkış tutmakla yetinirler.
      Onların görevlisi olan uluslararası teknokratlar, ülkelerimizi yönetmektedir: (Mesela
Cotarelli gibi mi? M.A) Ne başkandırlar, ne bakan. Seçilmiş değildirler, yine de maaş katsayılarını, kamu harcamalarını, yatırımlarla satışları, fiyatlarla vergileri, faiz ve destekleme oranlarını, güneşin ne zaman doğacağını, yağmurun kaç zamanda bir yağacağını onlar saptar.
      Onlar hapishane ve işkence odalarıyla ilgilenmezler; oysa bu yerler onların eylemlerinin kaçınılmaz sonuçlarıyla doludur."
     Â
Eduardo GaleanoUçuş zamanı
      Eve dönen 87 yaşındaki kadın kocasını yatakta bir başka kadınla yakalamış. Fena halde öfkelenmiş tabii. Adamı önce balkona doğru sürüklemiş... Sonra da tuttuğu gibi aşağıya fırlatmış.
      Eşini öldürdüğü gerekçesiyle mahkemeye çıkarıldığında yargıç sormuş:
      - Kocanızı neden balkondan aşağı attınız?
      Yanıt:
     Â
- Madem ki 92 yaşında seks yapıyor, uçmasını da becerir diye düşündüm...Bu sevgidir...
      "Onun güzelliğini herkes görüyorsa o bence az güzeldir.
      Herkes biliyorsa o bence hiç güzel değildir.
      Onun güzelliğini yalnız ben görüyorsam bu sevgidir.
      Yalnız ben biliyorsam bu aşktır.
      Hiç kimse görmüyorsa bu yalnızlıktır."
     Â
Özdemir Asaf     Â
DurmuÅŸ bir saat bile günde 2 kez doÄŸruyu gösterir Sayın Osman DURMUÅž...     Â
Cihan Demirci Güzel Ankara!
      Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek hakkında gazeteler hemen her gün çarpıcı iddialar yayımlıyor. Ama diğer belediye başkanları hakkında sudan bahanelerle soruşturma açılır, ceza verilirken,
Gökçek'le ilgili ne soruşturma ne ceza haberi duyulmuyor...
      Bu nasıl oluyor?
      İçişleri Bakanlığı'nda görev yapan üst düzey bürokrat dostumuz sorumuza gülümseyerek yanıt veriyor:
      - Bildiğiniz gibi şehir ve büyükşehir belediyelerinin denetimlerini mülkiye müfettişleri yapar.
Melih Gökçek'in Genel Sekreteri, eski Siirt Valisi
Atilla Koç'tur. Genel Sekreter Yardımcısı da Mülkiye Başmüfettişi
Ahmet Kara. Bu kişiler, İçişleri Bakanlığı'nda Refah Partisi'ne yakın isimler olarak bilinir. Ama olayın daha ilginç bir yönü var.
     Â
- O nedir? Â Â Â Â Â Â - Gerek
Atilla Koç, gerekse
Ahmet Kara, halen İçişleri Bakanlığı'nın elemanıdırlar, maaşlarını oradan almaktadırlar. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde İçişleri Bakanlığı'nın izniyle geçici olarak görevlendirilmişlerdir. Her ikisinin de mülkiye müfettişleri arasında etkinlikleri,
"ricalarını" kırmayacak arkadaşları vardır.
     Â
- Eee?      - Yani öyle bir yapılanma ki, bir ayak belediyeleri denetleyecek kurumun içinde, diğer ayak denetlenecek belediyelerde... Siz buradan sağlıklı bir denetim bekleyebilir misiniz?
     Â
- Maaşları İçişleri Bakanlığı ödüyor ama hizmet oraya değil, belediyeye veriliyor! Tuhaf bir durum.       -
Melih Gökçek de maaş veriyor. Daha doğrusu ek gelir sağlıyor. Nasıl mı? Belediyeye bağlı şirketlerde yönetim kurulu üyeliği vererek...
      Doğrusu hayret verici bir durum.. Daha da hayret verici olanı.. İktidarı ve muhalefetiyle siyasi partilerin ve bu partilerin Anakent'teki üyelerinin durumdan hiç rahatsızlık duymaması...
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr