Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Servet Sevil, 1 Nisan günü Ziraat Bankası Marmaris şubesinden 60 km ötedeki Muğla şubesine 4.5 milyar lira para göndermiş. "29 milyon lira" havale ücreti kesmişler.
Servet Sevil, 26 Mart’ta Yapı Kredi Bankası Marmaris şubesi’nden 350 km ötedeki Çamdibi şubesine 4 milyar TL göndermiş. "11 milyon lira" havale ücreti kesmişler.
Okurumuz Servet Sevil, Ziraat Bankası’nın kendisine 1 Nisan şakası yapıp yapmadığını soruyor.

"Yüksek dağlara çıkmaktan kaçınırsanız, güzellikleri tam göremezsiniz."


Paris’te yaşayan ve sıkı bir Milliyet okuru olan Şehmuz Güzel bizim spor basınının Fransızca’yı çok sevdiğini söylüyor... Kritik, pozisyon, pas, risk, kulvar, parsel, parsellemek, gibi sözcükleri sık kullanıyor spor basını. Ancak kimi sözcüklerin yanlış kullanıldığına dikkati çekiyor Şehmuz... Örneğin "Ofans - Offense" Fransızca’da "hakaret" veya Tanrı’ya karşı "günah" anlamında kullanılıyor... "Hücuma dönük" anlamında kullanılan kelime ise "offensif"... "Ofansif oyun" doğru... "Ofansa destek verdi" gibi bir cümle doğru değil. Madem Fransızca’ya niyetlendik. Bari onu doğru kullanalım.

Her şey önceden söylendi, ancak kimse dinlemediği için her şeye yeniden başlamak gerekiyor.


İsrail ordusu Filistin lideri Yaser Arafat’ı karargâhında kuşattı. Elektriklerini kesiyor, ekmek ve suyunu dirhemle tartıp veriyor. Onun liderlik otoritesini yerle bir ediyor.
Sonra da İsrail ve ABD Hükümetleri "masumane" bir talepte bulunuyorlar:
- Arafat otoritesini gösterip canlı bomba eylemlerini sona erdirsin!
Oysa canlı bomba eylemlerinin sorumlusu HAMAS ile İsrail’in hedefi aynı: Arafat’ı yok etmek.

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e karşı yürütülen kampanyayı eleştiren dünkü yazımızla ilgili olarak not gönderen okurumuz Nuri Kıran diyor ki:
- Melih Bey siz boşuna uğraşıyorsunuz. Biz kirlenmiş lider istiyoruz. Temiz lider bizi rahatsız ediyor.
Sayın okurumuz kuşkusuz "biz" derken halk adına değil hortumcu, vurguncu taifesi adına konuşuyor... Çünkü halk cumhurbaşkanından memnun. Binlerce e-mail notuyla Çankaya’ya omuz veriyor... Köşk kaynakları sadece bu notlara tek tek yanıt verememekten şikâyetçi görünüyor...

Çankaya Köşkü’ne iki adet jakuzi yapılmış. İyi ki çağdaş bir cumhurbaşkanımız var... Hamam da yapılabilirdi.


Filistin’de olup bitenlere ilişkin aşağıdaki satırlar bir Filistinliye değil bir İsrailliye, Ben Gurion Üniversitesi’ne bağlı Humprey Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Müdürü Lev Grinberg’e ait... Grinberg " Devlet terörü ile bireysel terör arasındaki fark nedir?" sorusuna yanıt arıyor:
(...) ABD yetkilileri, Filistinlilerin intihar eylemlerini terör, İsrail’in uyguladığı devlet terörünü ise "kendini savunma" olarak niteledi. Halbuki Yaser Arafat, kuşatma altında rehin tutulmasına rağmen terörü yine de kararlılıkla kınıyor. Devlet terörü ile bireysel terörizm arasındaki "küçük" fark da işte burada ortaya çıkıyor: İsrail saldırganlığının sorumluları doğrudan Ariel Sharon, Şimon Peres, Benjamin Ben Eliezer gibi İsrailli yöneticiler.. İntihar eylemcisi teröristler ise "Arafat’ın çağrılarına karşı çıkarak" bireysel eyleme kalkışanlar...
Arafat ateşkesi desteklediğini ilan edip tüm Yahudilerin Pesah Bayramı’nı kutladıktan bir saat sonra bir intihar eylemcisi Netanya’da bir otelde kendini ve 22 masum Yahudiyi havaya uçurdu. Ve bundan Arafat sorumlu tutulup şimdiki kuşatma eylemine girişildi... Peki Ariel Sharon’un tümüyle görmezden gelinen savaş suçları ne olacak?.. Doğrudan hedef alınarak öldürülen 100 Filistinli’nin ölümü nedeniyle kim tutuklanacak? 120 Filistinli askeri doktorun öldürülmesiyle ilgili olarak kim mahkeme önüne çıkarılacak? Son 18 aydır 3 milyon Filistinli’nin topluca cezalandırılması, içlerinden 1200’ünün öldürülmesiyle ilgili soruşturmayı kim, nerede, nasıl yapacak? Ve peki, işgal edilmiş Filistin topraklarındaki yasadışı İsrail yerleşimleri yüzünden; 35 yılı aşkın süredir BM kararlarına sürekli itaatsizlikten Uluslararası Mahkeme’ye kim çıkarılacak?
Evet, masum sivilleri hedef alan intihar eylemleri açıkça kınanmalı, bunların düzenleyicileri yargı önüne çıkarılmalı. Ama intihar eylemleri, İsrail hükümeti eliyle yürütülen devlet terörüyle kıyaslanabilir mi?