Milliyet’te pazar günü A&G şirketinin 42 ilde yaptığı araştırmanın sonuçları yayımlandı..
Sorulardan biri şuydu:
- Referandumda oylanacak sistemde milletvekilleri ve Meclis var mı?
Cevap verenlerin yüzde 65’i “Evet”, Yüzde 20.5’i “Fikrim yok” yüzde 13.9’u ise “Yok” diyordu.
Doğru cevap herhalde: “Yok” olacaktı...
Evet önerilen sistemde Meclis binası olacak, içinde 600 milletvekili yerini alacaktır...
Ancak buna Türk halkının 140 yıldır bildiği, benimsediği Meclis denebilir mi? Siz karar verin...
Yeni Meclis’te başbakan olmayacak, hükümet olmayacak, bakanlar olmayacak...
Bakanlar Kurulu’nu Cumhurbaşkanı Meclis dışından bakan atayarak oluşturacak. Bakanlar sadece ona bağlı çalışacak.
Bakanlar Kurulu’nun Meclis tarafından “Güvenoyu, Gensoru, Meclis soruşturması” gibi araçlarla denetlenmesi söz konusu değil. Bakanların Meclis’e uğraması da sözkonusu değil.
Meclis, yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanı’nın hiçbir karar ve eylemini denetleme ve ona en küçük soru sorma yetkisine sahip değil.
Ne yapıyor Meclis? Kanun yapıyor ama yaptığı kanun Cumhurbaşkanı tarafından veto edilebiliyor.
Meclis aynı kanunu tekrar ancak 301 oyla çıkarıyor.
Cumhurbaşkanı Meclis’i istediği anda gerekçe göstermeden feshedebiliyor. Meclis her an feshedilme tehdidi altında çalışıyor.
Bütçeyi Cumhurbaşkanı hazırlıyor ve Meclis’e sunuyor. Meclis Bütçeyi onaylamazsa, bir önceki yılın bütçesi yürürlükte kalıyor.
Sizce böyle bir Meclis’e “var” denebilir mi? Bu Meclis’teki vekillerin itibarı kalır mı?
Almanya dersleri!
Almanya büyük bir siyasi uzlaşma ve ağırbaşlı bir seçimle Dışişleri Bakanı Walter Steinmeier’i cumhurbaşkanı seçti.
Yeni Cumhurbaşkanı Steinmeier’in 2010’da bir böbreğini verdiği eşi Elke Büdenbender idari mahkeme yargıcı imiş. Ancak bu unvanını kısa bir süre sonra kaybedecekmiş. Neden mi? Efendim, Almanya’daki teamüle göre bu konumda olan bir yargıcın tarafsızlık ilkesi gereği görevinden istifa etmesi gerekiyormuş.
Bizde cumhurbaşkanının taraflı olması sorun yaratmıyor... Almanlarda tarafsız cumhurbaşkanının eşi bile tarafsız sayılmayarak istifaya mecbur kalıyor!
***
Bizden de bir tarafsızlık harikası...
Yeni anayasa teklifinde şöyle deniyor:
“Yargı yetkisi Türk milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.”
Ancak cumhurbaşkanı partili olabiliyor.
Yeni anayasa kabul olursa yargının beyni olan HSYK’nın yarısını parti lideri cumhurbaşkanı, diğer yarısını onun Meclis’teki partisi seçecek.
Anayasa Mahkemesi’nin 12 üyesini de yine partili cumhurbaşkanı seçiyor.
Ve parti liderinin seçtiği yargımız “hem bağımsız hem tarafsız” olabiliyor.
BAM
Cumhurbaşkanı Erdoğan:
“Ben halkımızın henüz cumhurbaşkan-
lığı sistemini anlama konumuna geldiğine ihtimal vermiyorum” diyor.
Bu da açıkça... Yeni sistem talebinin halktan gelmediğini göstermiyor mu?
HAMSİ
Kadıköy çarşısında öğle vakti dizi dizi balık lokantalarından birine girdik. Masaya otururken fiyatlar gözümüze çarptı... Bir porsiyon sarıkanat (lüferin küçüğü) 51 lira.. Bir porsiyon mezgit 36, bir porsiyon hamsi 20 lira... Garsona sorduk:
- Bir porsiyona kaç sarıkanat giriyor?
- İki tane...
Lokantadan çıktık, üç taraflı denizlerle çevrili ülkemizde halkımız bu fiyatlarla nasıl balık yiyecek diye düşünürken baktık bir büfenin önünde küçük bir kuyruk... Camekânda yazı:
- Balık ekmek 3 TL...
Halk kuyruğa girmiş, ekmek arası Norveç uskumrusunu kapış kapış götürüyor. Taze hamsi yerine dondurulmuş uskumru yiyor. Ama bu aklımızla bunları hak etmediğimiz de söylenemez hani...
CEVİZ
Doktorlar bol bol ceviz yiyin diyor. Kadıköy çarşısına inmişken biraz ceviz alalım dedik. KOZ adlı kuruyemişçiye girdik:
- Kaça iç cevizin kilosu...
- Camekanın önündeki 92 lira, daha kırıklı olan 84 lira...
- Yerli mi bu ceviz?
- Hayır efendim Şili’den geliyor.
- Yerli ceviz yok mu?
- Var efendim Hatay cevizi var.
- Onun kilosu ne kadar?
- 132 lira...
- Badem nerenin Datça’nın mı?
- Hayır efendim Kaliforniya...
- Kuru erik?
- Arjantin...
Tarım memleketi olmanın güzellikleri bunlar...
“HAYIR diyen FETÖ’cüdür” deniyor.
Külliyen yalan!
FETÖ’cü vekiller Hayır”
demiş olsa şimdi referandum yapılmıyor olacaktı.
Akif Kökçe