Karabük Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Atilla Karaaslan yazıyor...
- Dünyanın hiçbir okulunda “Öğrenci Radyosu” yoktu. Karabük’te kuruldu.
Atatürk’ün talimatıyla 3 Nisan 1937’de Karabük Demir Çelik Fabrikaları kurulduktan sonra “Karabük Köyü” hızla gelişti.
Aslında Karabük köy bile değildi, 13 haneli bir yerleşim birimiydi.
Türkiye’nin dört bir yanından insanlar Demir Çelik Fabrikasında çalışmak için Karabük’e geliyordu.
Fabrikanın inşası devam ederken gelişen, büyüyen Karabük’ün gereksinimleri de vardı. Öncelik eğitimdeydi.
Önce Demir Çelik İlkokulu, ardından Karabük Demir Çelik Lisesi kuruldu.
Karabük kasaba oldu, ilçe oldu, kent oldu.
“Sayın dinleyiciler, iyi günler,
Burası KISA DALGA 42 METRE, 7100 kilohertz üzerinden yayın yapan Karabük Demir Çelik Lisesi öğrenci radyosu”
Bu anonsla DÇL Öğrenci Radyosu ilk yayınına başladı.
Bu yayın Türkiye’de ve dünyada bir ilkti.
Öğrenci radyosunda müzik yayınının yanı sıra öğrencilerin seslendirdiği radyo tiyatrosu, şiir saati gibi çeşitli sanat etkinlikleri yapılıyordu.
Ayrıca o gün okula gelmeyen öğrencilerin adları tek tek okunuyordu.
Yani “okuldan kaçanlar” radyodan anons ediliyordu.
*
Son haber... Demir Çelik Lisesi yıkılacakmış. Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılması gerekiyormuş.
Orası bir tarihtir. Yıkmayın beyler, güçlendirin.
Demir Çelik Lisesi mezunları sosyal medyada haykırıyor:
“Demir Çelik Lisesi yıkılmamalı”
Mister Rifkin
CHP’nin İkinci Yüzyıla Çağrı buluşmasında bir de Amerikalı uzmanın konuşması büyük olay oldu. Jeremy Rifkin kamuoyuna “danışman” olarak takdim edildiği halde CHP’nin akıl hocası gibi algılandı. Bu algı yaratıldı.
Rifkin’in konuşmasını izledik. Aslında CHP politikalarından haberi bile yoktu. Almanya gibi ülkelerde danışmanlık yaparken verdiği fikirleri tekrarladı. Ağırlığı çevre konularına ve gelecekle ilgili sorunlara verdi. Genel bir çerçeve çizdi. İktidar dâhil herkesin yararlanabileceği bilgiler verdi.
Rifkin’in konuşması salonda çok az kulaklık bulunduğu için İngilizce bilmeyenlerce izlenemedi. CHP internet sitesini gezdik. Toplantıda konuşan herkesin konuşma metni sitede yer almış, Rifkin’in konuşması ne Türkçe ne İngilizce ne de videobant olarak bulunuyor. Ardından o kadar gürültü koptu ki danışmanlık görevinin süreceğini de sanmıyoruz.
RUSLAR
Gazeteci Ceylan Özerengin’in notu:
“Otobüs, metro ve sokaklarda çok görüyordum onları ama bir kitapçıda üç büyük rafın Rusça kitaplara ayrılacak denli nüfus yoğunluğuna ulaştıklarını tahmin edemiyordum. Kitap almak için Bağdat Caddesi’ndeki Penguen’e gittim. İngilizce kitaplar bölümünde büyük bir rafın sadece Rusça kitaplara ayrıldığını görünce bir çalışana sordum. Evet, dedi, çok fazla talep olunca biz de Rusça roman ve hikâye kitaplarına da yer verdik.
Demek ki... Aramızda yaşayan Rus ve Ukraynalılar, nargile tüttürüp, erkek sürüleri halinde caddeleri aşındırmak yerine kitap okumaya yönelmişler. Hayır efendim, ben ırkçı değilim. Farklı ulusların sıkıntılı durumlarda nasıl davrandıklarını gözlemleyen biriyim sadece...
TAPTAZE
Ege Üniversitesi’nde mezuniyet heyecanı yaşanıyordu dün.
Mezunlar büyük mutluluk ve neşe içinde diploma alıyor, kep giyiyordu.
Her biri 60 yaşın üzerindeydi. 85 yaşında mezunlar vardı.
Bu nasıl üniversite diye soracak olursanız...
Efendim, burası Ege’ye bağlı Üçüncü Yaş Üniversitesi.
Tazelenme Üniversitesi de deniyor.
Bu üniversitenin öğrencilerinden 80 yaşındaki Yurdanur Bilgin dostumuz anlatıyor:
- Okul üç yıllık. Giriş için sınav yok. İlkokul mezunları bile girebiliyor. Mutlaka 60 yaşın üzerinde olacaksınız. Haftada üç gün ders var. Derslere üniversitenin gerçekten değerli hocaları giriyor. Sağlık, hukuk, tarih, sanat gibi konularda ders alıyoruz. Müthiş zevkli geçiyor dersler. Arada büyük dostluklar kuruluyor. Ben bazı derslere giremediğim için sınıfta kalmışım. Çok mutlu oldum. Okul o kadar zevkli ki. Doğrusu mezun olsam üzülürdüm!
BAYKAL
CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu ve ortaklarına yönelik mesajlarına devam ediyor.
Aslı Baykal 22 Kasım’da şu mesajı atmış:
“Erdoğan-Sisi görüşmesi çok olumludur.”
Son iki mesajı da şöyle:
“Altı benzemezin tek ortak noktası ‘Erdoğan gitsin’. Başka? Sıfır politika, sıfır vizyon.”
“Kılıçdaroğlu seçime ABD’li danışman Jeremy Rifkin ile gidiyor. Kazayla kazanırsa, seçimden sonra kapitülasyonları da ilan eder.”
Aslı Hanım sorulduğunda babasından bağımsız hareket ettiğini söylüyor.
Kuşkular üzerinde toplanmasına rağmen Deniz Bey’in bu konuda sesi çıkmıyor.
Susmak kabullenmektir, sözü akla geliyor.