Ankara Belediye Başkanı
Melih Gökçek'in Ankara'nın en güzel noktalarından biri olan Kuğulu Park'ı ortadan kaldıracağı söyleniyor. Yapar mı yapar... ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği (ODTÜ - ÖED) bir açıklama yaparak bu girişimi kınadı. Başkan Prof.
Semih Bilgen imzasıyla yapılan açıklamada deniyor ki:
      "Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın mahkeme kararlarına aykırı olarak gerçekleştirdiği Akay Kavşağı düzenlemesinin, kentin en merkezi bölgesinde yaya haklarını ve çağdaş şehircilik anlayışını açıkca çiğnediği görüşündeyiz. Aynı doğrultuda şimdi gündeme gelen Kavaklıdere kavşağı ve Kuğulu Park'ın küçültülmesi ya da yok edilmesi planları da kent yaşamı için kabul edilemez niteliktedir. Büyükşehir Belediye Başkanlığı bu tür projelerden vazgeçmelidir..."
      Tabii yalnızca ODTÜ'nün ses çıkarmasıyla olmaz. Ankaralılar kenti
Melih Gökçek'e karşı savunmalıdır.
Konya'dan mesaj
      Konya - Karapınar Belediyesi, 48 kişinin yanarak yaşamını yitirdiği trafik kazasının 3. yıldönümü olan 24 Ekim'de bir anma toplantısı düzenliyor. Konya - Ereğli karayolunun son derece dar ve bozuk olan bu kısmında yıllardır insanlar ölüyor. En son 15 gün önce bir kişi daha yaşamını yitirdi. Belediye Başkanı
Kamil Okuyucu, "batık bankalar halkın parasıyla kurtarılırken insan yaşamının hiçe sayılmasını içimize sindiremiyoruz" diyor ve ekliyor:
      - Daha fazla insanımızı yitirmeden Karapınar çevre yolu ve altgeçitlerinin yapılmasını istiyoruz.
Welcome to Hell
      Bursalı okurumuz
Levent Ataman bir küçük yazıya açıklama getiriyor ve peşine hoş bir espri ekliyor... Bakınız ne diyor:
      - Galatasaray'ın İskoçya'da
"Welcome to Heaven" yazılı pankartla karşılanmasını övdünüz. Ancak o pankartı açanlar İskoç değil yine Galatasaraylılardı! Ayrıca yabancı takımları İstanbul'da
"Welcome to Hell" yazılı pankartla karşılayan Türkler de bizce doğru bir yaklaşım içerisindedirler. Biliyorsunuz Avrupa'dan günübirlik İstanbul'a gelen insanlar bu ülkedeki yolsuzlukların, rüşvetin, adam kayırmanın, usulsüz muamelelerin, güvensizliğin, skandalların pek farkında değildir. O yüzden bu şekilde uyarılmalarında yarar olabilir. Öyle değil mi?
Kışlalı ilkokulu
      Katledilişinin 1. yıldönümünde
Ahmet Taner Kışlalı'nın yıllarca ders verdiği A.Ü. İletişim Fakültesi'nin önü... Öğrencileri, meslektaşları, sevenleri, büstünün açılışı dolayısıyla düzenlenen törende biraradalar... Giriş kapısının hemen yanındaki
Ahmet Taner Kışlalı köşesinde büyük bir çelenk dikkati çekiyor:
     Â
"Tire, Kireli Köyü Ahmet Taner Kışlalı İlköğretim Okulu"       Okulun müdürü
Hüsamettin Bayındır sırf bu törene katılmak için Tire'den kalkıp gelmiş:
     Â
- Okulunuza Ahmet Taner Kışlalı adı nasıl verildi?       - Okulumuzun temelini, sevgili
Ahmet hocamızın katledilmesinden birgün önce atmıştık. Adını
Uğur Mumcu koymayı düşünüyorduk, ama o acı olay meydana gelince Sayın
Yekta Güngör Özden'i devreye sokarak
Ahmet Taner Kışlalı yaptık. Bildiğim kadarıyla
Ahmet Taner Kışlalı'nın adını taşıyan tek okul bizim okulumuzdur.
     Â
- İnşaat masraflarını nasıl karşıladınız?       - Devlet ve halkımız elele vererek... Söylemesi ayıp, ben de 3 milyar lira kadar harcadım. Kaba inşaatını bitirmiş, ince inşaat için para arıyor, bulamıyorduk. Eşimin altınlarını satmaya karar vermiştim ki, İzmir Milli Eğitim Müdürümüz devreye girdi, Özel İdare'den 500 milyon lira çıkardı. CHP'li Ödemiş ve Selçuk belediye başkanları da büyük yardımlarda bulundular. Ama en unutamadığım yardım, 75 yaşındaki bir ninenin yıllarca tülbentinde sakladığı 3 sarı lirayı vermesidir. 500 milyon lira katkıda bulunan İnci Akü'ye, fen laboratuvarımızı kuran ve ayrıca 2 tane de bilgisayar armağan eden İzmir milletvekilimiz
Hakan Tartan'a da teşekkür borçluyuz.
     Â
- Okulun hala bazı ihtiyaçları var mı?       - Biz burada yeni
Ahmet Taner Kışlalı'lar yetiştirmeye çalışıyoruz. Ama onlara
Ahmet Taner Kışlalı'yı daha iyi tanıtmayı amaçlayan
Ahmet Taner Kışlalı köşemizin bazı eksikleri var. Fotoğraf, kitap vs. gibi... Bunlar için halkımızdan yardım bekliyoruz.
Okuma parçası
      "...Açın bakın Batı'nın sosyalist partilerinin tarihçesine: İşçiye oy hakkından, paralı dinlenceden, sekiz saatlik iş gününden, sosyal sigortalardan, vergi adaletinden, grev ve toplusözleşme hakkına kadar... Onlar yüzyıllar boyu bazı kuşakların harcanması pahasına neler yapmışlarsa hepsini de Türkiye'de Kemalistler gerçekleştirmiştir!
      Türkiye'de sol işçi sınıfından doğmamıştır, Kemalizm'den doğmuştur!"
     Â
A. Taner Kışlalı     Â
Gençten bir adam, kiliseninin papazına törenlerde kullanılan kutsal suyun nasıl hazırlandığını sormuÅŸ... Yanıt:     Â
- Suyu cehennem ateşi sıcaklığında ısıtarak...Cansız sanatçı!
      Değerli besteci
Melih Kibar, TV 8 Kanalının kokteylinde öfkeli görünüyordu. Kulak kabarttık:
      - Anlayamıyorum birader, yakası açılmadık küfürler
"şarkı" diye sunuluyor, millet de bunları ayıla bayıla dinliyor.. Düşün artık,
"İnsanın başına ne gelirse ya meraktan, ya meraktan" lafı bile "şarkı" oldu! Bu arada programa şarkıcı davet ediyorum: "Canlı şarkı söyleyemem" diyor. Yahu canlı şarkı söyleyemeyen adama sanatçı mı denir?
Cihan Demirci'den LAFORÄ°ZMA
      Ek vergi, ek gelir...
      Yakında çıkacak "ek yeğenler" için
      Şart tabii!..
Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr