Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

... Halkçılık anlayışımızı "düşmanınınızın dahi insan olduğunu unutmayınız" görüşü ile Hacı Bektaşi Veliden, Laiklik anlayışımızı "bilgiyle uyumak bilgisiz ibadetten hayırlıdır" görüşüyle Mevlanadan, Cumhuriyet anlayışımızı, "yok edin insanın insana kulluğunu" görüşüyle Nazım Hikmetten, Milliyetçilik anlayışını "memleket dayanışmaya muhtaçtır. Bayağı politikacılıkla milleti parçalamak hainliktir" görüşü ile M. Kemalden, devletçilik anlayışımızı "İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın" görüşüyle Şeyh Edebaliden, Devrimcilik anlayışımızı "Diyalektik materyalizm" görüşüyle Karl Markstan almış gençleriz... İsmet Solak devam ediyor:"...Evet broşürde aynen böyle yazıyor. Ve belgesi elimde. İki haftadan beri bekliyorum. İktidar yürüyüşüne (!) çıktığını açıklayan Sayın Deniz Baykaldan ne bir söz, ne bir işlem yapıldığını duydum. Şimdi soruyorum: "Ey samimi Atatürkçüler, bu CHP Atatürkün kurduğu parti mi?" İsmet Solak dostumuz Damga gazetesindeki köşe yazısına "Bu CHP Atatürkün partisi mi?" başlığını atmış. Yazıda "CHP Kocaeli Gençlik Kolları"nın broşürü yer alıyor. Broşürde CHPnin 6 ilkesi şöyle açıklanıyor: Günler insana uzun görünüyorsa hayat kısa gelir. Günün fıkrası... - Bi dakika bi dakika... Ben seni bir yerden tanıyorum. Adın ne senin bakiim?Koltuğa kurulan çocuk cevap vermiş:- Devlet Bahçeli! 23 Nisan nedeniyle Başbakanlık koltuğunu, kendisini ziyaret eden çocuklardan birine bırakan Ecevit, son anda uyanmış: Tatil tatildir..! - Pazartesi günleri kapalıyız beyim, demiş bekçi.Memurun tatili ulusal egemenlikten önemlidir ne de olsa... 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ilk milli bayramdır. Büyük Millet Meclisinin 23 Nisan 1921 günü kabul ettiği yasayla ilan edildi. 1925 yılında Cumhuriyetin bayram olarak ilanına kadar Türkiyenin tek milli bayramı oldu. Ankaralı okurumuz Fahrettin Bey, dün okulların tatil olmasından ve Ulusal Egemenlik bayramını kutluyor olmamızdan esinlenerek iki çocuğunu almış, Ulustaki Birinci Meclis binasını (Kurtuluş Müzesi) gezmeye götürmüş. Ne görsün? Kapılar sıkı sıkıya kapalı. Bekçiye sebebini sormuş: Fransada deprem - Saçmalama yahu Pariste deprem olur mu?- Oldu... Hiçbir siyaset bilimcisinin, hiçbir kamuoyu yoklama kurumunun aklının ucundan geçirmediği bir sonuç ortaya çıktı. Irkçı faşist Le Pen yüzde 17,2 oy toplayarak cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kaldı.- Le Pen, cumhurbaşkanlığı yarışına daha önce de katılmıştı..- Evet, 1974te ilk kez girdiğinde binde 74 oy almıştı. Oylarını o güne göre 25 kat arttırmış bulunuyor. - Nasıl oldu bu?- Seçim kampanyasında Chiracın hırsızlığı kimi köşe yazarlarınca vurgulandı. Ancak sosyalist Jospin bu meseleyi seçim malzemesi yapmadı. Buna karşılık Chirac asayişi öne çıkardı. Camı kırılan her polis karakolunu ziyaret ederek propaganda yaptı. Bu propaganda Le Penin işine yaradı. - Hepsi bu kadar mı?- Tabii pek çok başka faktör var. İsrail yanlısı Yahudilerin Filistin nedeniyle sokaklara dökülmesi Le Pene taraftar sağladı. 11 Eylül sonrasının giderek Hıristiyan - Müslüman karşıtlığına dönüşmesi... Le Penin hristiyanlara kur yapması... Fransız işçilerin yabancı işçilere diş bilemesi.. - Jospin ne yaptı?- Sorumluluğu üstlenip siyasetten ayrıldığını duyurdu. Ne hakemi suçladı, ne hava şartlarının kötülüğünü ileri sürdü...- Bugün ne var ne yok?- Fransanın her tarafında gösteriler var. "Fransız olmaktan utanıyorum", "Fransayı terk etmek için bilet arıyorum" gibi pankartlarla yürüyor demokratlar... Tolouseda "Hepimiz yabancıyız" gibi pankartlar açıldı. İki polis sendikası "Cumhuriyetçi uyanıklık" çağrısı yaptı.- Peki yahu "Le Pen değişti" yalakalığı yapan yok mu orada?- Buradaki köşe yazarları Türkiyedekiler kadar gayretli değil... Hiç rastlamadım... Paristeki dostumuz Şehmuz Güzel telefonda: - Burada zelzele oldu, dedi... MERAKLISINA ŞAKA... Bugün 23 Nisan... Lig şampiyonu koltuğu bir günlüğüne boş. Meraklısı oturabilir. m.asik@milliyet.com.tr