Dış politikada mütekabiliyet (karşılıklılık) diye bir ilke vardır. Devletler arası ilişkide onurun ve çıkarların korunmasını öngörür. Devletin saygınlığı ile ilgilidir.
Osmanlı’dan kalan şöyle bir ‘hikâye’ vardır...
III. Napolyon’un süslü - püslü, beyaz boyalı bir arabası varmış. Paris halkı nezdinde bu araba korku ve telâş kaynağıymış. Görür görmez kaçışırlar, göz önünden kaybolmaya çalışırlarmış. O sıralarda Fransa’nın İstanbul sefiri de padişahların saltanat kayığına benzer bir kayık yaptırmış, debdebeyle gezip Boğaziçi’nin keyfini çıkarırmış. Sultanımız gıcık olsa da bizim Hariciye, Fransız sefirini o sevdadan vazgeçirmenin yolunu bulamamış. İstanbul sefirinin Boğaziçi’ndeki macerası Paris’te Osmanlı sefiri olarak bulunan Ahmed Vefik Paşa’nın kulağına gitmiş. Hemen Napolyon’un arabasının aynısından yaptırmış. Olur olmaz zamanda arabasına atlayıp Paris’i turlar, Vefik Paşa’nın arabasını görüp III. Napolyon geçiyor zanneden Parisliler selama dururlarmış. Sonunda Fransa Hariciyesi arabanın değiştirilmesini rica eder. Ahmet Vefik Paşa bu ricayı beklemektedir: “İstanbul’daki sefirinizin kayığı ortadan kalkarsa benim arabam da ortadan kalkar” cevabını verir. İstanbul’a anında emir uçurulur ve taklit saltanat kayığı gözden kaybedilir. Ahmed Vefik Paşa da arabasını siyaha boyatarak kullanmaya devam eder. Herkese anlayacağı dille hitap etmek gerekir...
AŞK
Genç kız annesine sorar:
- Anne aşk nasıl bir şey?
- Aşk mı? Şey... Aşk şöyle bir şeydir kızım... Hani mesela çok zengin ve yakışıklı bir adama rastlarsın, arkadaş olursun, seni Venedik’e götürür, Avrupa’yı gezdirir, dönüşte sana güzel mücevherler alır, bir otomobil hediye eder, mutluluktan uçarsın, işte aşk böyle bir şeydir kızım...
- Ama anne, peki o heyecanlar, güzel duygular, kalbin küt küt çarpması, ilk buluşma, ilk öpücük... Bunlar yok mu?
- Ha onlar mı? Kızım onlar meteliksiz solcuların uydurduğu şeylerdir, aldırma...
İZMARİT
Bolu’da CHP ve AKP il başkanları ayrı zamanlarda ayrı yerlerde ellerindeki sigara izmaritini yere attıkları için belediye zabıtaları tarafından cezalandırıldılar. İki başkana 578’er lira ceza kesildi. Parti il başkanlarına ceza kesilmesi biraz şaşkınlık yaratmadı değil. Ama sıradan vatandaşı memnun etti.
Kapalı mekanlarda sigara yasağına artık uyulmuyor. Sigara tekelleri savaşı kazandı. Hiç değilse kaldırımları temiz tutalım. İzmarit cezasını her yerde uygulayalım.
DUVARDA SANAT
Evimizin duvarında durup duran bu resim... Her baktığımızda bizimle adeta konuşur... Bize bir şeyler söyler. Bir şeyler hatırlatır...
Yaklaşık 30 yıl oldu sanırım… Maltepe Ressamları grubu taksitle resim satıyordu... Mustafa Özel adlı tanınmamış bir ressam bu tabloya 60 lira fiyat koymuş, 5 lira taksitle satışa çıkarmıştı. Aldım duvarımıza astım. Görünüşte basit, sıradan bir manzarayı resmetmiş. Ama her bakışta insanı alıp hayal ettiği veya edemediği yerlere götüren bir derinliği vardı... Birkaç ay 5’er lira ödedim... 5 lira o zaman da para değil. Telefon açtım kendisine, “Kardeş ben bu paranın tamamını vereyim de her ay 5 lira postalamakla uğraşmayalım” dedim. Paranın tamamını ödedim. İlerleyen zaman içinde Mustafa Özal adı daha sık anılır oldu. Ün kazandı. İtalya, Kanada gibi ülkelerde adı duyuldu.
Bugüne dek tanışmadığım Mustafa Özel’e mesajım şudur...
Bana 5 lira taksitle sattığın bu resim için sana çok teşekkür ederim.
Yaşamımızın değerli bir parçası olmaya devam ediyor.
Yalnızlığı, umudu, sonu, sonsuzluğu her şeyi birden anımsatıyor
Ruhumuzu zenginleştiriyor...
Her nerede isen bunu bil...
Teşekkürlerimizi kabul et...